Are you okay with that traduction Turc
225 traduction parallèle
- Are you okay with that?
- Bu sorun olmaz değil mi?
- Honey, are you okay with that?
- Yardım lazımmı?
- Are you okay with that?
- Bu seni rahatsız etmiyor mu?
- Are you okay with that? - Yeah.
- Peki iyi misin?
Are you okay with that?
Tamam mı bebeğim?
Are you okay with that?
Sizin için de tamam mı?
- Are you okay with that?
- Bundan memnun musun?
Are you okay with that?
Bunlara hazır mısın?
Are you okay with that?
Tamam mı?
So are you okay with that?
Senin için uygun mu?
Are you okay with that? Yes.
- Tamam mıdır?
Are you okay with that?
Sana uyar mı?
Are you okay with that?
Bununla bir sorunun var mı?
Are you okay with that?
Mahsuru var mı?
- Are you okay with that?
- Ve bunula bir sorunun yok?
Are you okay with that thing that happened between Carmen and me?
Carmen'le aramda olan şey konusunda bir sorunun yok değil mi?
Are you okay with that?
Bu senin için uygun mu?
I'm asking you to help me send this man to his death. Are you okay with that?
Bu adamı öldürdüklerinin yanına göndermek için yardım istiyorum.Anladın mı?
- Are you okay with that?
- Bunu yapmak istediğinden emin misin?
Are you okay with that, after what happened?
Bunu kabul ediyor musun, olanlardan sonra?
Are you okay with that?
Bunu sorun yapmıyor musun?
Are you okay with that statistic?
Bu istatistik sizi rahatsız etmiyor mu Bay Cohen?
Are you okay with that, Ash?
Senin için uygun mu bu Ash?
Okay, what we have here now is a collection of gravel layers, and what we are mining from top to bottom is the selected reef cut, and associated with the pebbles and the pyrite that you see here,
Tamam. Burada elimizde bir çakıl katmanı var. Ve seçilmiş bir maden damarını tepeden tırnağa çıkarıyoruz.
There are nine million kids out there with guns and that's all you have to say to me, "Okay?"
Dışarıda 9 milyon eli silahlı çocuk var. Tek söyleyeceğin bu mu?
Are you sure that you're okay with this whole guy thing?
Bütün bu erkek olayıyla sorunun olmadığına emin misin?
- Okay, but how are you going to reach your audience with that perspective?
- Peki, bu bakış açınla hedef kitlene nasıl ulaşacaksın?
Okay, w-with this ring, I give you my love... and... and I... my promise and my, my joy... that for wherever you are, I will always love you.
Bu yüzükle, sana aşkımı sunuyorum ayrıca yeminimi ve de neşemi ve seni daima seveceğim, nerede olursan ol.
I have to admit that I am a little surprised that you're okay with this considering it is our one month anniversary for whatever we are... or were... or are.
İtiraf etmeliyim ki bunun seni rahatsız etmesine şaşırdım. Özellikle de aramızdaki şeyin birinci ayının dolduğunu düşünürsek... Aramızdaki her neyse...
Are you sure you're okay with that?
Bununla iyi olduğuna emin misin?
Okay, so are you telling me That a porn buddy stands by with oxygen?
Porno partneri derken, partnerin yanında oksijenle mi bekliyor?
I'm okay with that, but I'm not sure you are.
Benim için sorun değil ama seni bilemiyorum.
My pals from college are swinging by to see this band and I told them if it was okay with you, that we'd go.
Kolejdeki en iyi iki arkadaşım bir grubu dinlemek için bu tarafa gelecek. Sana da uyarsa bizim de geleceğimizi söyledim.
Are you gonna be okay with that?
Bundan sonra rahat olacak mısın?
Are you okay living with that?
Bununla yaşayabilecek misin?
So, are you sure that everything is okay with you?
her şeyin yolunda olduğuna emin misin?
And it is with great pleasure that I introduce two young ladies that epitomize the very best of what Chilton has to offer. Paris, are you okay?
Şimdi Chilton'm yetiştirdiği en iyi öğrencileri temsil eden iki küçük hanımı takdim etmekten gurur duyuyorum.
Now, chances are pretty good that the people you know already have it so I'm gonna need the names of anyone you've had sex with, okay?
Şimdi, birlikte olduğun kişilerin hastalığı kapmış olma ihtimalleri çok fazla yani beraber olduğun kişilerin isimlerine ihtiyacım var, tamam mı?
Okay, now, are you saying that because you agree with me or because you're afraid of me?
Bunu fikirlerimi doğru bulduğun için mi söyledin,... yoksa benden korktuğun için mi?
You are okay with that?
Senin için sorun olur mu?
But I know that you and I are not okay with the way things are between us.
Ama aramızın böyle olmasından ikimizin de hoşlanmadığını biliyorum.
My only job is to see that you're happy, that things are okay with you.
Benim tek görevim, senin mutlu olduğunu ve her şeyin yolunda gittiğini görmek.
Are you sure it's okay to leave you alone with that?
"Şununla" seni yalnız bırakmakta bir sorun olmadığından emin misin?
You are not scary and Carmen is not gonna get herself involve with something that she can't handle okay?
Sen korkutucu değilsin ve Carmen sürdüremeyeceği bir ilişkiye girmeyecektir Tamam mı?
Are you sure that you're okay with that?
Bununla bir sorunun olmadığına emin misin?
You, too. Are you okay with your friend being treated like that? !
Dostlarının sonunun böyle olması sence normal mi?
You guys are okay with that, right?
Umarım sakıncası yoktur.
Come karaoke with us tonight, and you'll see how totally not that lame they are, okay?
Bu gece bizimle karaokeye gelirsen o kadar da kötü olmadıklarını görürsün. Tamam mı?
It really means a lot to me that you guys are okay with this.
Sizin bunu onaylamanız benim için çok önemli..
You are okay with that?
Senin için sorun olmaz mı?
Okay, well, kenneth, you are now in charge of helping tracy with any of the nonsexual things that angle would do for him.
- Pekâlâ. Kenneth Angie'nin Tracy için yaptığı ve cinsellikle ilgili olmayan şeylerde Tracy'ye yardımcı olacaksın.