English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ B ] / Bossa

Bossa traduction Turc

110 traduction parallèle
She said, hey, Bossa Nova, baby, keep on workin
Dedi ki, " Hey, Bossa Nova Bebeği, işe devam
She said, go, Bossa Nova, baby, keep on dancin
Dedi ki, " Haydi, Bossa Nova Bebek, dans et
Bossa Nova
Bossa Nova! Bossa Nova!
She said, hey, Bossa Nova, baby, keep on workin
Dedi ki, " Hey, Bossa Nova Bebek, işe devam
She said, go, Bossa Nova, baby, keep on dancin
Dedi ki, " Haydi, Bossa Nova Bebek, dansa devam et
The bossa-nova, how do I know?
Bossa-nova, nasıl bilebilirim?
- Bossa nova!
- Bossa nova!
Bossa nova?
Bossa nova?
- I say we try that bossa nova beat.
Bence bir de bossa nova ritmini deneyelim.
"Blame it on the bossa nova."
"Bossa nova'yı suçla."
Don't you just love the bossa nova?
Bu müzik bir harika değil mi?
You like bossa nova?
Bossa nova sever misin?
Blame it on the Bossa Nova
Bunun için Bossa Nova'yı suçla.
Blame it on the Bossa Nova
"Bossa Nova" yı suçla
Released on Six Degrees Records... and originally inspired by the legendary bossa nova artist, Joao Gilberto... who happens to be her father.
Şarkıda efsanevi bir bossa nova şarkıcısı olan babası Joao Roberto'nun etkileri açıkça görülüyor.
- Okay, Mr. Bossa Nova, what is that? - I don't know.
Söyle bakalım Bay Bossa Nova, kimin CD'si bu?
No, I've aggravated my old bossa nova injury. Well, perhaps I'd better drive you.
Bossa nova dansı yaparken incittiğim yere denk geldi.
- Bossa nova?
- Yedi adım.
I took the bossa nova triplets to Cocoa Beach.
Bossa Nova üçüzlerini Cocoa Plajına götürdüm.
- Blame it on the bossa nova.
- Suç Bossa Nova'nın.
And turn the inside into sort of a café
Bir de içeriye kafe gibi bir şey yapacağım. Biraz bossa nova da çalarım.
Still, I always say the barer the room the better the work.
Gene de her zaman dediğim gibi ; Oda ne kadar boşsa çalışmalar o kadar iyidir.
" If the position has not been filled...
" İş pozisyonu hala boşsa...
You can't help an empty house when it's empty.
Koltuklar boşsa boştur, elinden bir şey gelmez.
At night when I come home, if nobody's there, I feel like crying.
Geceleri eve geldiğimde ev boşsa ağlamaklı oluyorum.
If you find the house empty, come sleep here.
Eğer ev boşsa gel burada uyu.
"I empty my glass when it's full. And when it's drained, I'm full."
"Kadehim doluysa boşaltan ben, kadehim boşsa dolduran yine ben."
In case he don't find them...
Sandıklar boşsa...
- That doesn't prove anything.
Bir şişe boşsa daha önce doluymuş demektir.
If their heart is free, their body is available.
Kalpleri boşsa, vücutları müsaittir.
If no bullets in gun, then you don't let me cross room to fireplace.
Eğer bu silah boşsa, şömineye kadar gitmeme izin vermezsiniz.
I didn't know you like bossa nova.
Bossa novadan ( çn : bir tür ritmik dans ) hoşlandığınızı bilmiyordum.
I'm telling you, if the coffers are empty, there's no democracy.
Diyorum sana kasalar boşsa, demokrasi olmaz.
If the past available
Eğer bu görev boşsa tabi.
- It ain't armed robbery if the gun ain't loaded.
- Silah boşsa, silahlı soygun sayılmaz.
If he's free, he'll come for me.
Eğer boşsa benim hatırıma gelir.
But if the camera is empty... eh, Morelli?
Ama kamera boşsa ne olacak? Söyle Morelli.
If this is empty, this doesn't matter.
Eğer bu boşsa, bunun bir önemi yoktur.
Call Norton if we're still on for tomorrow.
Yarın boşsa Norton'u ara.
If you have sixth period free, we could meet in the library.
Altıncı dersin boşsa kütüphanede buluşabiliriz.
It's very bossa nova.
Bossa nova'ya uygun.
If the bus depot's as empty as the docks and the airport...
Eğer otobüs durağı, rıhtım ve hava alanı kadar boşsa...
Let's see if he's free. I'll let you know.
Bakalım akşam boşsa haber veririm.
If the house is empty?
Ev boşsa?
If the coast is clear, fine.
Meydan boşsa sorun yok.
Yeah.
- Boşsa geçmiştir. Evet.
If it's empty, and I sit not towards the direction of the drive.
Eğer boşsa gidiş yönüne doğru oturmam.
Could be, but usually when a city looks this empty, flesh-eating zombies are involved.
Olabilir ama bir şehir bu kadar boşsa genelde zombiler işin içinde olur.
If the room's vacant, I could take a look.
Oda boşsa bakabilirim.
YOU-YOU KNOW WHAT, MRS. HEFFERNAN? IF THAT GUEST ROOM IS STILL AVAILABLE, WE'D LOVE TO USE IT TONIGHT.
Aslında misafir odanız boşsa biz bu gece kullanmak isteriz, Bayan Heffernan.
If it's for sale and empty, it's a clubhouse.
- Dave'in annesi emlakçidir. Satılık ve boşsa, parti yapabiliriz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]