Göremiyorum traducir ruso
4,389 traducción paralela
orada bir terslik göremiyorum.
Я не вижу в этом неловкости.
Ben burada hiçbir iyi göremiyorum.
Я не вижу здесь ничего хорошего.
Henry'i göremiyorum.
Я не вижу Генри.
- Adam, burası bunu konuşmanın yeri değil fakat seni doğru düzgün göremiyorum ki.
- Что происходит? - Адам, это не лучшее место для такого разговора, но я никогда не знаю когда увижу тебя.
Her hangi bir yarı jip araç göremiyorum.
Не вижу внедорожника.
İçerisi görünmüyor. Net göremiyorum.
Не могу подтвердить.
- Ama hiçbir şey göremiyorum.
- Но я ничего не увижу.
Arabanı burada göremiyorum.
Не вижу здесь твоей машины.
Onları gerçekten göremiyorum Artık çocuklar, biliyor musun? Vandalizme girip şeyleri çalabilirler ;
Они могут заниматься вандализмом, красть ;
- Ben bir yüz göremiyorum. - Bakmaya devam et.
Я не вижу лица.
Onu göremiyorum.
Что-то его не видно.
Kimsenin elinde barut kalıntısı göremiyorum.
Следов пороха нет. Ни на чьих руках.
Mermi kovanı da göremiyorum.
Гильз тоже найти не могут.
Konuşup duruyorsun dedektif. Ama hiç icraat göremiyorum.
Говоришь ты складно, детектив, но где же дело?
Kürsüye çağırılmaması için bir neden göremiyorum.
Не вижу оснований, почему её нельзя вызвать.
- Onu göremiyorum.
Я не... Я ее не вижу.
Kulubeyi göremiyorum.
Я не вижу домика.
Ben onu göremiyorum, ya sen?
Я его не вижу, а ты?
Mew! - Oyalanmakta bir yarar göremiyorum.
– Стоять на месте точно нет смысла.
Pardon, bilgisayarı göremiyorum?
Простите, но я не вижу компьютера.
Hiçbir şey göremiyorum.
Я не могу видеть.
Hiçbir şey göremiyorum.
Здесь очень темно.
Ah, ben onları göremiyorum.
Ха, я не вижу их.
Ben göremiyorum.
Я не вижу.
Ah, Tanrım, ben... göremiyorum c!
О боже, я... я ничего не вижу.
Kalabilmem için bir yol göremiyorum.
Я не вижу смысла оставаться здесь.
Göremiyorum!
Я ничего не вижу! Я ослеп!
Hiçbir şey göremiyorum. Gözümü kaybettim değil mi?
Я не вижу в той стороне.
Bu sorunla doğrudan ilgilensek, en iyi bilim insanlarımızı dinlesek azimli ve tutkulu bir şekilde davransak yine de hayatta kalabileceğimiz bir yol göremiyorum.
И если мы повернёмся лицом к проблеме, выслушаем наших лучших учёных и будем действовать решительно, я всё равно не вижу выхода.
Wilfred, neredeyse hiç göremiyorum.
Уилфред, я почти ничего не вижу.
Aksanda bir fark göremiyorum.
Я не слышу никакой разницы.
Ben göremiyorum.
Я нет.
Tommy'nin gözlerinde gördüğüm şeyi senin gözlerinde göremiyorum.
Я не вижу в твоих глазах того, что есть в глазах Томми.
Hiç bir yol göremiyorum.
Не вижу никакого выхода.
Onun ölçülerinde çizme ya da ona uyacak hiç palto göremiyorum.
Я не вижу ботинок его размера, ни одна накидка не подошла бы ему
Senin için komedide gelecek göremiyorum.
Из тебя не выйдет комика.
Gerçekten ben onun yüzünde onu başımdan savmak için bir sebep göremiyorum.
Я не чувствую, что мне нужно кичиться этим перед тобой.
Seni sinirlendirecek ne yaptım göremiyorum.
Я не сделала ничего такого, что могло бы тебя разозлить.
Burada bir koşum takımı göremiyorum, ana kampta sanırım bulabiliriz.
Эй, тут нет никакого снаряжения, но в главном лагере оно должно быть.
Onu göremiyorum!
Я ее не вижу.
Ama çıkış yolu göremiyorum.
Но другого пути я не вижу.
Sadece aralarındaki bağlantıyı göremiyorum.
Я просто не вижу в них связи.
- Şu an onu hiçbir yerde göremiyorum.
Что-то я ее не вижу.
Işık yüzünden hiçbir şey göremiyorum.
- Да. - Боже, ничего не видно из-за этого света. - Да.
Burada da koyu renkli, yapraklı sebzeler göremiyorum.
И я не вижу никакой тьмы, зелени.
Başka türlüsünü göremiyorum.
Не вижу иного пути.
Sizi rüyalarımda neden göremiyorum?
Почему я не узнаю вас во сне?
Suyun içinde hiçbir şey göremiyorum.
Мне не видно, что в воде.
Katarakttan dolayı bir şey göremiyorum.
Плохо вижу из-за катаракты.
Güneye dönse O'nu göremiyorum.
скрывается ли на правой, не усматриваю.
Ben hala bunu göremiyorum. Benim için normal ama sen her zaman onunlaydın. Nasıl bilmezsin?
Для меня все еще загадка но ты ведь работал с ним - не распознал?