Rın traducir ruso
161,685 traducción paralela
Binanın batı tarafındaki aramayı yoğunlaştırın.
Сосредоточьте поиск в западной части здания.
Sanırım sorularını cevaplamayacağımı açıkça belli ettim.
Думаю, я ясно дала понять, что не буду отвечать на твои вопросы.
Doğum kanalındaki bebeği hissediyorsun. Geriye yaslan, kalçalarını havaya dik bacaklarını kaldır. Sizi park alanında bekleyeceğiz.
Ты чувствуешь, как ребенок идет по родовому каналу, так что откинься, таз толкни вперед, положи ноги наверх, мы тебя ждем на парковке, хорошо?
Bacaklarındaki kırıklara baksana. Hava yastığı açılmış. Bacaklarını göğsüne ve karnına doğru ittirmiş.
Сработала подушка безопасности и с силой толкнула её ноги в грудь и живот.
Murphy, gidip Mindy'nin tarama sonuçlarını alır mısın?
Мерфи, не могла бы ты убедиться, что Минди уже в сканнере?
Aylık rotasyon programımı hazırladım. Genel cerrahide yapılacak ameliyatların son durumunu güncelledim. Hangi asistanların Dr. Minnick'in eğitiminin bir sonraki aşamasına geçmeye hazır olduğunu belirledim.
Я составила расписание на месяц, передвинула повыше все плановые операции и решила, кто из ординаторов готов к следующему этапу обучения по плану Минник.
Nişanlısıyla ilgili duygularını hatırlattı sanırım.
Я думаю, это вызвало кучу воспоминаний о его невесте.
Hayır tatlım. Senin işleri nasıl yürüttüğünü onların görmesini istiyorum.
Нет, дорогая, я хочу, чтобы они посмотрели на твою работу.
Kademeli bir işlem mi? Norwood hayatının ilk üç yılında kademeli olarak gerçekleştirilecek ameliyatların ilki. Nakilse sadece tek bir kez yapılır.
Да, операция Норвуда это первая из трех операций, которые будут проводиться первые три года его жизни, а пересадка будет всего одна.
İşin aslı yanlış yapacağınız tek şey hiçbir şey söylememek olacaktır.
хотя на самом деле, единственное, что может быть неправильным, это вообще ничего не сказать.
Bana biraz yardım gönder ve her şeyin hazır olmasını sağla.
Пришли мне помощь и подготовь всё для отбытия.
- Hazır mısınız?
- Готовы?
Patterson'ın sistemini kullanarak Roman'ı 15 saniyede bir arattırıyorum.
Я задействовала систему Петерсон, чтобы звонить на телефон Романа каждые 15 секунд.
Dr. Borden, bunun ne olduğunu anlatır mısın?
Доктор Борден, не объясните ей, для чего всё это?
Sandstorm olduğunu düşünürsek kolay kırılacağını sanmıyorum.
Зная Песчаную бурю, сомневаюсь, что шифр будет простым.
Zor iş ama... kitabın şifresi ile kırılabilir.
Шансов мало, но... возможно, это можно расшифровать книжным шифром.
Birinci kitaptaki metni çıkartır mısın?
Ты можешь загрузить текст книги?
Bacağını kaldır lütfen.
Подними, пожалуйста, свои ноги.
Muhtelen arabada teslim etmeni bekleyen yüze yakın pizza vardır. Öyle mi?
У вас в машине, наверное, еще сотня пицц ждет доставки?
Scoot'ın uzun zamandır hiç aç olduğunu sanmıyorum.
- Мне кажется, Скотт уже давно-давно не голоден.
Doğrusu... Scott'ın farkedeğini sanmıyorum eğer güzel bir dilim pizza gelip onu ısırırsa.
Если честно, по-моему, вряд ли он заметит, если кусок вкусной пиццы будет прямо у него под носом.
Saldırıdan suçlu bulunursan ne olacağının farkında mısın?
Ты понимаешь, что будет, если тебя обвинят в тяжком преступлении.
