Bodybuilding traduction Turc
70 traduction parallèle
Plus, you must know, only some men react to bodybuilding exercise, whereas others just don't.
Ve siz de bilirsiniz ki, bazıları vücut geliştirme çalışmalarına tepki gösterir, herkes değil.
Some of the world's finest pharmaceutical companies make bodybuilding minerals, vitamins, chemicals all based on chemistry, so I'd approach it from a chemistry standpoint.
Dünyanın en iyi eczacılık firmaları vücut geliştirici vitaminler ve kimyaya dayalı maddeler üretiyorlar. Ben de olaya kimya açısından yaklaşacağım.
Going in for bodybuilding now then, are you?
O zaman şimdi vücut geliştirmeye gidiyor, ya sen?
My parents in the beginning, when I started bodybuilding... they didn't know really what it is... until I introduced my father to bodybuilding... and I took him to all the gymnasiums.
Ailem ben, vücutgeliştirmeye başladığım sıralarda bunun ne olduğunu bilmiyorlardı ta ki ben babama vücutgeliştirmeyi tanıtıp spor salonuna götürene dek.
So Louie decided to do a little bodybuilding.
Sonra Louie ufaktan vücutgeliştirmeye başladı.
Sometimes when people ask you advice... if you think that they're being arrogant, or misusing the sport of bodybuilding... you give them kind of pranksterish advice.
Hiç senden tavsiye isteyen ama vücutgeliştirmeyi suistimal eden veya haddini bilmez birine muzip tavsiyelerde bulunduğun oldu mu?
I would like to announce officially I'm retiring from bodybuilding competition.
Resmi olarak vucütgeliştirme sporlarında emekli olduğunu açıklamak istiyorum.
Bodybuilding has been a beautiful experience for me.
Vücutgeliştirme benim için çok güzel bir deneyimdi.
I only stop competing, but I'm not stopping bodybuilding.
Sadece yarışmaları bırakıyorum, vücutgeliştirmeyi değil.
I'm going to take up bodybuilding.
Vücut geliştirmeye başlayacağım.
Bodybuilding.
Vücut geliştirme.
I just remembered. I got a truckload of bodybuilding equipment downtown.
Şimdi hatırladım. Dışarda bir kamyon dolusu vücut geliştirme aleti var.
I just moved 1 2 tons of bodybuilding equipment by myself.
12 ton vücut geliştirme aletini tek başıma taşıdım.
You were swearing and talking about bodybuilding.
Küfür edip, haltercilerden bahsediyordun.
- Bodybuilding?
- Haltercilerden mi?
Coming up next, more women's... bodybuilding.
Sırada... Bayan Vücüt Geliştiriciler!
He loves bodybuilding.
Vücut geliştirmeyi çok seviyor.
I came to compete in the bodybuilding competition
Vücut geliştirme yarışmasına katılmaya geldim.
So, how exactly did this one manage to disarm and overpower... a four-time national bodybuilding champion... drag him half a block... throw him over a six-foot wall, and then get him to eat his own gun?
Öyleyse bu bir kişi nasıl oluyor da... 4 kez vücut geliştirme şampiyonu olmuş birinin üstesinden gelebiliyor? Yarım blok boyunca onu taşıyor... 3 metre yüksekliğinde duvardan aşağı atıyor beynine silah sıkıyor?
How about the Black Bodybuilding Charlie Brown?
Peki ya Vücutçu Siyah Charlie Brown?
Whatever money I had, I spent that.. .. on bodybuilding and photo session.
Paraları vücut geliştirme için harcayacaksam ne fayda eder ki?
- All of our family records are up here. - Hmm. And for some reason, this stack of bodybuilding magazines.
Aile kayıtlarımızın tamamı buralarda ve niyeyse bir yığın da vücut geliştirme dergisi var.
Hollywood actor Sylvester Stallone has been charged with importing bodybuilding drugs when he visited Australia last month.
Hollywood oyuncusu Sylvester Stallone geçen ay ziyaret ettiği Avustralya'dan yasa dışı vücut geliştirme ilaçları getirmekle itham edildi.
John Romano is the senior editor of a bodybuilding magazine and he disagrees with what his media colleagues think of steroids.
John Romano bir vücut geliştirme dergisinin baş editörü ve medyadaki meslektaşlarının steroidlere dair düşüncelerine katılmıyor.
They were studying Anavar, an old bodybuilding drug, to test how it worked for people with H.I.V.
Eski bir vücut geliştirme ilacı olan Anavar'ın H.I.V.'li, insanlarda nasıl çalıştığını test ediyorlardı.
So Arnold wants to crack down on steroids, but every year he sponsors his own bodybuilding show,
Demek Arnold steroidleri önlemek istiyor. Ama her yıl kendi vücut geliştirme gösterisine sponsor oluyor,
And in the 75 hours that I've known Sharon, she's done more for me and my bodybuilding career... than you guys ever have.
Sharon, onu tanıdığım şu 75 saatte vücut geliştirme kariyerim için sizden daha çok şey yaptı.
Using them for the bodybuilding competition.
Vücut geliştirme yarışmasına hazırlanmak için kullanıyorum.
