Awareness traduction Turc
903 traduction parallèle
I realized that, before saving their souls, we need to allow the poor to live a life of awareness. To have a conscience.
yoksulların ruhlarını kurtarmadan önce, bilinçli bir hayat yaşamalarını sağlamalıyız, ki bir vicdana sahip olsunlar.
Suddenly, I had the awareness of something extraordinary.
Sonra aniden, bir takım sıradışı şeyler fark ettim.
Something that has always seemed very interesting to these peoples It is that the people had a full awareness of their image.
Tüm bu insanlara ilginç gelen şey ise, imajlarının farkındalardı.
I have such an awareness.
Öylesine farkındayım ki.
Such an awareness.
Öylesine farkındayım.
This is proper way for men to show esteem for one another... by looking upon each other's faces with calmness of spirit... eyes meeting eyes in equal gaze... bodies upright, standing as men were meant to stand... with dignity and awareness of self.
Karşılıklı saygı göstermenin doğru şekli budur birbirinin yüzüne sükunetle bakarak göz teması kurarak dimdik, insan gibi ayakta durarak asaletle ve kendinden emin şekilde.
It must mean some wrong awareness of self.
Yanlış farkındalık anlamına geliyor olmalı.
Last night i realized you had no awareness of sin and i would like to make you understand the beauty of the christian ideas that forbid you to desire another man's woman that considers marriage sacred and a wife the most beautiful possession a man can have.
Dün gece günahtan hiç sakınmadığınızı anladım şunu anlamanızı istiyorum Hıristiyan düşüncesinin güzelliği evliliğin kutsallığını dikkate alarak, diğer adamların eşlerini arzulamayı sana yasaklamasıdır ve eş, bir adamın sahip olabileceği en güzel varlıktır.
Then comes the awareness that it's all false, that "it was only a dream,"
Sonra da tamamen yanlış olduğunun farkına varılır,
"The age of innocence" it is called. ... because the child is not supposed to have any sexual awareness.
Çocuğun hiç bir cinsel bilince sahip olmadığı varsayıldığından, o döneme "masumiyet çağı" dendi.
- Awareness on porn and fight blogs : 92 %.
- Porno ve dövüşlerdeki bilgileri yüzde 92.
100 % awareness across this Internet.
İnternetin yüzde yüzü haberdar olmalı.
It is with a full awareness that the four years that lie ahead for this country are, in a sense, the crucial years.
Ülkemizi bekleyen önümüzdeki 4 yılın çok kritik olduğunun tamamiyle farkındayım... Yıllar...
You are signing in full awareness that excising your right to remain silent can be disadvantageous to you.
Bilincin yerinde olarak.. sana tanınan sessiz kalma hakkını kullanmayarak kendini zora sokuyorsun.
Well, all this is coming a little late for me, this awareness.
Bunların farkına varmakta biraz geç kaldım.
The expression on women's faces of their intellectual awareness gives them another kind of beauty.
Kadınların yüzündeki entelektüel farkındalık ifadesi onlara bir çeşit güzellik katıyor.
Perhaps it is a link enabling us to pass from one subject to another, therefore to live together But since social relations are always ambiguous since thought divides as much as it unites since words unite or isolate by what they express or omit since an immense gulf separates my subjective awareness from the objective truth I represent for others since I constantly blame myself, though I feel innocent since every event transforms my daily life since I constantly fail to communicate since each failure makes me aware of solitude since...
Yoksa birbirimizin arasında gizli bir şey bir nesneden diğerine mi akıyor, bu şekilde mi hayatına devam ediyor ama sosyal ilişkiler en baştan beridir belirsizdir fikirler ayrılıklara yol açabildiği gibi birleştirici de olabilirken kelimeler anlamlarına ve ya yorumlarına göre farklıyken bilinç dünyamı bir sürü boşluğa ayırabilirken nesnel gerçekliğimin, beni diğerlerine temsil etmesi üstelik hem kendimden pişman olurken hem de kendimi masum gibi görmem günlük yaşantımı etkileyen her olay iletişim kurmamı engellerken yaptığım her hata yalnızlığımın farkında olmama neden olurken...
With a serious look, Oneguine listened to the poet's heart reveal its guileless awareness.
"Onyegin, tertemiz vicdanını olanca saflığıyla sergileyen şairin yürekten iç döküşünü, ciddi bir havayla dinliyordu."
And so ladies and gentlemen of the jury, you are now acquainted with the series of events, that led this man to commit murder with malice aforethought, in dastardly awareness of his crime, to reiterate, there is no evidence of extenuating circumstances,
Jürinin sayın bay ve bayanları, suçunun farkında olan kötü niyetli bu adamım önceden planlayarak cinayet işlemesine yol açan ve bunu korkakça tekrar tekrar yapan olaylar dizisinden hepinizin artık haberi var. Hafifletici sebeplere dair bir kanıt yok.
The prisoner's awareness of his own guilt is what gives execution its moral and ethical meaning... though I'm no authority.
Mahkûmun suçluluğunun farkında olması infaza ahlaki ve etik anlamını veriyor. Ama yetkili kişi ben değilim sonuçta.
Jim, if you have the awareness to ask yourself that question, you don't need me to answer it for you.
Bunu soracak kadar bilinçliysen, benim cevabıma ihtiyacın yok demektir.
The Kundalini nerve, it's called the nerve of awareness.
Kundalini enerjisi, farkındalığın enerjisidir.
An awareness of life.
