Yirmi traducir ruso
3,365 traducción paralela
11'i yirmi geçiyor bile.
Уже опаздывает на 20 минут.
Yirmi saniye sonra ışık geldiğinde masasına ölü biçimde düşmüş.
20 секундами позже, когда свет включили, она упала замертво на новостийный стол.
Yirmi iki yıldır suçla uğraşıyorum ama bu kadar yakınıma geleceğini düşünmemiştim.
22 года я освещал преступления, но никогда не предполагал, что это случится так близко ко мне.
Jeneratörün devreye girmesi yirmi saniye aldı diyorsun yani?
Прошло около 20 секунд, пока раскочегарили запасной генератор, так ведь?
Işıklar yirmi saniyeliğine yoktu, değil mi?
Итак, света не было в течение 20 секунд, да?
Çocuğunuzu bir dahaki videoya alışınızda onu sadece bir saniye çekin ve devamında da yirmi dakika götünüzü.
В следующий раз вырежьте первую секунду от ролика, а дальше 20 минут снимайте свою жопу.
Bu da bana, eve yirmi tane pastayla gitmek istediğimi hatırlattı.
Это мне как раз напомнило, я собираюсь заглотить где-то двадцать пирогов по пути домой.
Son yirmi yılımı, 2077'den gelmeyi başaran bir ben varım sanarak geçirdim.
Я провёл последние 20 лет считая, что я единственный, кто выбрался из 2077 года.
Bak, hiçbir şey bilmediğimi düşündüğünün farkındayım ama benim şu son yirmi yılda yaptıklarımı sen hayatın boyunca yapamazsın.
Слушай, я понимаю, ты не думаешь, что я знаю что-либо, но за последние 20 лет я сделал больше, чем ты за всю свою жизнь.
Babam yirmi dakika önce kalp krizi geçirip ölmüş.
У моего отца случился сердечный приступ, и он скончался 20 минут назад.
Yanında yirmi adamı olacak ve aynı şekilde gelmenizi istiyor.
20 человек, посетивших его, будут приняты с почестями.
Yirmi yaşındayım.
Мне 20 лет.
Aynı numarayı yirmi dakikalık aralıklarla altı kez aramış.
Она сделала полдюжины звонков на один и тот же номер за 20-минутный период.
Bracken'nin konuşmasına yirmi dört saat var.
24 часа до речи Брекена.
Yirmi dakikaya döneceğim.
Вернусь через 20 минут.
Bizim harcayacak yirmi dakikamız yok.
Ну, у нас нет лишних 20 минут.
İnan bana, ne yaptığımı biliyorum. Koruyucu ailelerle yetimhane arasında gelip giderken yirmi iki defa bitlendim.
В промежутках между приемными семьями и детским домом, у меня были вши 22 раза.
Bunu yirmi yıldır dinlemek zorunda kaldın, ha?
Ты был вынужден выслушивать это 20 лет?
Los Angeles'a yirmi yaşında geldim.
Мне было 20 когда я приехала в Л. А.
Yirmi yıIIık bir evliliği böyle bitirip attı.
Вот как моя жена решила положить конец 20-летнему браку.
Yirmi yıIdır hiç böyle kavga ettiğinizi görmedim.
За 20 лет я никогда не слышал, чтобы вы так ссорились
Yirmi dakikaya kırmızı halıda olmamız gerek.
Мы должны быть на красной ковровой дорожке через 20 минут.
Örneğin yirmi yıl önce olanlar için özür dilemem gerek.
Для начала, я бы хотел извиниться. за то, что случилось 20 лет назад.
Ne kadar aptalmışım. Yirmi yıl boyunca hep seni kaçırdığım için kendimi suçladım.
Господи, я такая идиотка, 20 лет, ты был тем, кто уехал, а я винила себя.
Öldürülmeden yirmi dakika öncesi.
Это за 20 минут до её убийства.
Hannah'ın hayatının son yirmi dört saatinin üzerinden geçmek istiyorduk.
Нам надо пройтись по последним 24 часам жизни Ханны.
- Evet. Teknisyenlere Hannah'ın Penelope ile kavgasından sonrası ve Margo'nun evine gitmeden önceki son yirmi dört saate baktırdım.
Я попросил техников просмотреть последние 24 часа Ханны, после её ссоры с Пенелопой и перед появлением у Марго.
Ne diye yirmi dört saatliğine sessiz sinemacılık oynamış ki?
Зачем она 24 часа соблюдала радиомолчание?
Yirmi dört saat önce oluşmuşlar.
Они получены за 24 часа до него.
Aynı kıyafeti giyinmesinin sessiz takılmasının ve ölümünden yirmi dört saat önceki savunma yaralarının sebebi.
Радиомолчание... И порезы за сутки до смерти.
Bu yirmi yıl demek, en az.
Это на 20 лет. - Что? Нет.
On yirmi kişi ölüyor işte.
Умирает от 10 до 20 человек.
- Burada yirmi dolarım var.
Вот мои $ 20.
Yirmi yıl oldu. Artık o baş belası başkasının başına ekşiyecek.
И через двадцать лет этот альбатрос будет висеть на чьей-то чужой шее.
Uydu tamircisi aracı yirmi dakika önce park etmişti.
Фургон со спутниковым телевидением, остановившийся 20 минут назад.
Onun gibi adamları yirmi yıldır kovalıyorum.
Я преследовала таких, как он, 20 лет.
Ama yine de Pam'in yirmi sayfalık aptal meslektaş değerlendirmesini alabildin!
И тем не менее нашёл место для двадцатистраничной пачки дурацких отзывов Пэм.
- Yirmi!
- 20 долларов!
Birisi yirmi dedi orada.
Есть 20 долларов...
- Ülkedeki her bir KGB ajanının nerede saklandığını ve son yirmi dört saat içinde neler yaptığını öğrenmek istiyorum. - Peters. - İlgileniyorum.
- Мне нужно знать о местонахождении каждого офицера КГБ в стране, и обо всех их действиях за последние сутки.
Günün yirmi dört saati alarmda olan ekipler, üsten yola çıkıyorlar.
Это команды, которые круглые сутки наизготовку, движутся со своих баз...
Kahve falan içmek istersen yirmi dakikaya dairene gelebilirim.
Ну, я могу быть у тебя дома минут через 20, если ты хочешь выпить кофе.
Onu yirmi yıldır görmüyorum.
Я 20 лет её не видел.
- Yirmi bin dolar.
20 тысяч.
Bilemiyorum. Sonuçta yirmi yıldır evliyiz.
Не знаю, знаешь, мы в браке 20 лет.
Dostun bana yirmi bin dolar borçlu.
Что ж, ваш друг должен мне 20 штук.
O zarfın içinde nakit yirmi bin dolar var.
Здесь в конверте 20000 долларов наличкой.
Bu resim nerden baksan yirmi.
Этой картинке не меньше двадцати.
Yirmi beş.
Поднимаю ставку на 25.
- Son yirmi yıldır.
- Последние 20 лет.
Yirmi mi?
20 минут?
yirmi yedi 16
yirmi altı 18
yirmi iki 34
yirmi bir 29
yirmi dokuz 20
yirmi dakika 19
yirmi sekiz 22
yirmi üç 29
yirmi dolar 22
yirmi beş 51
yirmi altı 18
yirmi iki 34
yirmi bir 29
yirmi dokuz 20
yirmi dakika 19
yirmi sekiz 22
yirmi üç 29
yirmi dolar 22
yirmi beş 51