I don't care, dude, because I have a bodybuilding competition on the same day.
Umurumda değil dostum. Aynı gün vücut geliştirme yarışmam var.
Don't see you out there. About to smash my solo, win an awesome bodybuilding trophy.
Tekli gösterimle harika bir ödül kazandım.
All my desires to do bodybuilding
Bütün amacım vücut geliştirmek
You have the perfect frame for bodybuilding.
Vücut geliştirme için mükemmel bir yapınız var.
Soon we'll witness the grand spectacle of bodybuilding we've all been waiting for.
Birazdan hepimizin beklediği harika vücut geliştirme gösterisine tanık olacağız.
Bodybuilding falls into this unique category of, you know, being a sport, being entertainment, being a way of life, and being also art.
Vücutgeliştirme, bir spor olarak yaşam biçimiyle, eğlencesiyle, sanatsal yönüyle eşsiz bir, kategoriye düşer.
The only difference is that we in bodybuilding use a certain machine to train the front deltoid, if it's missing, or a certain machines to train the serratus or the intercostals, and an artist or a sculptor uses a chisel and a hammer.
Bizim farkımız vücudumuzu şekillendirirken, şayet zayıfsa ön omuz kasını çalıştırmak için başka, göğüs ve dişli kaslarını çalıştırmak, için başka aletleri kulanmamızdır. Bir sanatçı ve ya heykeltıraş ise keskiyle, çekiç kullanır.
I think the main motivation for me with this whole bodybuilding experience is knowing that there's not such thing as "the perfect body."
Bana göre vücut geliştirmedeki temel motivasyon, mükemmel vücut diye bir şeyin, olmadığını bilmektir.
He created the Mr. Olympia contest, and created the International Federation of Bodybuilders, and the Mr. Olympia became the Super Bowl of bodybuilding.
Mr. Olympia yarışmasıyla birlikte, Uluslarası Vücut Geliştirme Birliğini ( IFBB )'nin kurucusudur. Sonra da, Mr. Olympia, vücut geliştirmemin Super Bowl'u oldu.
His story would have ended there if he hadn't discovered bodybuilding.
Eğer vücut geliştirmeyi keşfetmemiş olsaydı, hikayesi o anda biterdi.
Ben's faith in his scientific approach to bodybuilding is complete and unquestioning.
Ben, onun vücut geliştirmeye olan bilimsel yaklaşımına, sorgusuz suâlsiz inanıyor.
Bodybuilding is the most fascinating sport there is in the world.
Vücutgeliştirme Dünya'daki en enteresan spordur.
And in fact, this whole laboratory is dedicated to studying bodybuilding.
Hatta, bu laboratuvarın tamamı vücutgeliştirme çalışmaları için ayrıldı.
I was a big fan of Arnold Schwarzenegger, and bodybuilding, I fell in love right away, when I walk out... you know, walk in for the first time into the gym and that was my thing.
Vücut geliştirmenin ve de Arnold'un büyük hayranıydım. Spor salonuna ilk adımımı attığımda, aşık olmuştum. İşte benim işim bu dedim.
"Oh, look at this guy, he's probably just lifting weights and that's it. Dumb, stupid," because people have no idea what is bodybuilding.
Muhtemelen sadece ağırlık kaldırıyor... ve başka bir bok yapmıyor. " Gerizekalı, diye düşünüyor.
While others will celebrate, you know, achieving master's and Ph.D.s... I won bodybuilding competitions.
Diğerleri, yüksek lisans ve doktora almanın sevincini kutlarken ben vücutgeliştirme yarışmaları kazanıyordum.
And now I stand here, at the top of this experience, looking at winning the highest... title in the bodybuilding world.
Ve şimdi bu deneyimin en üst noktasında gözümü dünya'nın en iyi badici ünvanını elde etmeye diktim.
Posing is a very valuable tool to build a physique, to build a physique that is historically the physique that is bodybuilding.
Fiziksel bir yapı oluşturmak için poz vermek çok önemli bir araçtır. Fiziksel yapı oluşturma, vücut geliştirmenin mihenk taşıdır.
I need bodybuilding to survive.
Hayatta kalmak için vücut geliştirmeye ihtiyacım var.
Because people... take too much of this stuff, and don't know how to use it, that gives bodybuilding a bad, bad name.
Çünkü insanlar bu şeylerden çok fazla alıyor ve nasıl kullanacaklarını bilmiyiorlar. Bu da vücut geliştirmenin adını kötüye çıkarıyor.
The bodybuilders and the professional sport of bodybuilding has gone the next step.
Vücut geliştiriciler ve bu sporun uzmanları bir sonraki evreye geçmiş durumdalar.
As time progresses, the science of bodybuilding advances faster and faster, and with it, the size of the muscles.
Gün geçtikçe, vücut geliştirme bilimi büyük bir hızla gelişiyor. Bu gelişmeden, kaslar da nasibini alıyor.
I just know that the end of a bodybuilding career is one injury away... one major injury and you're toast.
Vücut geliştirme kariyerinin bitişi, bir incinmeye bakar. Sadece büyük bir sakatlık ; ve işiniz bitti.