90's traduction Turc
2,088 traduction parallèle
We've got 90 seconds to get to the bunker.
Sığınağa gitmek için 90 saniyemiz var.
No mortgage, no kids, and work 90 hour workweeks, but they get nothing.
Mortgage ödemeleri yok, çocukları yok ve haftada 90 saat çalışıyorlar ama hiçbir şey almıyorlar.
Ninety seconds after citizens first see the Northern Lights, most of the continent goes dark.
İnsanlar kuzay ışıklarını gördükten 90 saniye sonra kıtanın büyük kesimi karanlığa gömülüyor.
e's a six-foot, three200 pound special forces paratrooper, guys.
1.82 boyunda, 80-90 kilo civarında özel kuvvetlerde paraşütçü.
Humpback whales were hunted so relentlessly during the last century that their numbers crashed by 90 %.
Geçen yüzyılda acımasızca avlanmaları yüzünden, kambur balinaların sayısı % 90 oranında azaldı.
Incredibly, the world's oceans may have lost more than 90 % of their large predatory fish since industrialised fishing began.
İnanılmaz, endüstriyel balıkçılık başladığından beri, dünya okyanuslarındaki büyük yırtıcı balık sayısı % 90 azalmış olabilir.
My great-grandma is turning 90... She was born in 1920? She's really living a full life!
Bu yıl, büyük annemin 90. yaş günü ve... 1920 yılında doğmuş demek!
It's just 90 days.
Sadece 90 gün.
In 90 days, there's gonna be shit all over on those walls.
90 gün içinde, bütün o duvarları bok kaplayacak.
Well, the surface temperature on Venus is over 400 degree Fahrenheit... and the air pressure is that of 90 Earth atmospheres.
Tabii, Venüs'de yüzey sıcaklığı 425 derecenin üstünde ve hava basıncı 90 atmosfer basıncına eşit.
the polar bear reigns supreme in the russian arctic.
90 derece ısıda iki kurbağa başlı kaya keleri soğukkanlılıkla bekliyor.
the pacific ring is home to 90 % of the planet's active volcanoes and 81 % of its largest earthquakes.
Tuzun az bulunur bir lezzet olması, değerini arttırıyor. Ne var ki, Ren geyiği boynuzlarından oluşan bir ormanın içinde yürümek, tehlikeli bir iş.
but an adult bear can eat up to 90 pounds of food a day. he's in no rush to leave.
Ancak yetişkin bir ayı günde 40 kilo yiyebilir.
You got to hang in there... Because when all is said and done 90 % of being a dad - -
Dişinizi sıkmanız gerekir çünkü yapılacaklar ve söylenecekler bittiğinde baba olmanın % 90'ı onun için orada olmaktır.
90 cans of Alaska Canned Corn... 40 six-packs of Aqua Nova,
90 kutu Alaska konserve mısır... 40 paket tuvalet kağıdı,
And they were having a party for her 90th birthday.
90. doğum gününde bir parti veriyorlarmış.
Your dad has a 90 % blockage in his right carotid artery.
Şah damarı arteri % 90 tıkanmış.
it is a very, very thick, sticky, obnoxious substance that's mixed in with sand at levels 200, 300, 400, 500 feet in layers beneath the soil.
Çok çok kalın, yapışkan iğrenç bir maddedir. Kumla karışmış durumda, 60, 90, 120, 150 metrelik katmanlar halinde yerin altında bulunur.
I could make $ 90 worth of loans based on just having that $ 10 in my drawer, because it's all calculated on the premise that not everybody's gonna come in and want their cash all at once.
90 dolarlık borç alabilirim. Çünkü tüm öncül hesaplamaya göre herkesin aynı anda parasını geri istemesi söz konusu değildir.
What's he doing with an apartment 90 miles from Pendleton?
Pendleton'dan 150 km uzakta bir dairede ne yapıyordu?
All right, her blood pressure's dropping, 90 over 60.
Tansiyonu düşüyor, dokuza altı.
Sarah said Braydon was in Bosnia in the'90s,
Sarah Caulfield Braydon'ın kayıtlarını kontrol etti. 90'larda Özel Kuvvetlerle birlikte Bosna'daymış.
But Selam's brain was only around 75 % of its adult size, suggesting it was growing up slower.
Şempanze için bu yanıtın ne olacağını biliyor. 3 yaşında bir şempanzenin beyninin % 90'ı şekillenmiş olur.
Who's owed $ 90,000 in back alimony.
90 bin dolarlık nafaka borcu var.
