Kütüphanede traducir ruso
606 traducción paralela
Kütüphanede hazır, beyefendi.
Хорошо, сэр.
Robert, bu eskizleri kütüphanede bulmuş, hanımefendi.
Роберт нашел эти наброски в библиотеке, мадам.
Doktor ile Bayan Fitzroy kütüphanede.
Доктор и миссис Фитсой в библиотеке.
Kütüphanede gördüğüm kitap, Mart ayı teftişinde "Eksiksiz" olarak etiketlenmiş.
В марте ревизор пометил книгу, как "безупречную".
Kütüphanede gazeteler var, eski ve yeni olanlar.
Газеты есть в библиотеке. Новый и старые.
Kütüphanede şakalaşıyorduk hani.
Мы все смеялись в библиотеке.
Kütüphanede sanırım.
В библиотеке.
- Kütüphanede
- В библиотеке.
- Kütüphanede kimse var mı? - Yok.
- В библиотеке кто-нибудь есть?
- Kütüphanede.
В библиотеке. Сейчас его опустошает Джордж.
Aforoz edilirim sonra. Onunla kütüphanede görüşeceğim.
Я поговорю с ним в библиотеке.
Bay Phipps, kütüphanede sansüre tavrınız ne olur?
Подсказку? Пояс?
Sonra kütüphanede görüşürüz.
Приходи потом в в библиотеку.
Kütüphanede bulduğum bir makaleyi fotokopi yaptım... adı "Düşünmenin nimetleri".
Я размножил статью, которую нашел в библиотеке... она называется Благословение Встречного Исполнения.
Birgün kütüphanede papirüsten yapilmis bir kitabi okurken, oldukça ilginç bir açiklamaya rastladi :
И однажды, читая папирус в библиотеке, он наткнулся на любопытную историю.
Bir zamanlar bu kütüphanede bulunan, milyonlarca papirüs elyazmasinin tamami elle yazilmisti.
Весь этот миллион свитков, находившийся в библиотеке, был записан вручную на папирусных манускриптах.
Dünyadaki her organizma mirasını burada saklıyor hareketli bir kütüphanede.
Каждый организм на Земле хранит переносную библиотеку со своим наследием.
Bu kütüphanede bu sayı buradan buraya kadar ulaşıyor.
В библиотеке это приблизительно отсюда и примерно досюда.
Bilim bu kütüphanede kimliğini buldu.
В этой библиотеке наука обрела форму.
Bu kütüphanede bulunan... Sofokles'in yazdığı 123 farklı oyundan sadece yedi tanesinin günümüze kadar kaldığını biliyoruz.
Нам известно, что из 123 различных пьес Софокла только семь дошли до наших дней.
'Kütüphanede oturuyorum, bilirsin, kitaplara bakıyorum. 'acayip zekiymişim gibi davranıyorum.
Я торчала в библиотеке и разглядывала книжки, делая вид, будто страшно умная.
Brompton'daki kütüphanede duyduğum gibi bir ses.
Звон очень похожий на тот, что мне слышался в библиотеке в первый же день по приезду в "Бромптон"
Bununla alakalı kütüphanede bir takım şeyler okumuştum.
Я читал об этом в пуб личной библиотеке.
- Kütüphanede.
В библиотеке.
İçeri girdiğimde, kütüphanede kimse yok gibiydi.
Когда я вошла, комната была пуста.
Bu yıllığı kütüphanede buldum. Şunu dinleyin.
Парни, в библиотеке я нашел альманах о его выпуске.
Babanızı en son kütüphanede gördüm.
В последний раз я видела вашего отца в библиотеке.
Mezar kütüphanede.
Она в библиотеке.
Ellen'ın dediğine göre misafir odasında veya kütüphanede bir tane varmış.
Элен сказала, что в библиотеке или гостиной есть тайник. Чепуха.
- Onunla kütüphanede konuşacağım, Mullings. - Pekala, efendim.
Я переговорю с ним в библиотеке.
Eğer savaşla ilgili araştırmak isterseniz, kütüphanede bir çok kitap bulabilirsiniz- - bir çoğu güzel, yahudi olmayan resimli kitaplardır.
Если вы хотите лучше познакомиться с войнами, в библиотеке есть книжки с классными картинками кровопролитий.
Kütüphanede garip ve yaşlıca biri, Bu şiiri kendisine okumamı istedi.
Я встретила забавного человека в библиотеке, он попросил меня прочитать стихи вслух.
Bekle, Bart. Belki kütüphanede büyüyü tersine çevirecek bir kitap vardır.
Погоди! Может, в библиотеке есть книга о том, как снять заклинание?
Kütüphanede bize yalan söyledi. Hamileliği hakkında yalan söyledi.
В библиотеке Тесса солгала насчет беременности.
Kütüphanede ne yapıyordun ki?
Что ты делал в библиотеке?
Albay Mustard penseyle birlikte kütüphanede.
Игрока убивают во время игры.
Boş ver kütüphanede çalışırım.
Тебе там и вправду нравится!
Kütüphanede pek çok kez yanından geçtim.
Очень давно.
Shizuku, kütüphanede senin bir süredir bir şey üstünde çalıştığını görüyorum.
Я видел, как ты работала в библиотеке.
Pijamalarımla kütüphanede oturup, mümkün olduğunca sorun çıkarırım.
Заперся бы у себя в кабинете, спускался к вечернему чаю и доставлял бы все как можно больше хлопот.
Haydi. Kütüphanede bizimle buluşacak.
Пойдем, он ждет нас в библиотеке.
Bence kütüphanede çalışan biri. - O...
Разве что у работников библиотеки.
Kütüphanede çalışıyorum.
Работаю в книжном магазине.
Kütüphanede çalışıyor.
Она работает в книжном магазине.
Kütüphanede internet sayfasına ilan verdim.
Дал рекламу в Интернете, через компьютер в библиотеке.
Sürekli o ürkünç kütüphaneciyle ürkünç kütüphanede takılıyor.
Она все время тусуется с этим жутким библиотекарем в это жуткой библиотеке.
Evet, kütüphanede sonra görüşürüz.
Да, хорошо, увидимся позже в библиотеке.
Kütüphanede karşılaştık.
Я пересеклась с ним в библиотеке.
Kütüphanede.
Он в библиотеке.
Kütüphanede ya da süpermarkette kendimi bayan eşlere tanıtmak zorundaydım "Selam, ben burada yeniyim" diyordum.
Приходилось мне подходить к их женам в библиотеке или магазине и говорить :
Kütüphanede iyi iş çıkardın.
- Хорошо провернул дело в библиотеке.