Üstadım traducir ruso
51 traducción paralela
Duyularım birkaç kadeh devirdiğini söylüyor üstadım.
Похоже, ты уже прилично принял, страдалец.
Nihayet, yoksa kaderin bir cilvesi mi, yeni üstadımız Amsterdam'da.
Добро пожаловать, я рад приветствовать нового короля живописцев в Амстердаме.
Benim dans üstadım bunu yapabilir.
Мой учитель танцев может.
Değerli üstadım,
Драгоценный Учитель,
Gerçek bir üstadımız olsaydı müthiş eserler çıkarabilirdik.
Если бы у нас был мастер-иллюстратор, то у нас бы вышла изумительная работа.
Anlaşılan öldüğü sırada milyarder yatırım üstadımız Sermaye Piyasası Kurulu tarafından araştırılıyormuş.
Как оказывается, во время смерти, наш миллиардер-гуру инвестиций проходил по делу, которое расследует Комиссия по ценным бумагам.
Ve Dixon Wilson bu işin üstadı. Evet, evet. Üstadım.
И с тех пор как Диксон Вилсон мастер... о да, я мастер.
Benim zaten bir üstadım var.
— У меня уже есть мастер.
Ondan sonra, daha güvenli bir aramaya geçmem geretiğini hatırladım, saatin resmi ile anahtar kelimeyi aramada birleştirdim, aynı senin bana öğrettiğin gibi üstadım.
и потом, отфильтровала полученный список так.. Чтобы прилагалось изображение часов
Tam tersine üstadım.
Напротив, брат мой.
Devamsızlığım noktasında zaten üstadım şikayette bulundu.
Хозяин уже высказал недовольство моими отлучками.
Benim yardımsever üstadım, the Brilhac Vikontu, O'nu kendisi için kazanma şansı istiyor.
Мой благодетель, виконт де Брильяк изменится, что б выиграть ее для себя.
Geçtiğimiz sene cömertçe üstadımızın sandalyesini bağışladınız.
Теперь, в прошлом году, Вы щедро одарила стул концертмейстера в.
Bu şekilde hangi üstadımızın en fazla geliri getirdiğini bulacağız.
Таким образом, мы узнаем кто из нас маэстро является наиболее хорошо обеспечена.
Peki ya üstadımızdan bir keman resitali nasıl olur?
Может быть наш Маэстро сыграет нам на скрипке?
Sizi buraya, eski üstadımla olan anlaşmanızın artık hükümsüz olduğunu söylemek için çağırdım.
Я созвал вас сегодня, что сообщить, что ваш договор с моим бывшим хозяином аннулирован.
Ancak üstadım büyüyü yapması karşılığında her birinizden aynı sözü almanın adil olacağını düşünüyor.
Однако мой хозяин считает справедливым, чтобы вы все дали такое же обещание на случай его успеха.
Lâkin üstadımın bu yeteneğini yeterince sakladığını düşünüyorum.
Но я считаю, что хозяину довольно скрывать свой талант от людей.
Ama üstadım hep şunu derdi...
Но мой наставник всегда говорил :
Aramızda kalsın ama üstadım biletime ufaktan hokus pokus çekti, bu yüzden de bilet büyülendi.
Скажу по секрету, мой верховный кое-что сделал с моим билетом... - Он заколдован.
Rob benim üstadım.
Роб мой наставник.
Artık üstadım yok.
У меня больше нет мастера.
Sana yardım etmek istiyorum üstad.
- Да. Я хочу помочь вам.
Kendisi üstadımız.
Это наш сэнсей.
Küçük üstad, son kez bize yardım ettin biz de şimdi sana yardım ederiz.
Маленький господин, ты мне помог, поэтому теперь я помогу тебе.
Merdivenlerde sekebiliyorum. Merdivenlerin üstadıyım!
Я чемпион лестниц!
Affet beni, üstad. Klorel'i yine hayal kırıklığına uğratmayacağım.
Прости меня, учитель, я больше не подведу Клорела.
Ve siz kendini bir aşk üstadı addettiğinize göre Marcela günün birinde sizin olabilir, çünkü o benim eski arkadaşım.
Одной моей подруге, что томима любовью к скромному мужчине...
Patlama yapan bir bomba gerekirse,... Fiona gibi ev yapımı C-4 üstadı gerekir alçı, ve vazelin,... ve benim bile bilmediğim bir kaç şey.
