Arby traduction Turc
178 traduction parallèle
I'm an Arby's man.
Ben Arby'sciyim.
- Yeah, I worked at Arby's.
- Evet, Arby'sde çalıştım.
You're, like, trying to get me a job at Arby's?
Sanki beni Arby'sde işe koymaya mı çalışıyorsun?
Arby's takes care of their own.
Arby's halleder.
Thanks, Arby.
Teşekkürler Arby.
We can all go to Arby's, baby.!
Hepimiz Arbys'e gidebiliriz, bebeğim.!
What do we got here, Arby's?
Bakalım burada ne var. Hamburger mi?
Hey, you got Arby's all over me.
Her yerim ketçap oldu.
Make believe cowboys, closest they ever got to a cow is when they stopped to take a piss at an Arby's.
Çakma kovboylar bir ineğe en yaklaştıkları zaman durup bir Arby's de işedikleri zamandır.
Let Arby's worry about it.
Bırakın Arby's dert etsin.
- Feels like an Arby's night.
- Arby'nin gecesini hissediyorum.
Arby's.
Arby'nin.
- Arby's.
- Arby's.
Taking me to Arby's.
Beni Arby'se götürmekmiş.
Arby's no more than once a month and in exchange Elaine comes to your softball game and doesn't read a book.
Ayda en fazla bir kez Arby'se gideceksiniz. Bunun karşılığında Elaine softball maçına gelecek ve kitap okumayacak.
This Arby's is good.
Arby's iyiymiş.
There you go. Good as new.
Öyle açım ki Arby's bile yiyebilirim.
I'm so hungry I could eat at Arby's.
Bu canavarın sesi!
It was a blind date and we went to Arby's.
Kör randevuydu. Arby'e gittik. Rol yapmayı keselim.
A Big Montana from Arby's with curly fries.
Arbys'den Big Montana istiyorum.
I just happened to be by Arby's.
Arbys'e uğradım.
So, I'm back working at the Arby's down in Bixby and trying to survive my mother.
Ben de tekrar Bixby'deki hamburgercide çalışmaya başladım. Annemle geçinmeye çalışıyorum.
Uh, you know, my building blows up I'm over at Arby's sucking down some extra sauce.
Çalıştığım binada bomba patlıyor bense Arby's'te tıkınıyorum.
Well, there is an Arby's in the shape of a tepee.
- Çadır biçiminde şeylerde yaşayan Arby'ler var.
You know that guy who hangs out in front of Arby's with the foil helmet?
Folyo bir başlıkla Arby's'in önünde takılan adam var ya?
ARE YOU TRYING TO BRIBE ME WITH AN ARBY'S COUPON?
Bana rüşvet olarak Arby's kuponu mu veriyorsun?
So I'm sitting alone in Arby's
Arby'sde tek başıma oturuyorum
Like eat at Arby's.
Arby's'de yemek gibi.
'Twould think it would be Arby's.
Arby'nin olacağını mı düşünüyordun?
Okay, but now where are my Arby's coupons?
Tamam ama Arby's kuponlarım nerede?
Is that the Arby's logo?
Arby's logosu mu bu?
You know what? I'm just gonna go with the Arby's logo.
- Arby's logosunu seçiyorum.
I GOT AN ARBY'S COUPON IN MY WALLET FOR THE LAST 2 WEEKS.
İki haftadır cüzdanımda bir Arby's kuponu var.
Actually, more. On the way home, I hit an Arby's drive-through pretty hard.
Gelirken Arby's'e uğrayıp önemli ölçüde hafifledim.
You know why?
Arby's yoktu.
I mean, you got Chuck E Cheese, you got Taco Bell, you got Arby's, you got...
Chuck E Cheese var, Taco Bell var. Arby's var.
Please, only time I seen you whoop some ass is when that old man cut in front of you at Arby's.
Lütfen, senin bir kiça ders verdigini en son, Arby lerin ön tarafindaki bir yasliya verdigin zaman görmüstüm.
Get the remote.
- Arby'e götürmek mi?
It's on your side.
- Fransa ile Arby arasında bir şey.
It's "pie-hole." And by the way, we went to the Arby's drive-thru.
Gaga değil, ağız derler ona. Arby's'in de arabalı bölümüne girdik.
I HAD TO TAKE THE KIDS TO THE PARK AND WE WENT BY ARBY'S.
Sonra da Arby's'e gittik.
If I can keep down Arby's, I can keep down you.
Eğer Arby's'i sindirebiliyorsam seni de sindirebilirim.
I think that Denny, Arby and Tony Roma might have something to say about that, not to mention Mr. Chuck E. Cheese.
Restorana kendi adını vermeyi düşünen ilk kişi olduğunu sanıyorsan sanırım Denny, Arby ve Tony Roma'nın bu konuda söyleyecek bir çift lafı vardır. Bay Chuck E. Cheese'den bahsetmiyorum bile.
We'll just check out the Arby's down the road.
Biz en iyisi Arbys'e gidelim.
Arby's, KFC.
Arby's, K.F.C.
The ones that document your Terence Trent D'Arby phase. Whatever, Shawn.
Terence Trent D'Arby safhanı belgelediği.
I don't mean to harp, but we just passed another Arby's, and I'm starving.
Rahatsız etmek istemem, ama az önce bir Arby's daha geçtik, ve açlıktan ölüyorum.
Fine. I want full stake in the Arby's franchise we bought outside of Telluride.
Telluride çevresindeki hamburgerci şubelerini isterim!
Take the Arby's, take the house in Amagansett, take the Otto Dix paintings.
Hamburgerciler, Amagansett'teki ev. Otto Dix tabloları. Umurumda değil.
Then Arby's.
- O halde Arby's.
Arby's!
Arby's.