Yetisemiyorum traducir ruso
91 traducción paralela
cok iyi. o kadar cok iyiki, sanirim hizina yetisemiyorum.
ъ ДСЛЮК ГЮЙЮРХРЭ БЕВЕПХМЙС Я ДЕБНВЙЮЛХ, ЙНЦДЮ уЮ яНМ СЕДЕР, РНКЭЙН ВРН-РН МЮЯРПНЕМХЪ МЕР.
Yetişemiyorum.
Мне нужна помощь. Мы там уже не справляемся.
Belki de sizin hızınıza yetişemiyorum. Beynim metodik çalışır. Tane tane almam gerek.
Видимо, у меня замедленна реакция, у меня методичный ум, я подхожу к проблеме постепенно.
Sırtımda korkunç bir şey var ve ben yetişemiyorum.
Что-то ползучее попало мне на спину, а я не могу его достать!
- Ancak yetişemiyorum.
Мне не достать.
Sally, sana yetişemiyorum!
Салли, я за тобой не успеваю.
Hadi ama ben yetişemiyorum!
Мне не дотянуться!
Ben sana yetişemiyorum.
А я больше не могу.
Benim için fazla zekisin, yetişemiyorum.
Ты слишком умна для меня. Я не успеваю за твоей мыслью.
Konumumu biliyorsun. Bugünlerde, eve yetişemiyorum.
Ты же знаешь, я не спешу домой.
- Yetişemiyorum!
- Я не могу достать!
Yetişemiyorum!
Я не могу дотянуться.
Programım çok yoğun o yüzden herkesin isteğine yetişemiyorum.
С моей исключительной занятостью я могу только привыкнуть к тому, что нужен исключительно всем.
Yavaş olun yetişemiyorum size.
Тебя не спрашивают, болван!
- Yetişemiyorum!
Я не могу дотянуться!
- Üzgünüm efendim. Ama yetişemiyorum.
- Сэр, но я не могу.
- Sana yetişemiyorum.
- Я не могу за тобой угнаться.
Bazen radyoda çalıyorlar ben de dinletmek için koşuyorum fakat bir türlü yetişemiyorum.
Я бежал сюда,.. чтобы радио поиграло ей,.. но песня слишком короткая... или могила слишком далеко.
Telefon çalarken, kapanmadan yetişemiyorum.
До кухни не могу дойти чтобы не шлепнуться.
- Seni tekmelemeye çalışıyorum ama yetişemiyorum!
Пытаюсь лягнуть тебя, но не могу достать.
Yetişemiyorum Charlie!
Я не могу дотянуться, Чарли!
- Yetişemiyorum.
Я не достаю.
Ben de bunu deniyordum, ama yetişemiyorum
Итак, um, я пробовал это точно, и я не сумею достигать она...
Yavaş ol. Yetişemiyorum.
Помедленнее, я не успеваю.
Yetişemiyorum!
Не могу достать!
Kaldır ellerini. Yetişemiyorum.
Держи руки так, чтобы я могла их достать.
- Koşturma yetişemiyorum.
Позволь мне тебя проводить.
Baba, yetişemiyorum.
Пап, я не достану. Помоги.
Bunu başka birisi kullanamaz mı? Ben yetişemiyorum.
А может, кого другого поставить за рычаги?
Biliyorum, ama yeni etiketleri dağıtan hanım sadece 10'dan 1'e kadar burda ve ona yetişemiyorum, çünkü çalışıyorum.
Знаю, но женщина, которая выдаёт эти наклейки работает только между 10 утра и часом дня а я не могу приехать в это время, потому что у меня есть работа.
Yetişemiyorum.
Я не могу достать.
- Ben mi? - Evet. Zofran'a yetişemiyorum.
- Я не дотянусь до Зофрана.
Yetişemiyorum.
Не достать.
Yavaşla Peynir, yetişemiyorum!
Сбавь темп, Чиз, я за тобой не поспеваю!
Tuvalete yetişemiyorum.
Не успеваю доходить до мужского туалета.
- Dede yavaş yetişemiyorum.
- Не так быстро, дедушка!
- Yetişemiyorum.
- Я не могу...
- Ona yetişemiyorum.
Я не могу дотянуться до нее.
Yetişemiyorum.
Я не могу дотянуться.
Yetişemiyorum.
Не могу.
Evet, Ama açıkken kapıya yetişemiyorum.
Да, но я не дотягиваюсь до двери, когда она поднята.
Açık bir pencere var ama ben yetişemiyorum.
Там окно открыто, а мне недостать.
Yine de buna yetişemiyorum.
О, даже я здесь не пролезу.
Asla zamanında yetişemiyorum.
Но не мог ничего изменить.
Yetişemiyorum! Şimdi ne yapacağız?
Мне ее не достать!
Okuyucuya yetişemiyorum.
Не могу достать до считывающего устройства.
Yetişemiyorum.
Лезь туда, живее.
Hayır, çok hızlı gidiyorsun, yetişemiyorum.
Нет, нет, слишком быстро, я не въезжаю.
Sana yetişemiyorum.
Мне с тобой не выиграть.
Hepsine yetişemiyorum.
Я не могу поддерживать все в должном порядке ;
Hardalların en üst rafına yetişemiyorum da.
Я не могу достать до верхней полки на стенде с горчицей.