British accent traduction Turc
265 traduction parallèle
[Imitates British Accent] "Rather awful."
"Daha berbat olmasındansa"
[British accent] My watch should be too fast, captain.
Saatim galiba yavaş ilerliyor, kaptan.
[British Accent] Uh, Colonel Statter, would you like some more tea?
Albay Statter, biraz daha çay alır mıydınız?
[Imitating British accent] I'll only be a moment, Boris.
Bak, Boris, bu, inanıyorum ki, bugüne kadar eline geçen ilk fırsat, şirin mi şirin evimizi görmek için!
- A foreigner. Has a British accent.
- İngiliz aksanıyla konuşan, yabancı biri.
[British Accent] You see, aside from being the A-Team's perennial bride... I also handle the, uh, psychological profiles. But I shan't, uh...
A Takımı'nın daimi gelini olmamın yanı sıra psikolojik profiller de çizebilirim.
[British Accent] Really?
- Gerçekten mi?
Without that stupid British accent I had four stars.
Beni aşağılamak için. Şu lanet olası İngiliz aksanım olmasa benim de dört yıldızım olabilirdi baba.
[British Accent] You mean it ain't me noggin', it's me peepers?
Yani sorun bende değil de gözlerimde mi?
- [Heavy British Accent] Pass.
- Geçit.
Yes. I don't like his phoney British accent much, either.
Ve o yapmacık İngiliz aksanını da sevmiyorum.
He had a British accent, though.
Ama İngiliz aksanı vardı.
[British Accent] Sorry, M.B., but I'm having trouble with this character.
Üzgünüm, M.B. Ama bu karakterle ilgili sorunlarım var.
[British Accent] I say, governor, haveyou any brass hinges?
[Britanya Aksanı] Derim ki, patron Hiç prinç menteşeniz var mı?
[British Accent] All righty, then. But this time...
[Britanya Aksanı] Olur, öyleyse. ama bu sefer...
[British Accent] Kitty Montgomery, Gregory's mother, is coming over?
Gregory'nin annesi Kitty Montgomery, ziyarete mi geliyor?
[British Accent] Jacuzzi?
Jacuzzi?
[British Accent] Hey, husband, what saywe go down... to the hardware store and get us a Jacuzzi?
Hey, kocacım ne dersin nalbura inip... bize bi jakuzzi alsak?
[British Accent] Happy to.
Mutlu oluruz. ( katkılarından solayı Murat Kurt'a teşekkürler )
And while I'm at it, I'll see if I can fake a British accent.
Ayrıca İngiliz aksanıyla konuşmayı da denerim.
First of all, that is the worst British accent I have ever heard, all right?
Birincisi, bu şu ana kadar duyduğum en kötü İngiliz aksanıydı, tamam mı?
( with British accent ) : Fishman.
Fishman.
Yes, I don't wear much blue, and I speak in a British accent. But if you know your history, it does make sense.
Evet, biliyorum mavi bir şey giymiyorum ve İngiliz aksanıyla konuşuyorum ama tarih biliyorsan hepsinin bir anlamı var.
( British accent ) The theme is everything, so whatever we pick has to be totally unique.
Tema her şeydir hayatım. Seçtiğimiz her şey eşsiz olmalı.
- Yeah. - ( British accent ) I'm late for lab.
Laboratuvara geç kaldım.
I opened my mouth and this British accent just came out.
Ağzımı açar açmaz İngiliz aksanı çıktı.
Why did I have to speak in a British accent?
Neden, neden İngiliz aksanıyla konuşmak zorundaydım ki?
( with British accent ) Well, I mean, the guy's just totally cool.
Aslında, adam oldukça sakin.
[British Accent] Why, Marge, I believe you're supposed to scratch your ass with it.
Sanırım onunla kıçını kaşıman gerekiyor.
Oh, I remember running my hands through his long blond hair... and listening to his beautiful British accent.
Ellerimden akan o uzun sarı saçlarını hatırlıyorum. Ve dinlediğim o güzel İngiliz aksanını.
[British accent] And what is your last name?
Soyadınız nedir?
It's the same look you give me when I do a British accent.
Şu anda ilk spor yarama bakıyorsun.
It's the same look you give me when I do a British accent.
İngiliz aksanıyla konuştuğumdaki bakışın.
Let's not be seduced by a British accent.
İngiliz aksanı seni ayartmasın.
Bleach-blond hair, leatherjacket, British accent. Kind of sallow, but in a hot way?
Boyalı sarı saçlı, deri montlu, İngiliz aksanlı, biraz solgun tenli, ama seksi sayılır.
Maine, you said code word grim. And why are you speaking in the phony British accent?
Maine, neden bu sahte İngiliz aksanıyla konuşuyorsun?
American girls would seriously dig me with my cute British accent.
Amerikalı kızlar sevimli İngiliz aksanımdan etkilenecektir.
You don't have a cute British accent. Yes, I do!
- Sevimli İngiliz aksanın yok.
Then she moved to England and picked up this fake British accent.
Sonra İngiltere'ye taşındı ve birden sahte bir İngiliz aksanı oldu.
Are you trying to do a British accent?
İngiliz aksanı mı yapmaya çalışıyorsun?
[British accent] He's into the casino for a hundred large.
Kumarhane'yi 100 bin içeri soktu.
( IN MOCK BRITISH ACCENT ) He claimed he was me father, he did.
Babam olduğunu iddia etti.
MADONNA : ( IN FAKE BRITISH ACCENT ) I'm telling you, I'm English.
Oh, size söylüyorum ben İngilizim.
[British Accent] You are as wicked as you are gorgeous.
Güzel olduğun kadar hainsin de.
So now my character has a British accent?
Yoksa artık karakterim İngiliz aksanlı mı?
- He... He speaks with a British accent.
İngiliz aksanıyla konuşuyor.
The accent's gone, he's very British, and now he's carrying an Italian name.
Aksanı yok olmuştu, tam bir Britanyalı idi, ve artık bir İtalyan adı taşıyordu.
[British Accent] Today, sir?
Bugün?
[Imitating British accent] R-r-ruled the world.
Hadi, turbo hız.
" and that now she suddenly speaks with a British accent
Birden İngliz aksanıyla konuşmaya ve gitar çalabileceğini düşünmeye başladı
Now with that limey damn accent of yours, are these rumors true that you're descended from the British nobility?
Şu lanet aksanına bakınca... Britanya asillerinden geldiğin söylentileri doğru mu?