Because of them traduction Turc
2,632 traduction parallèle
Because of them!
Onların yüzünden!
Because of them, the children who quitted from Ja Ae School have a place to live in.
Onların sayesinde, Ja Ae Akademisi'nden ayrılan çocukların kalacak bir yeri var.
And remember you're not a hostage because of me... you're a hostage because of them.
Unutma benim yüzümden rehin alınmadın onların yüzünden rehin alındın.
He had to emigrate because of them!
Naziler onu göç etmeye zorladı da ondan.
- Everything I do is because of them.
- Bugüne dek ne yaptıysam onlar için.
The reason these kids aren't reading your paper is because most of them are gossipy, superficial, mean-spirited materialists, like Dalia.
Bu çocukların gazeteni okumamalarının sebebi birçoğunun dedikoducu, sığ, kötü kalpli olmaları. Dalia gibi.
Because I've decrypted a couple of them myself.
Çünkü birkaç tanesini deşifre etmiştim.
I think he was keeping them from me because of our falling out.
Sanırım bozuştuğumuz için onları göndermeyip alıkoydu.
They took it away from you because you told them all of those things.
Elinden çekip aldılar çünkü hepsini onlara sen anlattın.
You know, a lot of them have confidence because they make their own money.
Kendi paralarını kazandıkları için kendilerine çok güveniyorlar.
That's okay, because, well, that was a time in my life when I needed certain things, comfort, and respect, and sense of worth, and you gave them to me.
Pekala, çünkü şey, kesin şeylere ihtiyacım olan zamanlardı, komfor, ve saygı ve duygu ve hepsini bana sen verdin.
I love them because they're a different mix of breeds, just like America.
Farklı türlerin karışımı oldukları için çok seviyorum onları. Tıpkı Amerika gibi.
You are going to tell me what is wrong, and I'm gonna give you the right answer, because I have all of them.
Sorunun ne olduğunu söyleyeceksin. Ben de sana doğru cevabı vereceğim çünkü tüm cevaplar bende.
They don't put too much attention to them, and they hope and pray that the fiery spheres don't bother them, because throughout the ages, most of the encounters were peaceful everywhere.
Onlarla çok fazla ilgilenmiyorlar ve bu kızıl dairelerin onları rahatsız etmemeleri için dua ediyorlar, çünkü çağlar boyunca bu tür karşılaşmaların çoğunluğu her yerde sorunsuzdu.
Please don't tell anybody that I told you, because I need for them to think that I'm coming to my senses so that I can get out of here.
Lütfen kimseye, böyle dediğimi söyleme. Buradan çıkabilmek için, aklımın yerine geldiğini düşünmeleri gerek.
You know, I tend not to notice the staff, because honestly, if you've seen one busboy in Southern California, you've kind of seen them all - - if you know what I mean - -
Bilirsiniz, bu elemanlara pek dikkat etmem. Çünkü açıkçası, eğer güney Kaliforniya'da bir komi gördüyseniz hepsini görmüş gibi olursunuz, ne demek istediğimi biliyorsunuz çünkü onlar, çok fazla birbirilerine benziyorlar.
I know that you struggle to let people in because you're afraid of losing them.
İnsanları hayatına sokmak istemiyorsun, çünkü onları kaybetmekten korkuyorsun.
Get out of here, " to these weeds, then that is what is gonna happen to them, because you got to trust me on this, okay?
Bu otlara defolun gidin diyorsan şimdi onlara ne olacağını gör. Çünkü bana bu konuda güvenmeniz gerekiyor, tamam mı?
Because he wanted Vega to pay for his sins just like the rest of them.
Çünkü Vega'nın da tıpkı diğerleri gibi yaptıklarının bedelini ödemesini istedi.
We can't actually see them, but we infer their existence because of the effect they have on the star they orbit.
Aslında onları göremeyiz fakat yörüngesindeki yıldıza yaptıkları etkilerden dolayı var oldukları sonucu çıkarırız.
Nobody's taking my call because I'm the enemy now, but you're one of them.
Artık düşman saydıkları için kimse telefonlarıma bakmıyor.
It means we have work to do, because we've convinced them that suspending you for a year was not in the best interest of your patients.
Lisansınızı tüm yıl askıya almalarının hastalarınız için iyi olmadığına ikna oldular. Bir şansımız daha var Dr. Turner.
Okay, maybe these kids are unfocused because we're pumping them full of caffeine and sugar and preservatives.
- Belki de bu çocukların dikkat eksikliği onları şeker, kafein ve koruyucu maddelere boğduğumuz içindir.
You don't know what it's like to have your family targeted because of who they are. Losing them because of it.
Sean, ailenin oldukları kişi olduğu için hedef olmasının ve bu yüzden onları kaybetmenin nasıl bir şey olduğunu bilemezsin.
I tell you what could get you fired is if all of your tutor group fail because none of them can stay awake during your boring tutorials.
Asıl tüm öğrencilerin kalırsa kovulabilirsin. Çünkü hiçbiri senin sıkıcı dersin boyunca uyanık kalamıyor.
In the days of the Old Religion, they were revered by the High Priestesses because they allowed them to control people's minds.
Kadim Din zamanlarında, Yüce Rahipler tarafından saygı gördüler çünkü rahiplere insanların zihinlerini kontrol etme şansı verdiler.
Because they still haven't picked up the money, and neither of them are answering their phones.
Çünkü hala parayı çekmediler ve ikisi de telefonunu açmıyor.
That's because you were the biggest fool of them all, Dogma.
Çünkü içlerindeki en ahmak olan sendin Dogma.
