Iyi sayılır traducir ruso
223 traducción paralela
Yine de çok iyi sayılır.
Все равно довольно рано.
Ama New York'un yaz aylarından daha iyi sayılır.
И все-таки, здесь лучше, чем летом в Нью-Йорке.
Tahmin yeteneğin benimki kadar iyi sayılır.
Мы можем только догадываться...
Bunların dışında baya iyi sayılır oldukça gerçekçi.
А в целом... неплохо... И главное... реалистично...
yiyeceklerin güzel olduğu, benim gibilerin... içecek servis ettikleri yerler olacak senin için bunu açıklayamıyorum ama sanırım bebek evini tamir edebilirim en azından maymun işlerinde iyi sayılırım maymun.
Наверное, есть место, где они тусуются там вкусная еда, и такие парни, как я, подают выпивку. Может, я не могу объяснить все это, но я могу починить твой кукольный домик. По крайней мере я хорош в обезьяних делах.
Heck, seninle vakit geçirmek, silahımı temizlemekten bile daha iyi sayılır.
Знаешь, провести время с тобой, почти круче, чем чистить мой пистолет.
Bu işte çok iyi sayılırım.
У меня хорошо получается.
Biraz sersem, ama iyi sayılırım.
Небольшая слабость, но в целом нормально.
Roger uyuzun teki ama Pete ile kıyasladığında iyi sayılır.
Давай! Ладно, Роджер был маньяк, но это цветочки по сравнению с Питом Карни
Olanları düşünürsek, iyi sayılır.
УчитьIвая всё пережитое. - Понадобится время.
Ehh iyi sayılır
Ну, она мне вполне нравится.
Senin kadar iyi sayılırım. Yavaş. İndirin.
Ну... хмм.. - Ведь не было никакой договоренности?
Şey, iyiyim, şartları göz önüne alırsak iyi sayılırım.
В общем, ничего, учитывая обстоятельства.
Barlow'u bulur ve divan-ı harb'e çıkmazsak iyi sayılır.
Неплохо. Ещё бы найти Барлоу и не угодить под трибунал.
5 ile 10 yıl arası aldım. Ama iyi sayılırım.
Мне дали от 5 до 10, но, в общем, все в порядке.
Jilet işeyen birine göre iyi sayılırım.
Для человека писающего бритвами — да.
- Bulunduğumuz durum içinde yeterince iyi sayılırım.
- Учитывая обстоятельства, нормально.
aa iyi sayılırım. Dinle şuanda küçük bir sorunum var.
Всё в порядке, но есть маленькая проблема.
- Öldürülmediğimize göre iyi sayılırız.
Вы сами сможете выбраться на дорогу?
Ayrıca iyi de sayılır.
Он тебе понравится.
İyi durumda da sayılır.
Дом в хорошем состоянии, нет признаков сырости.
Ben de iyi bir yalancı sayılırım, değil mi?
Я тоже прирожденная врушка. Да, мистер Брэдли?
- Aslında, oldukça iyi bir aşçı sayılırım.
- Фактически, я довольно неплохой повар.
Hatırı sayılır tüm kibar çılgınlar için iyi bir yer değil.
В каком-нибудь очень нехорошем месте!
İyi sayılırım, Doktor.
Все нормально, доктор.
Öyleyse, İyi biri mi sayılır?
- У него отличная цена.
- Çok iyi. 20 dakikalık süre doldu sayılır.
Ваши 20 минут почти истекли.
- Evet. İyi bir baba sayılırım.
Да, я же хороший отец.
Vardık sayılır. - Şimdi daha iyiyim. Çok daha iyi.
Тогда вам будет скорее лучше Мне уже лучше, намного лучше.
Senin gibi zengin ve sosyal biri iyi av sayılır burada.
Такой богатый, славный парень, как ты, завидная добыча для девиц.
Sorun pantalonda. ona yakın sayılır, Ceket çok iyi durdu.
Проблема с брюками. Сюртук хорошо смотрится с ними.
Geldin sayılır. Ağabeylik yapmam iyi geldi mi?
Вы почти там.
Bayan Lift sizi çok iyi anlıyorum aslında kötü bir çocuk değil hatta iyi bir çocuk sayılır.
В чём-то... даже приятный... Чокнутый, правда, миссис Лифт... Точно, чокнутый.
İyi sayılır.
Не плохо.
İyi sayılırım.
Всё в порядке.
- İyi sayılırım.
" ачем отказывать?
İyi sayılır. Bu yunusun size gelmiş olmasının dışında.
Все было отлично, до тех пор пока не услышал, что вы нашли его.
- İyi sayılır.
- Нормально.
Valerie ile iyi kötü çıkıyoruz sayılırız.
У меня было так себе свидание с Валери.
- İyi sayılır.
- Эй.
Bankanızın yaptığı en iyi yatırım sayılırım.
Я - это, возможно, лучшее вложение для твоего банка.
- Neyse, iyi gitti sayılır.
Сошло чудесно все. Ступай подальше.
- İyi sayılır.
Да, всё в порядке.
- İyi sayılır. İçkiden sonra biraz alırım.
Оставь глоток.
Ancak bu tank ülkenin en iyi bilim adamlarının yapacağı yeni şeye oranla sadece bir ordövr sayılır.
Но танк - всего лишь скромная закуска по сравнению с тем, что готовят учёные страны.
Ulaşım sorununuzu hallettim sayılır. Çok iyi bir şey değil ama idare edebilir.
Она, конечно, не красавица, но зато довезет вас куда угодно.
Aslında evet. İyi sayılırım.
- Да, я шарю.
Hala iyi bir Yahudi sayılırım..
- Я все еще еврей.
Fena değil. İyi sayılır.
- Да, полагаю, хорошо.
Her iki şarttta da bizim için iyi haber sayılır.
Как бы то ни было, это хорошие новости для всех нас.
İyi sayılır.
Очень неплохо.
sayılır 268
iyi şanslar 1942
iyi sanslar 16
iyi seyirler 39
iyi sabahlar 116
iyi seneler 19
iyi şanslar dostum 17
iyi soru 41
iyi şanslar evlat 16
iyi seçim 46
iyi şanslar 1942
iyi sanslar 16
iyi seyirler 39
iyi sabahlar 116
iyi seneler 19
iyi şanslar dostum 17
iyi soru 41
iyi şanslar evlat 16
iyi seçim 46