Aerial traduction Turc
756 traduction parallèle
What is the status of the enemy aerial forces?
Bölgedeki düşman güçlerinin durumu nedir?
I've already taken care of the aerial forces.
Diethard, bölgedeki güçlerini çoğunu hakladık.
the aerial fleets from Sado and Torishima have already taken off.
Bölge 11'deki donanmamız Sado ve Torishima'dan çoktan çıktılar.
Has the enemy's aerial fleet arrived?
Düşmanın bölgesel donanması buraya ulaştı mı?
I'll be invading from the aerial region of the government office. Hmm?
Toudou, ben Hükümet Binaısının hava sahanlığına gireceğim.
you'd come here upon hearing about an aerial bombing.
Bir hava bombadırmanı olacağını duyduğunda buraya geleceğini biliyordum.
it's the enemy aerial machine.
Üçüncü takım, düşmanın hava aracı.
His aerial partner's a minute out.
Havadaki partneri gelmek üzere.
Second aerial performer...
İkinci hava akrobatı.
Some sort of aerial bus driver.
Bir çeşit hava otobüsü şoförü.
Such unanimity honors our aerial cameras.
İnsanı duygulandıran bir fikir birlikteliği. Bu, fotoğraf malzememiz hakkında bize zengin bir fikir veriyor.
- You're a trouper, an aerial star.
- Sen bir ustasın, göklerde bir yıldızsın.
We'll revolutionize the aerial bombardment.
- Havadan bombalamada devrim yapacağız.
Probably a loose wire hidden around the house, acting as an aerial... picking up the sound of some woman in the village crying.
Büyük ihtimalle, evin içinde başıboş ve saklı duran bir kablo anten görevi yapıyor ve köyde ağlayan bir kadının sesini yakalıyor.
But there's time for aerial reconnaissance before dark.
Ama oraya, karanlık çökmeden havadan bir keşif zamanıdır.
It's still there, and the latest aerial reconnaissance tells us it's still usable.
Alan hala orada ve son keşif uçağının bildirdiğine göre kullanılabilir durumda.
You got a defense against an aerial holdup?
Çatıdan gelecek bir soygun için önlem mi aldın?
You'll have things to offer. But you won't be needing aerial taxi drivers for another hundred years.
Sizlerin verecek şeyleriniz var, ama ben... 100 yıl daha hava taksisine ihtiyaç duymayacaksınız.
And in the centre ring, the outstanding aerial daredevil of all time, the debonair king of the air, The Great Sebastian!
Ve orta ringde, Gelmiş geçmiş tüm zamanların en güçlü efsanevi trapezcisi, Cesur kahraman, trapez kralı Muhteşem Sebastian!
And in the centre ring, the outstanding aerial daredevil of all time, the debonair king of the air, The Great Sebastian!
Ve orta ringte, Tüm zamanların yeri doldurulamayan, gözüpek trapezcisi, göklerin güler yüzlü kralı Büyük Sebastian!
I have to go to the starboard side to see the Marconi aerial. Good afternoon, sir.
İyi günler, efendim.
The air service believes that it can be sunk by aerial bombardment.
Hava kuvvetleri geminin hava bombardımanı ile batıralabileceğini söylüyor.
Major Huglin calling for aerial protection. Over.
Huglin hava koruma istiyor.
Go on, Hans, stretch out the aerial!
Yürü Hans, anteni ger!
We'll get it better after I tune the aerial.
Anteni bir ayarladım mı daha net ses alacağız.
Now, their mission, the greatest aerial exploration and mapping program of Antarctica ever undertaken.
Görevleri Antarktika'nın havadan keşfi ve yapılmış en geniş kapsamlı haritalandırılmasıydı.
The aerial's gone!
Telsiz gitti!
The truck holds a lot of luggage, the spare, and the radio aerial.
Bagaj birden fazla bavul alabiliyor. Ayrıca yedek lastik şuraya konuyor. Bu da radyo anteni.
Over the past week, from the 19th to the 25th of July, during aerial battles, on airfields...
Geçen hafta boyunca, Temmuz'un 19'undan 25'ine kadar, hava savaşlarında ve havaalanlarında...
Tell them the findings of aerial reconnaissance will follow.
Havadan takibi sonra göndereceğiz de.
I do not require aerial photographs.
Hava fotoğrafı istemiyorum.
The main highway is under aerial attack.
Ana karayolu hava saldırısı altında.
Take the aerial away.
Uzaktan hava alın.
The Barcelona aerial line!
Barselona Hava treni.
I'm in Photographic Aerial Reconnaissance Interpretation.
Ben Hava Fotoğrafları Keşif ve Yorumlama Birliğindenim.
The others... Aerial report that the man, Otto Meyer, had an accident.
Diğer adam Otto Meyer küçük bir kaza geçirdi.
the demoralization of the enemy by systematic aerial bombardment of civilians.
Sivillerin düzenli olarak bombalanması yoluyla düşmanın morali bozuluyordu.
Aerial circuses, aerobatics, things like that.
Hava gösterileri, akrobasi, bunun gibi şeyler.
The unidentified aerial blip turns out to be a weather balloon.
Kimliği belirsiz uçan cisim bir hava durumu balonuymuş.
Reported two aerial torpedo hits, then communications were cut off.
İki hava torpil darbesi rapor edildi, sonra da iletişim koptu.
An aerial search the following day failed to produce anything.
Sonraki gün yapılan hava araması sonuç vermedi.
I'd go over all the aerial photographs we've got... and I'd try and get some new ones.
Öncelikle elimdeki havadan çekilmiş bütün fotoğrafları inceler ve yenilerini elde etmeye çalışırdım.
The Aerial Patrol has sighted the wanted man.
Hava devriyesi aranan adamın peşinde.
- This aerial photo.
Bu hava fotoğrafını.
What is it an aerial photo of, Franz?
O hava fotoğrafında ne var, Franz?
Pictures, drawings, but not aerial photographs.
Resimler ve çizimler vardı ama hava fotoğrafı yoktu.
And certainly not aerial photographs of a factory on fire.
Dahası, fabrikayı yanarken gösteren hava fotoğrafı kesinlikle yoktu.
Aerial reconnaissance is practically out of existence, but thanks to your security, the German high command have no idea where the V1s are landing or what effect they're having.
Keşif uçuşları hemen hemen hiç yok. Sizin de gizliliğiniz sayesinde, Alman karargahının V-1'lerin nereye düştüğü ve İngiliz halkını nasıl etkilediği hakkında hiç bir fikri yok.
- And the aerial reconnaissance?
- Peki ya havadan keşif?
Turn on your aerial!
Telsizini aç.
That's my new aerial.
Yeni anten.