Some of them pretend to, but it's just because I'm a Princess.
Bazıları seviyormuş gibi davranıyor,... ama sadece prenses olduğum için.
Well, because we have reason to believe that one of them may have just killed him.
Çünkü onu birisinin öldürmüş olabileceğine inanıyoruz.
I don't even feel sorry for the real baby because she's probably just as stupid as the rest of them.
Gerçek bebek için üzülmüyorum bile çünkü muhtemelen o da diğerleri gibi aptaldır.
It was as if they had some kind of stardust rub off on them because, you know, they were becoming close to Berry Gordy,
Sanki üzerlerinde yıldız tozu vardı. Berry Gordy'ye, Diana Ross'a, hayranlık duyduğum herkese yakınlaşıyorlardı.
When my boys had five gold records in a row, I was very proud of them because I know it was something that they wanted and it was their dream.
Oğullarım arka arkaya beş altın plak alınca büyük gurur duydum.
That transition was a trying time, because they had a lot of emotional things going on with them because this was the first time that Jermaine was not recording with them.
Bu dönüşüm zorlu bir dönem oldu. Jermaine olmadan ilk kez kayda girdikleri için büyük bir duygusal çalkantı yaşadılar.
That's because, the German chaps who make it, the Wiesmann brothers, are so in love with old Jensens and Healeys that they sort of see them through rose tinted spectacles.
Çünkü bunu yapan Alman ahbaplar, Wiesmann kardeşler, eski Jensens ve Healeys lere o kadar hayrandı ve onları bir çeşit pembe gözlüklerle görüyorladı.
Elsie and Natalie have lived very different lives, but both of them are in a tiny minority, because neither has suffered from any serious disease.
Elsie ve Natalie çok farklı hayatlar yaşadılar. Ama ikisi de çok küçük bir azınlıkta çünkü ikisi de ciddi hiçbir hastalığa yakalanmadılar.
Lisa, I want you to understand, I pressed them very, very hard on this, but they will not discuss disciplining a company employee as part of the settlement because it could be seen as an admission of guilt on the part of the MTA.
Lisa onları bu konu üzerinde bayağı bir sıkıştırdığımı anlamanı istiyorum fakat şirket çalışanının cezalandırılmasını müzakere etmeyecekler çünkü bu durum, B.U.D'un suçu kabul ettmesi olarak anlaşılabilir.
Because there are too many of them and I'm getting too old to fight them alone.
Çünkü çok fazlalar. Ve onlarla savaşmak için artık yaşlandım
There's scenes of them dancing, which was boring, but I liked it, because they were happy.
Gerçi bunlar sıkıcı ama hoşuma gitti. Çünkü mutluydular.
I was very popular among all the other police officers because of the excitement I could get them in.
Ve diğer polisler arasında çok popülerdim çünkü onları heyecanlandırıyordum.
Because some of them were my ex-partners.
Çünkü onlardan bazıları benim eski partnerlerimdi.
You say whatever thing, because somebody like you is dragging it out of them and then you can't take it back.
Ne zaman zavallı bir çift oraya girse sen bir şey söylersin, çünkü senin gibi biri onları sürükler ve sonra bir daha asla geri alamazsın.
You know, because there's two of them and there's two in here, and they're pink.
Yani orada iki tane var, burada da iki tane var ve pembeler.
Because of what we teach them.
Onlara öğrettiklerimizden dolayı.
Because my stepdad, he was in the FBI. Or the CIA or one of them.
Çünkü benim üvey babam FBI'da ya da CIA'de çalışıyordu.
I have the kids there, but that's not really comforting because I'm their mother and I kind of have to take care of them all the time.
Çocuklarım var ama bu pek teselli edici değil çünkü anneleriyim ve sürekli onlarla ilgilenmem gerekiyor.
The two of them loved halloween because they had free rein to get into as much trouble as possible.
İkisi Cadılar Bayramı'nı çok severdi çünkü başlarını istedikleri kadar derde sokabiliyorlardı.
Because one day soon, you will ask me who the fairest of them all is, and you won't like the answer.
Çünkü yakında bana en güzelin kim olduğunu soracaksın ve yanıt hoşuna gitmeyecek..
You can't just randomly evict someone and ban them from even entering their place of residence just because of a recent, financial hardship.
Bu adil değil! Birini bir anda tahliye ettiremezsiniz. Ve küçük bir finansal zorluk yüzünden, kendi evine girmekten alıkoyamazsınız.
I think it's because I got them from the middle, you know, instead of the root.
Çünkü sanırım kök yerine orta kısımdan çektim.
It's because you accused me of being too close to them.
Beni onlara çok yakın olmakla suçladığın için oldu bu.
because of you 630
because of him 83
because of me 317
because of the 20
because of that 94
because of what 18
because of this 111
because of us 39
because of 64
because of her 59
because of him 83
because of me 317
because of the 20
because of that 94
because of what 18
because of this 111
because of us 39
because of 64
because of her 59
of them 508
theme 39
them 588
themselves 24
theme song 16
themed 19
theme music playing 79
theme music 17
them's the rules 20
them too 26
theme 39
them 588
themselves 24
theme song 16
themed 19
theme music playing 79
theme music 17
them's the rules 20
them too 26
theme song playing 16
because 7201
because i'm happy 21
because i love you 339
because you're stupid 16
because it's you 31
because i said so 88
because i can't 94
because i don't 101
because if you don't 161
because 7201
because i'm happy 21
because i love you 339
because you're stupid 16
because it's you 31
because i said so 88
because i can't 94
because i don't 101
because if you don't 161