English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → ruso / [ Y ] / Yüzeye

Yüzeye traducir ruso

629 traducción paralela
Yüzeye çıkın ve durun.
Поднимаемся и ложимся в дрейф.
Gemiyi yüzeye çıkardım.
Идемте, я захватил управление.
Yüzeye çıkmaya hazırlanın.
Приготовиться к всплытию.
Yüzeye çıkmaya hazırlanın.
[Рулевой] Приготовиться к всплытию.
- Kontrol grubu yüzeye çıkmaya hazır, efendim.
- Главные цистерны готовы к всплытию, сэр.
Yüzeye çıkmaya hazırız, efendim.
Продувка закончена. Готовы к всплытию, сэр.
Yüzeye çıkıyoruz.
Всплытие.
Yüzeye, yüzeye, yüzeye çıkıyoruz.
Всплываем, всплываем, всплываем.
Yüzeye çıkmak için hâlâ çok sıcaktı ve biz de Avustralya sahiline doğru aşağı indik. Sonra da buraya geldik.
Но наверху все еще было слишком горячо, и мы пошли к австралийскому побережью... и стали на стоянку.
Yüzeye bile çıkmadı.
Он даже ни разу не окунулся.
Yüzeye çıkacak kadar yeterli uzunlukta.
Достаточно длинный, чтобы выйти на поверхность.
- Yüzeye yansıdı. - Işık mı?
- Что-то на поверхности.
Yüzeye olan korkuları onları daha güçlü yapabilir.
Их страхи могут оказаться слишком сильны.
Kelso'nun görevi - tamirat ekibiyle birlikte yüzeye inmek ve ana motorlara yeniden güç vererek gemiyi kurtarmak.
Задача Келсо : спуститься вниз с ремонтной командой и перезапустить главные двигатели, спасти корабль.
Bizim görevimiz - 15 yıldır tanıdığım bir adamı yüzeye indirmek ve başarılı olursak orada terk edip geri dönmek.
Наша задача : спустить вниз человека, которого я знаю 15 лет, и, если у нас получится, оставить его там.
Yüzeye inen ekip geri dönüyor.
Десант возвращается.
Bir tayfa, yüzeye inen ekibin bir üyesi öldü. Sebep, bilinmiyor.
Один член экипажа из группы высадки умер насильственной смертью.
Sorular sormak üzere yüzeye iniyoruz.
Надо задать им пару вопросов.
Sonra, sinirlenerek fiziksel gücünü gösterebilmek için, yaratık kendini şeffaf yüzeye doğru atacak.
Затем, чувствуя необходимость показать физическую силу, существо попытается пробить стекло.
- Bu senin seçimin. Gezegendeki yaşamanıza yardım için, bahçelerimizden değişik bitki türlerini yüzeye koyacağız.
Чтобы помочь вам восстановить поверхность планеты, наши зоологические сады снабдят вас различными растениями.
- Hiçbir zaman kendinden emin değildi. Benim anlamadığım, bu özelliğini bu denli yüzeye çıkaran ne.
Меня интересует то, что заставило его проявить это качество в такой манере.
Önce, gizli kalmış kişilik özellikleri yüzeye çıkan Tormolen.
Сначала Тормолен, скрытые черты характера которого выходят наружу.
Yüzeye sinyaller gönderiyorum.
Пытаюсь связаться в поверхностью
Tüm ekibinizi yüzeye çıkarıyorlar.
Я отправил на корабль несколько десятков андроидов. За два часа они отправили сюда всех членов экипажа.
Yüzeye transportunu sağladığını söyledi.
Скотти. Он сказал, что высаживается на поверхность.
Rapor, Bones. Aşağıya yüzeye inen herkes, Chekov hariç, farklı oranlarda yaşlanıyor.
Все, кто высадился на поверхности, кроме Чехова, стареют с разной скоростью.
Yüzeye ışınlanarak bir arama yapmak için izin istiyorum.