Protocol says I maintain a doll's biolinks for 90 days
Protokol 90 gün boyunca kuklaların biolojisini sürdürebileceğimi söylüyor.
Print out every person who's on this prescription within a 60-mile of both cities.
İki şehrin de 90 km çevresinde reçeteyi kullananları listele. Ekip gerisini halleder.
The principal told me that 90 % of scott's tots are on track to graduate and that's 35 % higher than the rest of the school.
Müdür bana, "Michael'ın Çocukları" nın % 90 başarı gösterdiğini söyledi. Bu da okuldaki öğrencilerden % 35 daha fazlaymış.
Mcellon's six foot.
Mcellon 1.90 boyunda.
The other 90 % don't have any magic!
Geri kalan % 90'ı sıradan insanlardan ibaret!
It's 90 degrees out.
Hava 90 derece.
The shallows are only a tiny part of the marine world, 90 % of it is open water.
Bu sığ sular deniz dünyasının sadece ufak bir kısmı,... % 90'ı ise açık sular.
Did you know that 90 % of today's Brazilian writers - sucked off Rubem Fonseca?
Brezilyalı yazarların % 90'ının Rubem Fonseca'yı emdiğini biliyor muydun?
When the water is a little over 90 ° and almost boiling, it is forced through the coffee at a pressure of nine atmospheres.
Su sıcaklığı 90 derece ve atmosfer basıncının ise 9 bar olması gerekli.
It's unbelievable how meat that is 90 % artificial could taste so good depending on how it's prepared!
% 90'ı yapay etlerle bu kadar güzel tadlara ulaşılması inanılmaz!
Okay. Next, it's five 100-yard runs to stretch out your legs.
Sonra bacaklarını açmak için 90 metre koşacaksın.
Living in Spain since kid, Martel was one of the top businessman of the 90's.
Çocukluğundan beri İspanya'da yaşayan Martel, 90'lı yılların önemli işadamlarındandı.
We were able to follow our residents in their home - With cameras in TVs since the late 1990's.
90'ların sonuna doğru, televizyonlardaki kameralarla kişiliklerimizi evlerinde tâkip etmeye müsâittik.
For example, a great literary work, or even a fairly great literary work, would obviously be exceedingly successful in form, but this poem is really just a weak imitation of a form that was used 80 to 90 years ago by Walt Whitman.
Örneğin, büyük bir edebi çalışma yada herkesçe kanıksanmış bir eser, bu düzende yayınlansa başarılı olurdu, ama bu şiir çok zayıf bir benzerlik teşkil ediyor... Walt Whitman'ın 80 - 90 yıl önce kullandığı şekille.
It's amazing how fast 90 days go by.
90 günün bu kadar hızlı bir şekilde akıp gitmesi çok ilginç.
Are you willing work for 90 a year, plus commission and bonus?
Yılda 90'a ve artı komisyon ve ikramiye ile çalışır mısın?
You should get rid of all the ancient stuff, anything pre 90s.
Tüm antika şeylerden kurtulmalısın. 90'lardan önce olan herşeyden.
Jack, this isn't the 90's anymore.
Jack, artık 90'lı yıllarda değiliz.
We were at a rehearsal place in the Valley in the mid'90s, and Motörhead was right next door.
Ama Motörhead dokusu katılmış hali. 90'ların ortasında California'da stüdyodaydık.
He's realised that 90 % of the time the only person he can depend on is himself.
Gençliğinin % 90 ınında anlamış ki ona yardım eden tek kişi yine kendisiymiş. Hayatındaki en önemli insan kimdi?
Payment on this account, it's 90 days past due now.
Bu hesabın ödemesi şimdiden 90 gün gecikmiş.
And I have every old man... will bend over and take me home to save me. And if only a few nice tits nice ass or necessary... U. S. $ 90,000 for a car to steal, so be it.
Her erkek yoksa beni evine götürüp, kıçımı tokatlamak ister 90 binlik alet varsa altında.. bana her türlü binebilir
In the late 90's the U.S. customs department along with the DEA intercepted a shipment of ayahuasca.
90'ların sonunda ABD gümrük bakanlığı ve uyuşturucuyla mücadele dairesi bir ayahuska sevkiyatına engel oldular.
And this week the jackpot's ninety million.
Ve bu haftanın ikramiyesi 90 milyondu.
What? It's like 90 degrees.
- Hava 100 derece nerdeyse
I can hit a gnat's eye at 90 yards.
80 metreden sineği gözünden vurabilirim.
Ah, with a good tail wind, it's about a 90 minute flight.
İyi bir akım yakalarsak uçuş yaklaşık 90 dakika sürer.