Hazır mısın?
Ты готова?
Hayır, yapmayın.
Нет, нет, нет. Не надо...
Şef Bailey parmağınızla dokunduğunuzu bile görse o parmağı alır ve sizi öldürür.
Если вы хоть пальцем троните доску, она оторвет вам этот палец, а потом убьет.
Nefes almasını falan söylemeye çalıştım ama sadece bağırıyor.
Она пытался сказать ей про дыхание, но она просто кричит.
Başının üzerinde oturuyorum sanırım.
Думаю, я сижу на его голове.
Hayır, birkaç gün izin alacağını söyledi.
Нет. Она сказала, что взяла пару отгулов.
Kanamayı durdurmamız gerekiyor. Sonra kalça kırığı için tekrar ameliyat olacaksın.
Поэтому мы должны остановить кровотечение, а потом вам понадобится операция собрать кости бедра.
Tuck böyle adlandırıyor. Seni aşan bir şeyle karşılaştın ve öfkeden deliye döndün.
Так говорит Так, когда тебя рвёт на части из-за того, что тебя не должно волновать.
Görevden uzaklaştırıldın. Şu andan itibaren geçerli olmak üzere.
Ты отстранена... немедленно.
Sokağa taşınır taşınmaz evlerinin etrafına duvar örmeye başladılar.
Сразу после переезда они начали строить стену, чтобы отгородиться.
Richard'ın yerine başkasını getirmesiyle ilgili Bailey'e meydan okudum ve görevden uzaklaştırıldım.
Я поспорила с Бейли насчет замены Ричарда, и она меня отстранила.
- Edwards'ın evinde sanırım.
В дом Грей?
Aşırı tepki verdim ve sonucuna sen katlanmak zorunda kaldın.
Всё пошло не так, когда я всё понял неверно.
Beni arkadaşlarımın yanında utandırıyorsun.
Позоришь меня перед друзьями.
Matty, kolunu kaldırır mısın?
Мэтти, можешь поднять руки?
Evet, çok eğlenceli olacak ve hayır, onunla konuşmayacaksın.
Но... да, да. Это должно быть весело. И, нет, ты не сможешь с ним поговорить.
Hayır, Bailey'nin şef olduğunu söylüyorum. Fakat bu Webber'ın karşısında olduğum anlamına gelmiyor.
Нет, я говорю, что Бейли - шеф, но это не значит, я против Вебера.
Sonra da zamanla yarıştın. Genellikle zaman kazanır.
А потом ты попыталась обогнать время, но время побеждает гораздо чаще.
Görevden uzaklaştırıldın.
Ты отстранена...
Hiçbiriniz hazır değilsiniz ama bir uzmanın yakın gözetimi altında ve ihtiyaç duyduğunuzda ona devretmek üzere elinizden geleni yapmaya hazırsınız.
Никто из вас не готов, но вы сделаете максимум из возможного под предельно внимательным присмотром врача, зная, что в любой момент вы можете остановиться.
Yani hazır olmaya çok yakınsınız.
Что значительно приблизит момент, когда вы будете готовы.
Hayır, kaçırmadınız.
Вы ничего не пропустили.
Chris, Cynthia, ameliyata hazır mısınız?
Крис, Синтия, готовы к операции?
Pelvis ağzını sınır olarak kabul edelim.
Используем границы малого таза как ориентир.
Uzaklaştırmamın kaldırılmasını istemiyorum. Richard Webber ihtisas yöneticisi olmadan olmaz.
Я не хочу возвращаться, пока Ричард Вебер не станет руководителем ординатуры.
Kesin bir teşhis koymak için erken ama sanırım haklısınız.
Ещё рано ставить окончательный диагноз, но мне кажется, вы были правы.
Hayır, olayın dışında kalmayacağım.
Нет, не собираюсь ничего пережидать.
Herkesin hayatta kalmasını sağlayacak çözüm en doğru olanıdır.
Но, если все останутся живы от такого решения, то оно верное.
Hazır mısınız?
Вы готовы?