Baracus traduction Turc
120 traduction parallèle
B.A. Baracus in a day care centre?
B.A. Baracus çocuk yuvasında mı?
[Tyres Screeching] We got ourselves a challenger, name of Baracus.
Baracus adında bir meydan okuyucumuz var.
Notified military police that suspects John Smith, Bosco Baracus and Templeton Peck... have been spotted at a cocktail lounge at Fifth and Broadway in Los Angeles.
Askeri polisin aradığı şüpheliler, John Smith, Bosco Baracus ve Templeton Peck Los Angeles-Broadway'de 5. kokteyl salonunda görüldüler.
- And B.A. Baracus.
- Ve B.A. Baracus.
Bosco Baracus.
Bosco Baracus.
You dropped off Smith, Baracus and Peck... when they did their Hanoi bank job, and I think you're still working with them today.
Smith, Baracus ve Peck'i Hanoi Bankası işi için paraşütle atlayacakları yere sen götürdün ve bence bugün hâlâ onlar için çalışıyorsun.
Miss Amy Allen, may I present Bosco Baracus.
Bayan Amy Allen, Bosco Baracus. B.A.'i tanıştırabilir miyim?
- I'm B.A. Baracus, and I'm here to pick up your crops.
- Ben B.A. Baracus ürününüzü taşımak için buradayım.
Ay-yi-yi! It's B.A. Baracus.
Hey, ben B.A. Baracus.
B.A. : You ain't kicking B.A. Baracus around no more.
B.A. Baracus'u oradan oraya tepmek yok artık.
B.A. Baracus... Faceman, "Howling Mad" Murdock... and Amy Allen.
B.A. Baracus Faceman, "Uluyan Deli" Murdock ve Amy Allen.
- My boys are just waiting for a chance to drop in on Baracus.
- Adamlarım Baracus'u enselemek üzere.
- Who's Baracus?
- Baracus kim?
Get on the horn to Burrows and tell him to pick up Baracus right now!
Burrows'u uyarın, Baracus'u hemen yakalamasını söyleyin!
"Colonel John Smith, Lieutenant Templeton Peck and Sergeant Bosco Baracus... were apprehended after a long military police chase through," uh... "downtown Los Angeles."
Albay John Smith, Teğmen Templeton Peck ve Çavuş Bosco Baracus askeri polisin uzun süren takibinden sonra Los Angeles şehir merkezinde tutuklandılar.
Nobody call B.A. Baracus a liar.
Kimse B.A. Baracus'a yalancı diyemez.
B.A. Baracus gonna take that lie out of each and every one of your hides.
B.A. Baracus bu yalanın hesabını hepinizin derisini yüzerek çıkaracak.
- H.M. Murdock, and B.A. Baracus.
-... H.M. Murdock ve B.A. Baracus.
Pardon me, Mr. Baracus... but I have been admiring the jewellery around your neck.
Affedersiniz Bay Baracus ama boynunuzdaki mücevherlere hayran oldum.
HANNIBAL :
Bu B.A. Baracus.
This is B.A. Baracus, I am Hannibal Smith, of the A-Team.
Ben Hannibal Smith. Biz A-Takımındanız.
Maybe our big buddy Mr. Baracus would like to hear a song.
Belki koca dostumuz Bay Baracus bir şarkı dinlemek ister.
And his name was B.A. Baracus.
Adı B.A. Baracus'tu.
Colonel John Smith, Lieutenant Templeton Peck and Sergeant B.A. Baracus, found guilty on all counts.
Albay John Smith, Teğmen Templeton Peck ve Çavuş B.A. Baracus bütün iddialardan suçlu bulundu.
Templeton Peck, First Lieutenant, US Army and B.A. Baracus, Sergeant, US Army, is hereby ordered to take place at the United States Army Correctional Facility at Barrier Island, California.
Templeton Peck, Üsteğmen, Amerikan Ordusu. Ve B.A. Baracus, Çavuş, Amerikan Ordusu. Amerikan Ordusuna ait ceza binası Barrier Adası, Kaliforniya.
Where's Baracus?
- Baracus nerede?
