English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → ruso / [ Y ] / Yeşil ışık

Yeşil ışık traducir ruso

294 traducción paralela
5. birim, yeşil ışık ver.
Удвойте, палуба пять! Дайте мне зеленый сигнал.
Bize yeşil ışık yakılsaydı... bir yıl önce yörüngeye bir uydu oturtabilirdik.
Мы могли бы отправить спутник год назад, если бы мне дали зелёный свет.
Dur. Yeşil ışık : Geç.
Зелёный - можно ехать.
Yeşil ışık.
Зелёный свет.
Tekrar ediyorum, yeşil ışık.
Повторяю, зелёный свет.
Yeşil ışık da yandı.
А вот и зеленый свет, мы можем ехать.
Bart, yeşil ışık yandı mı?
Барт, а светофор зеленый?
Yeşil ışık.
¬ сем част € м, зеленый свет.
Bombacılara yeşil ışık yakın.
- Да? - Дайте им зелёный свет. - Слушаюсь, сэр.
Sırıtıyor, yapmacık davranıyor ve hepimize yeşil ışık yakıyor.
Он глупо улыбается, тупо шутит и любезничает с нами.
Hayır, kırmızı ışık, yeşil ışık.
Нет... Красная,... зеленая...
Kırmızı ışık! Yeşil ışık!
Извольте получить... лазанью!
Yeşil ışık! Yeşil ışığı gördük! Tamam.
Зеленый свет, конец связи!
Büyük bir dayanışma örneği göstererek Bağımsız Gezegenler Birliği sivil nakliye gemilerine saldıran yağmacılara ve diğerlerine karşı bir devriye gücü oluşturulmasına yeşil ışık yaktı.
В знак солидарности, Лига Неприсоединившихся Миров объявила о формировании уполномоченного патруля для пресечения активности пиратов и все тех, кто кормился за счет нападений на гражданские транспорты.
Yeşil ışık.
Зеленый свет.
- Yeşil ışık yandı!
- Я ехал на зелёный!
Keçi çocuk, sen bir kız gibi dövüşüyorsun. Yeşil ışık yanıyor.
Эй, сопляк, ты дерешься, как баба.
Yeşil ışık yanıyor!
Сейчас я тебе покажу!
Henüz yeşil ışık yanmadı, efendim.
Аварийный датчик, сэр.
Houston, motor ateşlemesi için yeşil ışık yakıldı.
"Хьюстон", зажигание двигателей налажено.
Yeşil ışık yanıyor.
Зеленый огонек горит.
Gatsby'de görülen suyun karşısındaki yeşil ışık gibi...
Так это описано в "Великом Гэтсби" Зеленые лучи на воде.
- Yeşil ışık, Ramsbury üzerinde!
- Зеленый свет, прямо над Рамсбери. - Рамсбери.
Yeşil ışık yandığında, sırtıma vur, tamam mı?
Когда зелёный свет зажжётся, просто хлопни меня, хорошо?
Yeşil ışık verildi.
Слушай, нам дали "зелёный свет".
Orada yeşil ışık bekleyin.
Там она ждет сигнала.
Kilo 64, yeşil ışık.
Кило-64, начинайте.
Yeşil ışık Kilo 11.
Разрешаю, Кило-1 1.
Yeşil ışık kırmızıya döndüğünde Yulaw ölü demektir...
Когда зелёный сменится красным и останется неизменным - Юло типа помер...
Doktorların yeşil ışık yakması umrumda değil, bana söz verdi.
Мне неважно, разрешат ли ему доктора. Он обещал мне...
Richard'a, sana çıkma teklif etmesi için, yeşil ışık yakmadım.
Ричард мне все рассказал. Я не разрешал ему приглашать тебя.
Bazı zamanlar araba, büyük ağaçların arkasında kayboluyor sonraysa kırmızı ve mavi renk ile beneklenmiş yeşil ve sarı kırların içinde ortaya çıkıyor bu büyüleyici kadınları gün ışığında taşıyordu.
Время от времени повозка исчезала за большими деревьями какой-нибудь фермы, а затем снова появлялась из-за купы зелени, увозя под лучами солнца, мимо зеленых и желтых посевов, испещренных красными и синими пятнами, ослепительный груз женщин.
