Assembly traduction Turc
1,565 traduction parallèle
But there's an assembly today after class.
Ama bugün okuldan sonra genel bir toplantı var.
None. He could have slipped into the assembly with the other students.
Yok ama diğer öğrencilerin arasından toplantıya sızmış olabilir
Life is like an assembly line.
hayat bir fabrika gibidir.
This thruster assembly took a lot of damage.
Bu itici parçaları çok fazla hasar görmüş.
Not unless you have a spare thruster assembly.
Eğer yedek itici parçaların yoksa hayır.
Well, maybe you'd like to see the phase-cannon assembly.
Öyleyse belki faz topunu görmek istersin.
Malcolm and I were purging a clogged injector assembly last week... and he asked me why I didn't just massage it with my magic fingers.
Malcolm ve ben geçen hafta tıkanmış bir püskürteci temizliyorduk... ve bana sihirli parmaklarımla niye yalnızca masaj yaptığımı sordu.
Ensign Massaro is running a diagnostic on the plasma assembly.
Asteğmen Massaro plazma montajı üzerinde bir tanılama yapıyor.
I'd have to rebuild the coil assembly from scratch.
Bobinlerin montajını sıfırdan yapmam gerekiyor.
I thought I might walk around and get the lay of the land a little bit... and then I have my big freshman assembly.
Etrafı gezinirim nerede ne var görürüm. Sonra birinci sınıfların toplantısı var.
- I thought so. Want to come to freshman assembly with us?
Birinci sınıf toplantısına gideceğiz.
Justice by assembly line.
Montaj hattındaki adalet.
M'kay, quiet now. The assembly is about to start, m'kay?
T'mam, sessiz olun, oturum şimdi başlayacak, T'mam.
Every Presidential visit has, since Kennedy, involved the assembly of the trip file.
Kennedy zamanından beri her başkanlık ziyaretinde, gezi için tüm dosyalar bir araya getirilir.
I'm operating under the assumption that because of your relentless diligence... the funding for the grain pier is gonna pass the assembly.
Senin durmaksızın yaptığın çalışmalar yüzünden liman işi için fon bulunması kuruldan geçecek çünkü ben böyle varsayıyorum.
He knows I have to sing at assembly this morning.
Bu sabahki törende şarkı söylemek zorunda olduğumu biliyor.
Before this morning's assembly, why don't we catch up on what everyone did this summer?
Bu sabahki törenden evvel, neden herkesin bu yaz neler yaptığını öğrenmeyelim?
Welcome to the first assembly of the year!
Senenin ilk törenine hoş geldiniz.
You played the keyboard during assembly.
Törende org çaldın.
The first 40 planes off the assembly line.
YapıIan ilk 40 uçağı sana veririz.
We process our own rushes and keep a cutting room on board so we can do an assembly while we're shooting.
Kendi işlemlerimizi kendimiz yaparız ; ve gemide bir de montaj odamız var, böylece kayıtlarımızı burada montajlayabiliyoruz.
I'm the son of this area's member of the legislative assembly.
Efendim, cezayı ödemek zorundasınız.
We're going to have an assembly in a quarter.
15 dakika içinde toplantıda olmalıyız.
Move it to the assembly square!
Hemen meydana git!
A wedding, but it's more like an assembly.
Ama daha fazlası var, bir toplantı gibi.
I'll call an assembly.
Bunun için örgüte danışacağım.
Is the assembly still on for Thursday?
Toplantı hâlâ perşembe günü mü?
A member of the Assembly?
Meclis üyesi miydi?
"in the State assembly, they keep stripping the police department..."
"polis şubesini sıyırmak için devlet gerekeni yapar..."
Hollywood retooled itself on the model of the factory assembly line.
Hollywood, fabrika üretim hattını model alıp, kendini yeni araçlarla donattı.
So, one day I just showed them an assembly.
Onlara bir gün montajın küçük bir bölümünü gösterdim.
Assembly Hall for Elders
HUZUR EVİ
And, yeah, she was really lookin'forward to seeing me in my Uncle Sam outfit... in that Get Out The Vote assembly tomorrow.
Ayrıca yarın beni Sam Amca kıyafetiyle "Oy Verin" derken görmek istiyordu.
Five counts unlawful assembly. Seven counts of disorderly conduct. - For what?
Yasadışı örgütlenme için beş şikayet, toplum huzurunu bozma için yedi şikayet.
Phoebe Halliwell with a smoke bomb during a school assembly?
Bir okul montaj sırasında bir duman bombası ile Phoebe Halliwell?
Like they came off an assembly line.
Aynı montaj hattından çıkmışlar gibi.
If it doesn't hold, we'll bypass the entire assembly.
Eğer kaldırmazsa, tüm aksamı yangeçiş yapacağız.
You seem to know your way around an injector assembly.
Bildiğim hemen her şeyi mühendislik günlüklerini inceleyerek öğrendim.
Get to Engineering and pull a fresh one out of the injector assembly.
Mühendisliğe git ve enjektör aksamından yeni bir tane çıkar.
The port inducer assembly's been damaged.
İskele motorunun başlatıcısı hasar görmüş.
I'd have to reconfigure the coil assembly.
Bobin aksamını yeniden düzenlemem gerekir.
The coil assembly's been damaged.
Bobin tertibatı hasar görmüş.
Or that one time I found the glitch in the injector assembly... that everyone else missed.
Veya bir zamanlar hiç kimsenin bulamadığı, benim bulduğum... enjektör montaj hatasından bahset.
You're just a fat kid sitting'with his mouth open at the end of a chocolate assembly line.
Çikolatadan oluşan bir sıranın sonunda ağzı açık oturan şişko bir çocuksun.
One hundred and eighth grand assembly... of the honorable Life and Death Brigade. - He's using "E's."
Bugün burada, onurlu Yaşam ve Ölüm Tugayı'nın 108. büyük toplantısını gerçekleştireceğiz.
The one that, in two hours, will send me to London, to the assembly of the Collegium Mortum Scrutinium.
Londra'daki, Mortum Scrutinium Birliği'nin toplantısına kim gidecek diye yazı tura attık.
I could put it together right now for a small assembly fee.
Bisikletiniz burada. Küçük bir miktar ödeyerek monte edebilirim tabii.
Assembly!
Toplanın!
I appreciate your right to free assembly... but this here is private property.
Belli bir amaç için burada toplanmış olmanız çok güzel ama burası özel bir mülktür.
All right everyone... I appreciate your right to free assembly... but this is a privately owned site.
Tamam millet bu çalışmanız gerçekten güzel fakat burası özel bir mülk.
We can use them to modify your injector assembly.
Bunu enjektör aksamını değiştirmek için kullanabiliriz.