English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → ruso / [ Ç ] / Çıkıyorum

Çıkıyorum traducir ruso

4,699 traducción paralela
Şu anda tren enkazı gibi olan sevimli, yakışıklı kafası dumanlı delikanlı ile çıkıyorum.
Я встречаюсь с милым, умным, чертовски сексуальным парнем, который просто ходячая катастрофа.
Ben de çıkıyorum.
Я тоже пойду.
- Şimdi dışarı çıkıyorum.
Собираюсь наружу.
Ben dışarı çıkıyorum.
Я сваливаю отсюда.
Çıkıyorum ben.
Я ухожу.
Ama anlattıklarından yola çıkıyorum... Monte edilmiş bir bilgisayar olabilir.
Но судя по твоим словам, это может быть бортовой компьютер.
Yola çıkıyorum. "
— коро буду ". Ч Ќу все, пошли.
- Pekala, 10 yaşında bir çocukla aynı eve çıkıyorum.
Я собираюсь жить с 10-леткой.
Hayır, dışarı çıkıyorum şimdi.
Нет. Не надо. Я ухожу.
Şimdi olmaz. Geç kalırız. Tamam, çıkıyorum.
Нет, мы опоздаем.
- Haftaya, Joe'yla yemeğe çıkıyorum.
Итак, на следующей неделе я иду на ужин с Джо.
Ben çıkıyorum.
И я уже ухожу.
O zaman çıkıyorum.
Тогда я ухожу.
- Tamam, ben çıkıyorum.
- Ладно, меня нет.
- Şiddetle karşı çıkıyorum.
- Резко не согласен.
Hâlâ birlikte yaşadığım bir adamla olan ilişkimden yeni çıkıyorum ki biraz karışık bir durum.
Я, только что, рассталась с парнем, с которым я до сих пор живу, Что само по себе немного запутанно.
- Karşı çıkıyorum.
- Против.
Şimdi, üç kızla çıkıyorum.
Сейчас я встречаюсь с тремя.
Dans için çıkıyorum.
Иду на бал.
Aslında, Larry bizim birlikte daha çok vakit geçirmemizi istiyor şimdi Gretchen'le çıkıyorum.
Ларри хочет, чтобы мы проводили больше времени вместе, раз теперь я встречаюсь с Гретхен.
Tamam, yola çıkıyorum.
Хорошо. Уже еду.
Yola çıkıyorum.
Уже выезжаю.
Şerbet Sam ile birlikte uzun tuhaf bir seyahata çıkıyorum.
Я отправляюсь в долгое, странное путешествие с Сахарным Сэмом.
Colum Mackenzie karşınıza bir akraba ve müttefik olarak çıkıyorum.
Колум Маккензи, Я пришел к вам, как член вашей семьи, как союзник,
Haftada sekiz gösteriye çıkıyorum ama biraz yorucu tabii...
У меня - восемь шоу в неделю, немного устаю, но...
Ben çıkıyorum. Bonnie, beni atış poligonuna çağırdı.
Бонни пригласила меня в тир.
- Çıkıyorum.
- Я схожу.
10 dakikaya çıkıyorum.
Уезжаю через 10 минут.
Tamam. Çıkıyorum.
Хорошо, ухожу.
Evet, başa çıkıyorum.
Прекрасно. Я отлично справляюсь.
Odama çıkıyorum ben.
Я иду в свою комнату.
Yukarı çıkıyorum.
Я захожу наверх.
Çok sıkıcısın. Ayrıca senden hoşlanıyorum.
Ты ужасен.
Geçen hafta, 65. katın merdivenlerinden çıkıyordum. Kendi tarzımda spor yapıyorum. Merdiven boşluğunda Peter'ı çete üyesi kılıklı bir adamla beraber gördüm.
На прошлой неделе я поднимался по лестнице не 65-й этаж... тренировка у меня такая... и увидел на лестничной клетке Питера с парнем, похожим на головореза.
Tekrarlıyorum, S.H.I.E.L.D.'ın insansız uçakları kıçımda geziyorlar.
Повторяю, беспилотники Щ.И.Т.а у меня на заднице.
Koşuya çıkıyorum.
Я собираюсь на пробежку.
- Üretim hattında çalışıyorum, ne sıkıcı.
Работаю на конвеере... скукота. Да ладно.
Bu yeni-medya çağında bir derginin nasıl böyle başarılı bir çıkış yaptığını merak etmiştim. Bir müşavir muhasebeciden defterlere bakmasını istedim. Seni hafife aldığımı anlıyorum Pascal.
Мне было любопытно, как в эру такого активного развития новых СМИ удалось так успешно запустить новый журнал, поэтому я поручил бухгалтеру - криминалисту изучить отчетность, и думаю, что я, возможно, недооценил тебя, Паскаль.
Harika bir şey yaptık. Tadını çıkarmaya çalışıyorum ama beni engelliyorsun.
Мы сделали это великолепие, я пытаюсь насладиться, а ты меня обламываешь.
Eve gelmek istedi, ben de dışarı çıkııyorum dedim.
- Сегодня. Она хотела зайти, я сказала ей, что мне нужно уйти.
D.C. garnizonuna girip de bir Terra küre çalacaksın diye gözlerimi bile kapatamıyorum artık.
Я даже больше не могу закрыть глаза без того, чтобы ты не вломилась в республиканский гарнизон и не украла террасферу!
Kıçımı kapatamıyorum.
Я не чувствую своей задницы!
- Yukarı çıkıyorum.
- Я пойду наверх. - Ну, найди время.
Fakat ben-ben ona bakıcılık yapıyorum ve görünen o ki tüylü ejderhasını yanlış yere koydum, ve bu da hiçkimse için iyi değil.
Ну я, я приглядываю за квартирой и я потерял его бородатого дракона, что нехорошо для всех.
Bu akıl hastanesinden çıkıp da üniversitede normal insanlarla yaşayacağım zaman için gün sayıyorum.
Я считаю дни до момента, когда я смогу сбежать из этого дурдома, пойти в коледж к нормальным людям.
- Sadece bir çıkış yolu arıyorum.
Я пытаюсь найти выход.
- Çıkış olduğunu sanmıyorum.
Думаю, его нет.
Sana günün 90 % lık kısmında katlanamıyorum. Ama ben bile biliyorum ki eğer o küçük kıçını bu gece o sahneye taşırsan seyircileri kendine hayran bırakacaksın.
Я не выношу тебя в 90 % случаев, но даже я понимаю, что если ты вытащишь сегодня свою маленькую плоскую задницу на сцену, то всех порвешь.
Dur, dur, bak. Anlıyorum. Senin tarafındayım ama bu çılgınlık.
Эй, слушай, я с тобой, но это сумасшествие.
Günlerdir etrafta oğlumu arayacağım diye kıçımı yırtıyorum.
Я здесь уже пару дней, безрезультатно ищу его.
- Sam Barton'a ne oldu? Bize artık sorun çıkartacağını sanmıyorum.
Не думаю, что она будет проблемой.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]