A wish traduction Turc
9,678 traduction parallèle
Make a wish.
Dilek dile.
- Make a wish.
- Bir dilek tut.
Make a wish, sweetheart.
Bir dilek dile tatlım.
I mean, don't you wish we'd just go back a couple years?
Birkaç yıl öncesine dönmek istemez miydin?
Even if Andy was hit by a truck and his last dying wish- -
Hatta Andy'ye kamyon çarpsa ve son dileği bu bilse olsa...
I'm just sitting here with a big pile of forms that I wish you could fill out.
Önümde bir yığın form var keşke burada olup sen doldursaydın.
I really wish I could stay, but I have a very full day tomorrow.
Gerçekten kalabilmeyi çok isterdim, ama yarın dolu dolu bir günüm var.
I wish it was only a virus.
- Keşke sadece virüs olsaydı.
It was stupid and immature, and-and I've replayed it, like, a million times in my head, and I wish... you have no idea how hard I wish I could take it back.
Aptalca ve çocukça bir davranıştı, ve bunu kafamda milyonlarca defa geri sardım, ve keşke... hiç yapmamış olmayı ne kadar isterdim bilemezsin.
I wish we could go back, still be a family.
Keşke tekrardan bir aile olabilsek.
I wish I could retrace my steps and make a different decision.
Adımlarımı tekrarlayıp farklı kararlar almak isterdim.
I just wish you would have helped me out a little bit more in there, John. What?
Keşke birazcık bana destek olsaydın John.
As much as I wish it weren't true, it's a sacrifice either way whether you go to work or whether you stay at home.
doğru olmasını istemsemde, Her iki yolda fedakarlıktır. Çalışsan da evde kalsan da.
Go on. Wish your friends a merry Christmas for me.
Git haydi, arkadaşlarına Mutlu Noeller dediğimi söylersin.
I was wondering if you were ever gonna call your daughter to wish her a merry Christmas.
Kızını arayıp ona mutlu Noeller diyecek misin diye merak ediyordum.
Oh, Mr. Walker. Well, now that I'm feeling more myself, I sure do wish I had a second chance to make a first impression.
Bay Walker, şimdi kendimi daha iyi hissettiğime göre ilk izlenim için keşke bir şansım daha olsa diyorum.
You know, I wish I had, like, a lock of her hair, or something real.
Keşke saçından bir parçası olsaydı veya gerçek bir şey.
I wish I had a chance to tell your late husband how touched I was on the rare occasion when his reporters managed to report the truth.
Keşke muhabirlerinin gerçeği bildirmeyi başarabildiği zaman bu nadir vakada ne kadar etkilendiğimi rahmetliye söyleyeme şansım olsaydı.
Because, you dumb son of a bitch, Marshal Hilliard stopped him from putting a bullet through mine, although there are those who wish he hadn't, I'm sure.
Çünkü eminim ki burada bunu yapmamış olmasını dileyenlerin olmasına rağmen bana sıkmasını Marshall Hilliard önledi seni aptal orospu çocuğu.
When that son of a bitch shows his face, I'll make him wish he stayed in Hell.
O orospu çocuğu yüzünü gösterir göstermez, ona keşke cehennemde kalsaydım dedirttireceğim.
Sood was becoming a lightning rod for all sorts of other discontents, which, although he played no part in them personally... You wish to close the book.
Sood bizzat yer almamasına rağmen diğer bütün huzursuzluklar için paratoner olmuştu.
He said, "Wish her a happy birthday," and that was suddenly the only thing that I wanted to say.
"Doğum günün kutlu olsun" dememi istedi ve bir anda söylemek istediğim tek şey o oluverdi.
I wish I had a Mother of the Year award so I could bludgeon you with it.
Keşke yanımda Yılın Annesi ödülü olsaydı da kafana geçirseydim.
A stupid name and a death wish?
Salak bir isimle canına susamak mı?
I am a member of the Israeli Communist Party who may, in their mind, wish to attack Eichmann.
İsrail Komünist Parti üyesiyim. Onlara göre Eichmann'a saldırmak isteyebilirmişim.
I wish I had a brother who loved me as much as Brian loved you.
Keşke Brian'ın seni sevdiği kadar beni seven bir kardeşim olsaydı.
I wish you'd take a couple of guys with you.
Yanında birkaç asker daha götürsen keşke.
You ever regret it, wish you'd had a normal life?
Hiç pişman oldun mu normal bir hayatın olmasını diledin mi?
I wish I had a pair right now.
Bir çift de bende olsa keşke.
I wish I had the balls to live without a safety net like you.
Keşke senin gibi sırtımı bir yere dayamadan yaşayabilecek cesaretim olsaydı.
You know, sometimes I wish that Bennet girl just jumped from that Ferris wheel and landed with a splat.
Bazen "keşke şu Bennet denen kız o dönme dolaptan atladıktan sonra yerden kalkamasaydı" diye düşünüyorum.
Wish you had a bloody pager when you were an angel.
Keşke melekken üstünde bir çağrı cihazın olsa.
Who would wish to be governed by such frights, when they might instead be governed by you, Stephen, whose noble countenance would look so well upon a coin?
Madeni paraların üzerinde o asil yüzü müthiş görünecek senin gibi biri tarafından yönetilmek varken o korkunç insanları kim ister Stephen?
I wish there was... a way to make her fall in love with me.
Keşke bir yol... onu kendime aşık etmem için bir yol olsaydı.
I wish for you to choose a side and act.
- Bir taraf seçip inanç ve bağlılıkla eylemde bulunmanı istiyorum.
I wish you had a you to help you, but you don't. You only have me.
Umarım sende kendine kendine yardım edebilirsin diyeceğim ama yapamazsın.Sadece ben varım.
You wish to forge a letter?
- Taklit etmek istediğin bir mektup mu var?
You wish for me to write a rebel general?
İsyancı bir generale yazmamı mı istiyorsunuz?
- ( Maggie laughs ) - Did you wish to be a huge piece of shit?
Şerefsizin biri olmayı da diledin mi?
We wish you all the best "in finding a girlfriend for the fall term."
Güz döneminde kız arkadaşı bulma konusunda iyi şanslar diliyoruz. "
I wish you a restful night.
- İyi geceler.
It's a death wish... and a fool's errand.
Bir ölüm dileği yerine geçer. Ve bir aptalın isteği...
I wish that they would die a slow and painful death.
"igrenc surtuk" veya keşke yavas ve acili bir sekilde ölselerdi dedigimi hatirlamiyorum.
You are a man who makes his own fate, and I wish to be a part of it.
Kendi kaderini yaratan bir adamsın ve ben de bu kaderin parçası olmak istiyorum.
It's a death wish.
- Bu intihar olacak.
I just wish we weren't putting everything on a long shot.
Keşke her şeyi şansa bırakmasaydık.
If you wish the hand of my daughter, we must elicit whether or not you're a suitable match for this family.
- Kızıma talipseniz bu aileye uygun olup olmadığınızı anlamak zorundayız.
You're a man who makes his own fate, and I... I wish to be a part of it.
Kendi kaderini yaratan bir adamsın ve ben de bu kaderin parçası olmak istiyorum.
I-I wish I could help more, but Ava, her life, her friends, she was always a mystery to me.
I-Ben daha yardım isterdim Ama Ava, hayatı, arkadaşları, o her zaman benim için bir gizem.
I just wish I could get a guarantee from you that this won't happen again.
Keşke senden bunların bir daha yaşanmayacağının garantisini alabilsem.
I just wish I could have a do-over.
Keşke baştan başlayabilsem.