- Ne kırmızısı Yeşil yandı!
Красный свет. Не красный.
Bin Ada soslu küçük kase yeşil salata. Kızarmış peynirli sandviç, yarım kase yoğurt ve kahve.
"— алат, различные овощи, сэндвич, иогурт, кофе".
Kış gelince yine yeşil.
И много, много радостей детишкам принесла...
Yazın o ağır sessizliğinde kapanmış kepenkler, boş sokaklar yapışkan asfalt siyaha çalan yeşil renkli kıpırdamayan yapraklar dükkan vitrinlerinin, sokak lambalarının soğuk ışıklarındaki kış, kafe kapılarında nefeslerden çıkan buğular ölen güdük, kara ağaçlar.
Закрытые ставни, пустынные улицы, липкий асфальт, мертвенно-неподвижные листья, зелёные с чёрной каймой ; зима в холодном свете витрин, огни улиц, лёгкие облака пара от дыхания в дверях кафе, чёрные пни мёртвых деревьев зимой.
Daisyler'in rıhtımındaki yeşil ışığı ilk gördüğünde, Gatsby'nin hissettiği hayranlık geldi aklıma.
Я размышлял о том, как изумлён был Гэтсби, впервые различив зелёный огонёк на краю причала Дейзи.
Bir kelimesiyle elektriği salmak için hazır kıta bekleyen, bir milyon silahlı yıldız savaş gemisi varken, kırmızı mücevherli savaş şortu giyen VI'hurgların kumandanı, yeşil, tatlı bir buhar bulutu içinde, karşısında çömelmekte olan G'Gugvunt liderine dik dik bakarken,
Над столом переговоров повисла напряженная тишина, пока командир Вл'хургов, облаченный в красные инкрустированные боевые шорты, пристально разглядывал сидевшего на корточках напротив него лидера Г'гугвунтов, окутанного облаком зеленого, приятно пахнущего пара.
Dört yeşil duvar arasına sıkışan 8 yaşında bir çocuk.
Ребенок в комнате восемь на четыре с зелеными стенами.
Kim olduğunu bilmiyorum... ama yüzü yanmış, ve garip bir şapka takıyor... ve kırmızı-yeşil bir kazak, çok pis bir kazak... ve o bıçakları kullanıyor, parmaklarına taktığı bıçaklar.
Я не знаю, кто он такой. У него обожженное лицо. Он носит жуткую шляпу и засаленный свитер - красный, в зеленую полоску.
Yeşil Çayir otobanından ilk çıkış.
" мен € проблема с кондиционером.
Yeşil çayırlı kısım hoşuma gitti.
Мне про зеленые пастбища понравилось.
İki karışık yeşil salata.
Два овощных салата.
Makarnayı et suyu... kızarmış biber... yeşil fasulye ve zeytin yağla yapıyordum. Usturupluca kesilmiş... çok iyi pirzolalar almıştım. Bunları atıştırmak için kızartacaktım.
Я готовил зити с соусом с жареными перчиками и стручковой фасолью в оливковом масле.
Yeşil çantada, sıkıştırılmış hava var.
У меня в зеленой сумке лежит баллончик со сжатым воздухом.
Tekinsiz Mulder. Kız kardeşi çocukken... uzaylılar tarafından kaçırılmış ve küçük yeşil adamların peşine düşmüş ve bir rozet ve bir silahla cennete ateş ediyor veya dinleyen herhangi biri zırve bir durumda ve semâ aşağıya düşüyor ve çarptığında bütün zamanların en b.. tan fırtınası olacak.
Призрак Малдер, у которого инопланетяне похитили сестру, и который теперь гоняется за маленькими зеленыМи человечками, потрясая пистолетом и крича небесам, что они вот-вот упадут и на земле начнется евиданная ранее буря.
Yeşil ışık yanıyor.
- С радостью!
Ben, kendimi kış sanan, İşte, yeşil bir ağacım
Мне казалось, что все во мне - зима, Но вот я снова зеленеющее дерево.
- Yeşil yerine beyaz ışık mı var? - Yeşil yerine beyaz.
- Значит, норма.
"Yeşil ışık" diyor.
Витрина, что ли?
- O ışık sence yeşil mi?
- Зелёного сигнала ещё не было!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]