Baldwin traduction Turc
688 traduction parallèle
baldwin to bring me a clean copy of act 3. Tell... what's his name...
Bence bu oldukça mantıklı.
Sir Ivor, Nigel, Baldwin, Norbert.
Sör Ivor, Nigel, Baldwin, Norbert.
Baldwin.
Baldwin.
Bruce Baldwin.
Bruce Baldwin.
I knew a Baldwin once, a horse thief.
Bir Baldwin tanıyordum, at hırsızı.
Congratulations again, Mr. Baldwin.
Tekrar tebrikler.
What did you say, Mr. Baldwin?
Ne dediniz Bay Baldwin?
I'm busy with Mr. Baldwin.
Bay Baldwin'le meşgulüm.
- I'm Bruce Baldwin. Can't you see that I'm...
Görmüyor musun...
You're Bruce Baldwin!
Bruce Baldwin!
- Good day, Mr. Burns. Mr. Baldwin.
- İyi günler Bay Baldwin.
Name's Bruce Baldwin.
Bruce Baldwin.
What'd you pull on Mr. Baldwin this time?
Bay Baldwin'e bu kez ne yaptın?
I'll take Mr. Baldwin's wallet too.
- Bay Baldwin'in cüzdanını da ver.
- Mr. Baldwin's what?
- Bay Baldwin'in neyi?
Mrs. Baldwin.
Bn. Baldwin.
- Where's Mrs. Baldwin?
Baldwin nerede?
- I'll find Mrs. Baldwin.
Baldwin'i bulacağım.
Admiral Baldwin sends his compliments.
Amiral Baldwin saygılarını iletti.
Didn't Admiral Baldwin leave for the Mediterranean last Tuesday?
Amiral Baldwin geçen Salı Akdeniz'e açılmamış mıydı?
Come in. - This is Miss Baldwin.
- Bu Bayan Baldwin.
- Miss Baldwin, how do you do? - How do you do?
- Bayan Baldwin, memnun oldum.
- That is Miss Lenora Baldwin, and you know it. - Oh.
Bu da Bayan Leonora Baldwin, sen de biliyorsun.
It's Miss Baldwin.
- Biliyorum. Bayan Baldwin.
This is Tommy Baldwin.
Bu Tommy Baldwin.
Baldwin Brothers, 99.
Ballman Kardeşler, 99.
"A Bullet for Baldwin."
"Baldwin İçin Bir Kurşun."
Mr. Baldwin.
Bay Baldwin.
Mr. Baldwin, won't... Can't you possibly reconsider my -
Bay Baldwin... durumumu tekrar gözden geçiremez misiniz?
But, Mr. Baldwin... don't my 21 years of loyal service count for anything?
Ama, Bay Baldwin... 21 yıI boyunca size sadık kaldım, hizmet ettim.
Mr. Baldwin is still there.
Bay Baldwin hala burada.
It's Mr. Baldwin's secretary.
Bay Baldwin'in sekreteri.
Well, you see, Mr. Baldwin... I thought...
Bay Baldwin'i gördün... diye düşündüm...
Mr. Baldwin has already asked for you twice.
Bay Baldwin zaten sizi sorup duruyor.
You mean, Mr. Baldwin is all right?
Diyorsun ki, Bay Baldwin iyi durumda?
Well, I thought maybe Mr. Baldwin might want this file.
Bay Baldwin bu dosyayı ister diye düşündüm.
Mr. Baldwin discharged me Saturday night... and I... And I shot him, Mr. King. I killed him.
Bay Baldwin Cumartesi gecesi beni kovdu sonra ben sonra onu vurdum, Bay King.
Now then, you say you shot Mr. Baldwin?
Şimdi sen Bay Baldwin'i vurduğunu mu söylüyorsun?
Now, I wouldn't say anything to Mr. Baldwin, if I were you.
Eğer senin yerinde olsaydım, Bay Baldwin'e hiçbir şey söylemezdim
And I promise not to say a word to Mr. Baldwin.
Ve Bay Baldwin'e bir şey söylemeyeceğime karşı söz veriyorum.
Any predictions on its acceptance, Mr. Baldwin?
Bu konu hakkında bir tahmininiz varmı, Bay Baldwin?
Mr. Baldwin, you aren't planning to retire, are you?
Bay Baldwin, emekli olmayı planlamıyorsunuz değil mi?
Going up to our cabin with Mrs. Baldwin.
Bayan Baldwin ile birlikte kabinde olacağız.
And I can assure you that Mr. Baldwin is equally so.
Ve sizi temin ederim ki Bay Baldwin'de memnundur.
After all, when you did that imitation last year of Mr. Baldwin at the smoker... in Los Angeles, I was impressed then by your amazing resemblance.
Geçen sene Los Angelas'ta sizi gördüğümde ona ne kadar benzediğinizi gördüğümde çok şaşırmıştım.
And, well, you know, after the smoker I had an hour... to study Mr. Baldwin more closely... and, well, I just added a few touches.
Bu son olaydan sonra çalışacak çok fazla saatim oldu. Ve bende buna birkaç yeni şey ekledim.
Why, if word of Mr. Baldwin's stroke had got out... it would have wrecked the Bonanza deal.
Eğer Bay Baldwin'e olanlar ortaya çıksaydı bu Bonanza meselesini oldukça derinden etkilerdi.
How is Mr. Baldwin, by the way?
Bu arada Bay Baldwin nasıI?
By tomorrow you can stop being Baldwin and go back to Davidson.
Yarından sonra Baldwin olmayı bırakıp yeniden Davidson olabilirsin.
You know, I'd like to go up to the cabin myself... to thank Mr. Baldwin and wish him well in person.
Kabine gitmek istiyorum Bay Baldwin'e teşekkür etmek ve iyi olmasını dilemek için.
- What is it with you?
- Ne? - Bruce Baldwin benim.