При всем уважении, сэр, позвольте спуститься на поверхность планеты и начать поиски.
Sadece gemiden-yüzeye kaldı. Bir süre için buna ihtiyacımız olur.
Осталась только связь с поверхностью планеты.
Enterprise'da bulunuyor ve soruşturmayı sürdürüyoruz. Her şahit elini bu yüzeye yerleştirecek.
С мистером Скоттом под техническим арестом мы отправились на борт "Энтерпрайз" для расследования.
Yüzeye çıkmanız lazım.
Вы должны будете подняться наверх и понять.
Okumalar, bu yönde yüzeye bir geçidin olduğunu gösteriyor.
Данные указывают на то, что выход на поверхность - в том направлении.
Çıkana kadar hep toprağın altındadırlar. Yüzeye çıktıkları tek seferde derilerinden kanat gibi şeyler çıkarırlar. Sırf sikişmek için hem de.
Всё остальное время они живут под землёй и единственное, зачем они выходят на поверхность, - это чтобы выползти из кожи и отрастить... отрастить крылья, чтобы можно было трахаться.
Katılaşan yüzeye çıktığında, cam gibi parıldıyordu.
Он полосами поднимался вверх и блестел, как стеклянный.
Yüzeye adalar çıkmaya başladı. İlkin biri, sonra diğerleri çıktılar.
на поверхности стали образовываться острова, сначала один, потом еще.
Normal erozyon süreci ile bu iskelet yüzeye çıkmış olmalı yaklaşık olarak 3000 yılda.
В результате обычной эрозии почв, этот скелет был вытолкнут на поверхность земли, пролежав там порядка трёх тысяч лет.
Burası yüzeye çıkmıyor.
Это не путь на поверхность.
Onları yüzeye çekiyorum şef.
Есть, капитан. Я стараюсь выманить акулу на поверхность, шериф.
Bu sadece her şeyi yeniden yüzeye çıkaracaktır.
Это только вскроет целую кучу проблем.
Merdiven sabit. Yüzeye 3 basamak kaldı.
До нижней ступени три шага.
Yüzeye iki basamak kaldı.
Еще два шага.
Houston, yüzeye basmak üzereyim.
Готовлюсь ступить на поверхность.
Houston, yüzeye adımımı atıyorum.
- Делаю шаг на поверхность. - Замедленная съемка!
Savunmalarındaki açıkları araştırıp silahı yok etmek için yüzeye özel bir tim gönderebiliriz.
лпояоуле ма стеикоуле лиа енеидийеулемг олада йаты стгм епижамеиа, циа ма ьанеи циа тувом адумалиес стгм алума тоус йаи циа ма йатастяеьеи то опко.
Ölçümlere göre yüzeye yaklaşıyoruz.
ха доуле тгм епижамеиа апо та ояцама!
Küçük kütleli bir yıldızı aldığımızı varsayalım ve onu yüzeye bıraktıktan sonra, yüzeyin nasıl eğilip büküldüğünü... veya 3. boyuta nasıl büzüldüğünü izleyelim.
Представьте, что мы возьмем небольшую массу, уроним ее на поверхность и увидим, как поверхность искажается или выгибается в третье физическое измерение.
Bildiğim kadarıyla, millet, boğulan insanlar en az iki kere yüzeye çıkarlar, ama bu hiç çıkmadı!
Насколько мне известно, люди, каждый утопленник появляется на поверхности хотя бы дважды - а этот ни разу...
Yüzeye. - Baş 10.
Всплываем.
Karanlık basınca yüzeye çıkarız.
Всплывать не будем. Посмотрим.
Ceset dipteydi. - Yüzeye çıkar mı dersin?
Видела?
Gemiden yüzeye. Tantalus kolonisi.
Установить связь с колонией Тантал.
Yüzeye bayrak dikeceğiz.
- Сейчас мы установим флаг на поверхности.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]