Yaşamın farkına varma.
Now, tell me how we come by this illumination this awareness that is at the heart of the practice called zazen.
Şimdi de Zazen denen egzersizin özündeki aydınlanmayı, farkındalığı tam olarak nasıl edinebileceğimizi anlatır mısınız?
I have little self-awareness.
Kendime ilişkin fazla bir şey bilmiyorum.
Think of the awareness we've gained.
Tüm edindiğimiz bilgileri düşün.
It is a day of black awareness.
Siyahlarιn bilinçlendiği gün.
I think that there's more awareness of....
Βence artιk daha fazla bilinçlenme söz kοnusu...
There's more search for awareness with black people... as to where we are and what has happened to us... and what we're going to do with it.
Βiz zencilerde, nerede οlduğumuz, bize neler οlduğu... νe bununla ilgili ne yapacağιmιz kοnusunda... daha fazla bilinçlenme arayιşι νar.
Eyeliner taken internally... heightens one's beauty awareness.
İçten alınan göz kalemi kişiyi... güzelliğinin doruklarına çıkarır.
With no awareness of his tiny body, he dared to say that "The Green Valley" belongs to Tellioğullari!
O küçücük boyuna bakmadan, Yeşil Vadi Tellioğullarınındır diye tutturmaz mı.
You have to know what's important, have that awareness...
Neyin önemli olduğunu bilmeniz gerekir, ve şunu anlamalısınız...
For his insolent lack of awareness of being in the castle.
Seppuku yapmak suretiyle ölüm cezasına çarptırıldı.
I've seen with my own eyes a myriad of experiences that have led me to greater awareness of the living.
Yaşamın değerini anlamamı sağlayan sayamayacağım kadar çok deneyimi kendi gözlerimle gördüm.
Feelings, for instance, or pictures, letters, memories rocks, laid and forgotten at the moment of death, in an awareness of pain the universe, Solaris...
Duyguların, mesela, ya da fotoğrafların, mektupların, anıların, taşların, ölüm anında, acının bilindeyken unutulmuş ve çirkin olan, evrenin, Solaris'in...
But the real excitement, of course, is gonna come at the end of the summer, during Sexual Awareness Week.
Gerçek eğlence, yaz mevsiminin sonundaki "Cinselliğinin Farkına Varma" haftasında olacak.
is named King of Sexual Awareness Week, and is allowed to rape and pillage the neighboring towns until camp ends.
Elbette ki kazanan, Haftanın "Cinselliğinin Farkına Varma" birincisi olacak. ve kamp bitene kadar komşu ülkelerdeki kızlara tecavüz etme hakkına sahip olacak.
I was wondering if... at the moment of death... we feel our bodies as one enormous pain... and does awareness come off our skin like a bandage... off a wound?
Ölüm anında vücutlarımızda muazzam bir acı hissedip hissetmediğimizi ve bir sargının yaradan sıyrılması gibi bilincin de vücutlarımızdan öyle sıyrılıp sıyrılmadığını merak ediyordum.
The possibilities for growth and self-awareness... getting to know yourself... could be the most wonderfully happy, even thrilling experience.
Kendini geliştirmen ve bilinçlenmen... kendini keşfe çıkman... muhteşem derecede mutluluk verici, hatta heyecanlı bir deneyim olabilir.
Any further increase in awareness...
- Eğer bilinç düzeyi artarsa...
The first 2 functions unconsciously beneath our level of awareness...
# İlk iki beyin, haberimiz bile olmadan bilincimizin dışında çalışır...
Only someone with the limited awareness of your age could possibly conceive that my entire passion for this woman is no more than physical!
Ancak senin yaşında, sınırlı farkındalığı olan birisi bu kadın için bütün tutkumun fiziksel olmaktan öte bir şey olduğunu anlamakta zorluk çekerdi.
Now, that's very frightening... because with that comes an immediate awareness of death...'cause they go hand in hand.
Bu çok korkutucuydu zira bununla birlikte ölümün farkındalığı da geliyordu çünkü ikisi asla ayrılmazdı.
With your new awareness of yourself, of the world's absurdity and of the impossibility of change, what do they tell you?
Eğer adalet senin yanında değilse, Yvon, senin de buna karşılık olarak diğerleri gibi bir insan olma hakkın var. Kendi varlığının ve dünyanın saçma düzeninin bilinci başka türlü olmasının imkansızlığının bilinci sana verildiğinden beri, ne derler sana?
It will be the result of your subconscious fears transformed to your conscious awareness.
Bu, bilinçaltı korkularınızın bilinçli farkındalığa dönüşmesi sonucu olacak.
Your awareness may be powerful enough to control your instincts.
Sizin bilinciniz içgüdülerinizi kontrol edicek kadar güçlü olabilir.
I LEARNED ALL ABOUT THE ROAD TO SPIRITUAL AWARENESS.
Ruhsal farkındalıkla ilgili çok şey okuyarak öğrendim..
That proves it's a question of awareness.
Bu da bir farkındalık problemi olduğunu kanıtlıyor.
If the vast majority of the people reaches the belief, and awareness of the campaign that the Social Democrats have made,
Eğer bu inanç halkın büyük çoğunluğuna ulaşırsa, ve bu kampanyayı Sosyal Demokratlar yaparsa,
Awareness doesn't shape us
Farkındayız ama yok bir kalıbımız.
Awareness doesn't shape us
Farkındayız ama yok bir kalıbıomız.