Gentlemen, you'll be happy to know... that Sergeant Baracus has completed his examination... and he is as unaffected by the radiation as the rest of us.
Baylar, Çavuş Baracus'un muayenesinin bittiğini bilmek sizi mutlu edecektir. Ve o da bizim gibi radyasyondan etkilenmemiş.
( SNORING ) B.A. Baracus.
B.A. Baracus.
Baracus in motion, Bryant back, and again he is sacked.
Baracus hareketleniyor, Bryant geride ve tekrar yağmalanıyor.
He pitches right to Baracus on the sweep.
Baracus'a doğru atıyor.
( PLAYERS CLAMORING ) The give is to Baracus, he goes up the middle of the trap, breaks into the secondary.
Baracus alıyor, kapanın ortasına düşüyor ikinciyi de geçiyor.
( ALL CHEERING ) B.A. Baracus, up the middle for six.
B.A. Baracus, altı puan alıyor.
COMMENTATOR : Baracus makes the catch, he's got it for the score!
Baracus yakalıyor, gole doğru gidiyor!
The fbi agents that Baracus and Santana encountered know nothing of our intended deception with the Russians.
Baracus ve Santana'nın karşılaştığı FBI ajanları Ruslarla ilgili planımız konusunda hiçbir şey bilmiyorlar.
Hey, man, B.A. Baracus don't fight with no toys.
Hey ahbap, B.A. Baracus oyuncaklarla dövüşmez.
Colonel John "Hannibal" Smith, Lieutenant Templeton Peck, and Sergeant B.A. Baracus, the legendary A-Team of the Vietnam War.
Albay John "Hannibal" Smith, Teğmen Templeton Peck ve Çavuş B.A. Baracus, Vietnam Savaşı'nın efsanevi A Takımı.
This so-called heroic legend that Smith, Peck, and Baracus have created for themselves is a slap in the face to every man and woman that honorably served in Southeast Asia.
Smith, Peck ve Baracus'un Güney Asya'daki şerefli hizmetlerine dair kendileri için yarattıkları her kadın ve erkeği etkileyen bu kahramanlık efsanesi.
B.A. Baracus don't lie!
B.A. Baracus yalan söylemez!
Colonel Morrison told me that he had discovered that Smith, Peck, and Baracus had planned on robbing the Bank of Hanoi.
Albay Morrison bana, Smith, Peck ve Baracus'un Hanoi Bankası'nı soymayı planladıklarını keşfettiğini söyledi.
Your honor, Sergeant Baracus was trying to say we didn't do it.
Sayın Yargıç, Çavuş Baracus'un söylemeye çalıştığı şey : Biz yapmadık.
Sergeant Baracus was to take out the burglar alarm, while I handled the guards.
Ben nöbetçilerle ilgilenirken Çavuş Baracus hırsız alarmını susturdu.
While Sergeant Baracus set the explosives on the safe, Lieutenant Peck was outside obtaining a getaway vehicle.
Çavuş Baracus kasaya patlayıcıları yerleştirirken Teğmen Peck dışarıda, kaçacağımız aracı temin ediyordu.
When Sergeant Baracus appeared at the window to investigate, all hell broke loose.
Çavuş Baracus araştırmak için pencerede göründüğünde her şey çözüldü.
I submit that you, Lieutenant Peck, and Sergeant Baracus discovered that Morrison was working with the enemy.
Siz, Teğmen Peck ve Çavuş Baracus'un Morrison'un düşmanla işbirliği yaptığını keşfettiğinizi iddia ediyorum.
MAN : Colonel Smith, Lieutenant Peck, Sergeant Baracus, it is my duty as president of this court to inform you that in closed session, upon secret ballot,
Albay Smith, Teğmen Peck Çavuş Baracus jüri başkanı olarak görevim size bu duruşmanın sona erdiğini bildirmek.
I was B. A. Baracus
Benim adım B.A. Baracus.
What's up, B.A. Baracus?
Ne haber, B.A. Baracus?
- B.A. Baracus.
- B.A. Baracus.
B.O. Baracus.
B.O. Baracus.
Corporal B.A. Baracus.
Onbaşı B.A. Baracus.
Baracus. it's all good.
Baracus. Sorun değil.