A child traduction Turc
24,474 traduction parallèle
When a child experiences trauma, they sometimes disappear inside themselves in order to handle it.
Bir çocuk travma geçirdiğinde durumla başa çıkmak için kendi içlerinde yok oluyorlar.
What would it be like if that information got out that you had a child with your brother?
Abinden çocuğun olduğu bilgisi dışarıya sızsa sence neler olurdu?
She says she hasn't prayed since she was a child, but now she will, every day, for the doctors and for you.
Çocukluktan beri dua etmiyor olmasına rağmen şu andan itibaren her gün doktorlara ve sana dua edecekmiş.
I stopped being a child the minute the strip turned pink.
- Sen çocuksun. - Hamile kaldığımdan beri değilim.
- I don't need a child.
- Çocuğa ihtiyacım yok.
On a scale of one to ten, how much did I sound like a child molester?
Birle on arası puanlarsan, ne kadar çocuk tacizcisi gibiydim?
- You're a child.
- Çocuksun sen.
Your choices are far too Scottish for a child growing up in France.
Fransa'da yaşayan bir çocuk için bu isimler fazla İskoç.
So it is possible one of them fathered a child.
Yani onlardan birinin çocuğu olması muhtemel.
A child fathered by a Red Knight?
Babası Kızıl bir Şövalye olan bir çocuk mu?
Mom, I am not a child.
Anne, ben cocuk degilim.
But there is no word for when you lose a child.
Ama çocuğunu kaybetmenin karşılığı bir kelime yoktur.
Probably because it's a child-size medium.
Çocuk bedeniyle medium olduğundan olabilir mi?
Why would you give me a child's helmet?
Bana niye çocuk kaskı verdin ki?
When a child experiences trauma, they create other personas who can deal with it better.
Bir çocuk travma geçirdiğinde olayla daha iyi başa çıkabilecek karakterler yaratırlar.
He used to say he was 5'11 " when they got married, but he'd be buried in a child's coffin.
Evlendiklerinde 1.80 olduğunu söylerdi ama çocuk tabutunda gömüldü.
You are unfit to raise a child.
Sen çocuk yetiştirmek için uygun değilsin.
I don't need to look at a child and see my... my father's ears, my grandmother's chin.
Bir çocukta büyükbabamın kulaklarını, büyükannemin çenesine görmeye ihtiyacım yok.
I'm just saying, I understand why you might be hesitant to raise a child when the parentage is in question.
Ebeveynler şüpheli olunca neden çocuk yetiştirme konusunda tereddüt yaşayabileceğinizi anladığımı söylüyorum sadece.
They always look at them from the point of view of a child.
Daima çocuk penceresinden bakarlar.
I know you can't love me... you don't have it in you... but, God damn it, I could've finally found love with a child, and you took that from me.
Beni sevmediğini biliyorum doğurmak zorunda olmadığını da biliyorum ama lanet olsun sonunda sevebileceğim bir çocuk bulmuştum ama onu da aldın benden.
What I just couldn't imagine was me with a child.
Ama kendimi bir çocukla hayal edemedim.
I could've loved a child for the both of us.
Ben bir çocuğu ikimiz için de sevebilirdim.
He also could be a child... selfish, spiteful.
Aynı zamanda çocuksu, bencil ve kindar biriydi.
I had massive, you know, psychological issues. So, of course, I would never, uh, suggest that for a child.
Çok büyük psikolojik sorunlarım vardı tabi yani bir çocuğa asla bunu önermem.
France is still your country, your home, as it has been mine since I was a child.
Fransa hâlâ ülkeniz, yurdunuz çocukluğumdan beri benim olduğu gibi.
What was it like to have to... beg forgiveness from a child?
Bir çocuktan af dilenmek nasıl bir şeydi?
You wouldn't be able to carry a child to term.
Hamileliği sonuna kadar devam ettiremeyebilirsin.
I wanted to have a child.
Bir çocuğum olsun istemiştim.
You had a child.
Bir çocuğunun olduğunu.
- You had a child.
Bir çocuğun varmış.
I mean, you do have a child, so...
İyi de çocuğun var, yani...
And you're not a child any more.
Ve artık sen çocuk değilsin.
You had a child with him.
O adamdan çocuğun oldu.
When I was a child, my mother bought me a parrot.
Küçükken annem bana bir papağan almıştı.
Authority to accuse an old man with Alzheimer's..... of murdering a child? !
Alzheimer'ı olan yaşlı bir adamı bir çocuğun ölümünden sorumlu tutan bir kaynak?
Allhallows Eve, when the Roundheads rode on Shepzoy. They slayed every man, woman and child.
Cadılar Bayramı arifesinde Parlamento ordusu Shepzoy'a girdiğinde kadın, erkek, çocuk herkesi öldürdüler.
" Are you prepared to have a really unattractive child that would not look good on camera?
" Fotoğrafları güzel görünmeyecek, çirkin bir çocuğun olmasına hazır mısın?
This was my opportunity to finally become a mother, and of course I wanted you to be involved in the child's life, but I realized you were never going to let go.
Bu, nihayet anne olabilme fırsatımdı. Ve elbette çocuğun hayatında senin de olmanı istedim. Ama senin onu asla bırakmayacağını fark ettim.
Perhaps if we have a girl child, then we will.
Belki bir kızımız olursa, ona veririz.
Dr. Scully feels that a C-section in Miss Schiff's case guarantees the best outcome for mother and child.
Dr. Scully Bayan Schiff'in durumunda sezeryanın anne ve çocuk için en iyi sonuç olacağını garanti ediyor.
Helen Schiff was an unmarried woman, so any offspring would go to the next of kin, in this case, her parents, who have been granted temporary custody of the child pending a hearing, and unless something goes wrong there,
Helen Schiff bekar bir kadındı bu yüzden çocuk en yakın akrabasına verilir. Bu davada mahkeme kararına göre çocuğun geçici velayeti ailesine verilmiş ve geçici velayetin kalıcı velayete dönüşmesinde hiçbir sakınca olmayacaktır.
WE MOVED TO GERMANY. A LOT OF KIDS THERE HAD NEVER SEEN A BLACK CHILD BEFORE.
Oradaki çoğu çocuk daha önce siyahi bir çocuk görmemişti.
I am no longer just a woman but a mother, and my love belongs to my child.
Ben artık sadece bir kadın değil, bir anneyim. Ve benim sevgim çocuğuma ait.
I will not leave him a motherless child.
Onu annesiz bir çocuk olarak bırakmayacağım.
You have to pick a couple who would raise the child with your beliefs and values.
Öyle bir çift seçmelisin ki çocuğunu senin değer ve inançlarınla büyütmeli.
So what happened with the devil child? Took a chunk out of the new nanny's arm with his teeth.
- Dişlerini yeni dadının koluna geçirdi.
I'll be a manny for young Winston, aka the devil child.
Şeytan çocuk olarak da bilinen genç Winston'a dadı olurum..
I thought you looked like a fucking punk-ass child molester, but you turned out to be a star.
Lanet serseri bir çocuk tacizcisi olduğunu düşünmüştüm ama yıldız olduğun ortaya çıktı.
You don't think a parent knows their own child?
Bir anne, babanın öz evlatlarını tanıyamayacağını mı sanıyorsun?
He murdered a civilian child.
Sivil bir çocuğu öldürdü.
children 2132
child 1306
childs 72
childhood 30
childish 40
childermass 19
child abuse 20
children laughing 26
child support 17
child's play 30
child 1306
childs 72
childhood 30
childish 40
childermass 19
child abuse 20
children laughing 26
child support 17
child's play 30