Если вам нужна взрывчатка, которая взрывается, То кто-то, вроде Фионы, может сделать Си-4 в домашних условиях из шпатлевки, желе из нефти и еще нескольких вещей, о которых я даже не хочу знать.
Doğal olarak bir aldatma üstadı olsam da, biraz yardım aldım.
Хоть я и мастер по вранью, я бы вряд ли сама справилась.
Heyecan üstadı Richard Castle'ın yeni karakteri Nikki Heat'in ilham kaynağı olmak nasıl bir şey anlatır mısınız Dedektif Beckett?
Детектив Беккет, расскажите, каково это быть прототипом для нового персонажа Ричарда Касла
Pardon, ızgara üstadı birkaç dakikalığına bana lazım da.
Ты извини, я его украду на пару минут.
Mütevazı yaşayan söz üstadı biri olarak söylemem gerekir ki ; 75 yıl bana yuva olan bu mavi gezegen eğer birdenbire ve geri dönülmez bir şekilde küle ve cürufa indirgenmişse bunu açıklamak için "olay" kelimesini kullanmazdım.
Вы знаете, как человек, который зарабатывает на жизнь писательством, я хочу сказать, что если славная голубая планета, которая служила мне домом три четверти века, внезапно превратилась в дым и пепел, слова "что-то произошло" не самые подходящие.
Tatlım, bunu bilmiyor olabilirsin ama şuan bir üstadın karşısındasın.
Милая, ты не знаешь этого, но ты находишься рядом с великим человеком.
Pek çok gizin üstadıyım ;
Я...
Ben bu işin üstadıyım.
Просто я - гроссмейстер.
- Bu işin üstadı olduk adamım. - Aynen.
Мы получили эту работу не зря, мой друг.
Ölmek üzere olduğum anlarda üstadın tılsımı hayatımı kurtardı.
талисман Учителя спасёт мою жизнь.
Her gün iki saat, üstadın odasına tıkılırdım.
Ежедневно по два часа заточения в покоях мейстера.
Şef aşçım bir korsandı, ama şu anda bir mutfak üstadı.
Мой повар был пиратом, а сейчас он мастер кулинарии.
Şimdi bize yeni yolumuzda önderlik edecek üstadı kutsayalım.
А теперь попрветствуем нового мастера, который поведет нас по новой тропе.
- Senin üstadın iyi bir adam mı?
- Он был хорошим человеком, ваш наставник?
Ben bir drama üstadıyım.
Я королева драмы
Hayır, pastırmalarımı internetten dünyanın en iyi pastırma üstadından alırım. Yani pastırma rehberini güncellemen gerek. Kulağa geldiği gibi aptalca değil tabii.
Ошибка, мясо я покупаю в Интернете у лучших в мире мясо-делов, так что, похоже, тебе лучше обновить свой мясо-каталог, что звучит пошлее, чем оно есть.
Ben yaşadığım ve bu hanenin üstadı olduğum sürece de bir iş bulma hususunda sana hiçbir desteğim olmayacak.
И не будет тебе помощи в поисках занятия до тех пор, покуда я всё ещё жив и остаюсь хозяином в этом доме.
Birçok zen üstadıyla birlikte kaldım.
Я учился у многих учителей Дзэн.
Ördek avı üstadı ama iyi bir takım oyuncusu değil.
Как спец по "Утиной охоте", но плохой командный игрок.
Şu an tek ihtiyacım olan bir rakip karton oyun üstadı Call of Duty'i tuvalete gitmek gibi bir ihtiyaçtan gören birine.
Теперь мне нужен только противник. Ветеран настольных игр. Человек, который думает, что "Call of Duty" ( Зов долга ) это поход в туалет.
Benim adım Samwell Tarly. Gece Nöbeti'nin Yeminli Kardeşiyim. Kara Kale üstadı olmak için eğitimdeyim.
Меня зовут Сэмвелл Тарли, я присягнувший брат Ночного Дозора, учусь, чтобы стать мейстером Черного замка.
Yardımınız için çok teşekkürler. Gerçekten de mücevher üstadısınız.
Огромное вам спасибо за помощь, воистину вы ювелир-искусник!
"Deneysel fizik üstadı olan Lenard'a hayranım ama kuramsal fizikte henüz kayda değer bir şey üretmedi."
Восхищаюсь Ленардом, мастером экспериментальной физики, но пока он не произвёл ничего иного, кроме как теорий.