Brethren traduction Turc
533 traduction parallèle
- She killed one of the brethren.
Tarikat üyelerinden birini öldürdü.
I ask you, dear brethren... why should that which is forbidden to us, honest and honourable... citizens, be permitted to a loose-living painter?
Sorarım size, sevgili kardeşlerim bizim gibi dürüst ve onurlu yurttaşlara yasak olan şey neden ahlaksızca yaşam süren bir... bir ressam için serbest olsun?
For 300 years our brethren have wandered from place to place... from country to country... because of the jealousy of others.
300 yıldan beri kardeşlerimiz, diğerlerinin kıskançlığından ötürü, bir yerden diğerine... bir ülkeden diğerine gezip durdular.
Dearly beloved brethren, the scripture moveth us in sundry places to acknowledge and confess our manifold sins and wickedness.
Sevgili kardeşlerimiz, kutsal kitap birçok yerde günahlarımızı itiraf etmemizi istiyor bizden.
" My brethren, be strong in the Lord and in the power of his might.
" Kardeşlerim, gücünüzü Rab'de ve onun kudretinin gücünde bulun.
I have become a stranger unto my brethren and without significance to the sons of my own mother.
Din kardeşlerime karşı yabancılaştım ve kendi annemin oğullarına karşı anlamsız hale döndüm.
That's like finding a potato tree, brethren.
Bu patates ağacı aramak gibi bir şey, arkadaşlar.
But brethren, brethren... that's where the Lord stepped in.
Ama kardeşlerim! Kardeşlerim! İşte tam o sırada Tanrı araya girdi.
Will not the mayor then and his brethren come?
Peki Belediye Başkanı ile yanındakiler buraya gelmedi mi?
The devil never sleeps, brethren.
Kötülük asla uyumaz, kardeşlerim.
Did you hear that, brethren?
Duydunuz mu, kardeşlerim?
Brethren, let us go amongst them!
Kardeşlerim, aralarına dalalım!
And he went out unto his brethren and looked on their burdens.
Ve o kardeşlerine gitti ve onların acılarını gördü.
Dear brethren, we are gathered together on this...
Aziz kardeşlerim, buraya bu iki kişinin nikahı...
Dear brethren, we're gathered here together on this glorious day to unite Lucy Summerton and Tate Kimbrough in holy matrimony.
Aziz kardeşlerim, bu mutlu günde hep beraber buraya Lucy Summerton ve Tate Kimbrough'u kutsal evlilik bağı ile birleştirmek için toplandık.
Nobody knows we're not Brethren.
Herkes bizi Rahip biliyor.
I thought all you Brethren said'thee'for you.
siz bütün Brethren Rahipleri'lerin'siz'dediğinizi sanırdım.
- How long have you been in the Brethren?
- Ne zamandır Brethrensin?
But I had to shoot a number of your brethren when they were wearing gray.
Ama gri giydikleri zaman birkaç kardeşinizi vurmak zorunda kalmıştım.
Now hear me, brethren!
Dinleyin beni, kardeşlerim.
Brethren beware!
Kardeşlerim, sakının.
The brethren.
Biraderlerle.
And now, my dear brethren, let us sing together the hymn
Şimdi kardeşlerim hep birlikte ilahimizi söyleyelim.
Your mother and brethren are here, looking for you.
Annenle kardeşlerin burada, seni bekliyorlar.
Your mother and brethren are here.
Annenle kardeşlerin burada.
Who is a mother, who are brethren, to me?
Annem kimdir, kardeşlerim kimlerdir?
Is his mother not Mary and his brethren James, Joseph, Simon and Judas?
Annesinin adı Meryem değil mi? Kardeşleri de Yakup, Yusuf, Simon ve Yahuda değil mi?
You are not to claim the title of Rabbi ; you have but one Master and you are all brethren.
Ama siz, "Rabbi" diye çağrılmayın. Çünkü bir tek öğretmeniniz var. Ve hepiniz kardeşsiniz.
" Now I praise you, brethren, that ye remember me in all things...
" Şimdi seni övüyorum, kardeşim, çünkü beni herşeyde hatırladın...
And between thy herdsmen and my herdsmen, for we are brethren.
Çobanlarınla benim çobanlarım arasında da. Çünkü biz kardeşiz.
I pray, brethren, do not so wickedly.
Rica ederim kardeşlerim, kötülük etmeyin.
Ye who are my kinfolk in the flesh, and ye who are my brethren in the spirit, my friends and wonted acquaintances, weep ye, sigh, wail ;
"Sen ki bana benden yakınsın," "kardeşlerim," "dostlarım ve yakınlarım,"
Dearly beloved brethren... come closer.
Sevgili kardeşlerim yaklaşın.
Salutations, brethren.
Selam, kardeşlerim.
Now, brethren, I ask you, does the Lord God have compassion?
Ey cemaat, şimdi size soruyorum, yüce tanrı merhametlimidir?
We owe it to our brethren at sea to do unto others... as they would if they had our chance.
Karadayken yapabileceğimizi yapmak denizdeki kardeşlerimize boynumuzun borcu.
Brethren...
Kardeşlerim! ..
Your mother and brethren also.
Anneniz ve kardeşleriniz de.
Behold my mother and my brethren!
İşte annemle kardeşlerim!
Rejoice, brethren.
Neşelenin kardeşler.
- Brethren!
- Kardeşlerim!
Neither will we take up arms against our Scottish brethren, unless....
Ayrıca İskoç kardeşlerimize karşı silaha sarılmayız, eğer...
Hallelujah, hallelujah, brethren.
Yaşasın, yaşasın kardeşlerim.
The Evangelical United Brethren Church has donated 34 hymnals to the 4077th MASH unit.
Dikkat. Birleşik Protestan Kardeşlik Kilisesi, 4077. MASH birliğine 34 ilahi kitabı bağışlamıştır.
"lf all people are brethren then why are the winds and the waves so restless?"
"Eğer tüm insanlar kardeş ise neden rüzgar ve dalgalar bu kadar huzursuz?"
My dearest brethren...
Sevgili kardeşlerim...
Remember, brethren, the sixth and ninth commandments Thou shalt not commit adultery
Unutmayın kardeşlerim, altıncı ve dokuzuncu emirlere göre zina etmemeniz gerekiyor.
Thus, my dear brethren, listen to what I say to you
Bu yüzden sevgili kardeşlerim, dediklerimi iyi dinleyin.
Here is the instrument of cleansing, my brethren.
İşte bir temizlik aleti, kardeşlerim.
And what shall we do with him, my brethren?
Ona ne yapacağız, kardeşlerim?
Here are my mother and my brethren!
İşte annemle kardeşlerim!