But i'm done traduction Turc
2,971 traduction parallèle
Ireland's coming of age, I need to be part of that, but I know what you've done for me, kept me free, and I am grateful, truly.
İrlanda bir dönüm noktasına geliyor, bunun bir parçası olmam gerek,... ama benim için yaptıklarınızı biliyorum, özgürlüğümü sağladınız. Size çok minnettarım.
You listened to Clarkson and so should I have done, but Tapsell has a reputation as an expert.
Sen Clarkson'ı dinledin, ben de öyle yapmalıydım. Fakat Tapsell bu alanda bir uzman.
I don't think I should have done that, but I couldn't resist.
Dans etmemeliydim ama dayanamadım.
Now, I don't know if you noticed, but that doesn't mean I get to kick back and have my nails done while you bust through walls taking down bad guys.
Şimdi fark ettin mi bilmiyorum ama sen kötü adamları haklayıp, hapse gönderene kadar rahatlayıp, tırnaklarımı yaptırabileceğim anlamına gelmiyor.
And I've never done this either, but trust me, what's about to happen,
Ayrıca bunu ben de daha önce yapmadım.
Well, we've had an emotional day, but it's about to get worth it, because I am about to say "I'm gay" on TV, and it's the first time anybody has ever done that.
Çok duygusal bir gün geçirdik, ama hepsine değmesine az kaldı. Çünkü az sonra televizyonda gey olduğumu söyleyeceğim. Ve bunu yapan ilk kişi ben olacağım.
And I could have done the same, without you finding out, but I didn't.
Senin haberin olmadan aynısını yapabilirdim, ama yapmadım.
And I've done some great work, but I've also run myself into the ground.
İyi işler de çıkardım ama bir yandan da kendimi dibe vurdum.
But I am done raising him alone with shit to show for it on your part.
Senin üzerine düşeni yapmamandan onu tek başıma yetiştirmekten sıkıldım artık.
The market has been... unpredictable, and I have done the best that I can possibly do, but... there've been some significant reversals.
Bir süredir pazarın sağı solu belli değil ben de elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştım ama bazı önemli değişiklikler oldu.
I've done my best, but... most of it is tied up illiquid securities- - the books don't say that.
Elimden gelenin en iyisini yaptım ama büyük çoğunluğu anında nakde çevrilemeyecek durumda. Kitaplar öyle demiyor.
And I may not be able to prove what you've done, but I will never forget it.
Ve ben yaptığın şeyi kanıtlayamam ama bunu hayatım boyunca unutmayacağım.
I'm sorry, but it is done.
Özür dilerim ama buraya kadar!
You know, since the day you were born on that porch, I have done nothing but put your needs ahead of my own, and then your daughter's, and this is the thanks I get.
Verandada doğduğun günden beri senin ve kızının isteklerini isteklerimin önünde tutmaktan başka bir şey yapmadım ama aldığım teşekküre bak.
But I won't stop until it's done.
Ve bende bu sona erene kadar durmayacağım.
I tried to be nice, but I'm done.
Nazik olmaya çalıştım ama buraya kadar.
I've done over a thousand hours of therapy, granted, as a patient, but I picked up a few things, and I can tell you this much- - this, uh, thing, it's not about your folks, okay?
100lerce saat terapi gördüm bir hasta olarak, ama bir kaç şey kaptım ve size şunu söyleyebilirim. Bu, ailelerinizle ilgili bir sorun değil, tamam mı?
I wasn't going to ask you this because it seemed so immature... but how many times have you done it?
Çocuksu olduğu için sana sormayacaktım. Fakat kaç kere?
It's not like I didn't know that you could have been angry... but I think I just thought of you as a comfortable friend, which I shouldn't have done.
Senin kızacağını bilmiyor değildim ama... Senin ne kadar anlayışlı olduğunu bildiğim için yapmamam gereken bir şey yaptım.
I'm sorry it's taken me this long to figure it out, but I promise... I'm done making a fool of myself.
Bunu anlamam bu kadar uzun sürdüğü için özür dilerim ama söz veriyorum artık kendimi aptal yerine koymayacağım.
I'm sorry, but you and Robin are done.
Üzgünüm ama Robin'le işin bitti artık. Ne?
But I get it back when you're done.
Fakat işiniz bittiğinde geri alacağım.
Blair, I know that I've done some horrible things, but I am so sorry, and I've come to make amends.
Blair, çok korkunç şeyler yaptığımı biliyorum ama çok üzgünüm ve telafi etmek için geldim.
I thought we were done, but he just sent me something else.
Bitirdik sanmıştım, ama biraz önce bana bir şeyler daha gönderdi.
Just as soon as I'm done helping Blair with Bart, which... you should be doing, too, but you're on his side.
Bart konusunda Blair'a yardım etmek için buradayım, ki Bart'ın tarafında olduğuna göre, sen de bunun için buradasın.
I've done the standup shows, I've done the specials, but I wanted something...
Standup şovları yaptım, Özel şovlar yaptım, ama bir şey istedim...
I've never done it before, but I'm willing to accept a bribe from you.
Bunu daha önce hiç yapmadım ama, sizden rüşvet almayı kabul edeceğim.
Hey, I've said I've done things I haven't, but have I ever denied doing something I did?
Hey, bu güne kadar olmayan şeyleri oldu dedim, tamam ama yaptığım bir şeyi inkâr ettim mi hiç?
It would be one thing if I had done something wrong or made a mistake, but I didn't.
Bir hata yapmış olsam, yanlış giden bir şey olsa tamam ama yapmadım.
Patrice, I have done some sleazy stuff to seduce women, but
Patrice. Kadınları baştan çıkarmak için bazı ahlaksız şeyler yaptım.
I don't know what I've just done but...
Ben de ne yaptığımı bilmiyorum ama...
Thanks, beautiful woman, but I couldn't have done it without my sidekick, foot-bot.
Teşekkürler, güzel kadın, ama ortağım foot-bot olmadan yapamazdım.
Well, I've never done it before, but I'm sure everyting will be fine if I follow the instructions.
Daha önce yapmamıştım ama yazılanları uygularsam olacağına eminim.
But if I'm a respecter of states'laws, how then can I legally free them with my Proclamation as I done?
Ama eyalet yasalarına saygılıysam, onları nasıl yasal olarak azat edebilirim?
I reckon there's machinery, but no one's done the fitting.
Sanırım bir mekanizma var ama kimse ayarını yapmamış.
The morning after, the cook caught his first dorado... and I didn't understand what he had done at first, but Mother did... and I had never seen Mother so angry.
Ertesi sabah aşçı ilk dorado balığını pişirdi. Ben başta ne olduğunu anlamadım. Annemi hiç o kadar kızgın görmemiştim.
But I haven't done everything, have I?
Ama her şeyi yapmadım, değil mi?
I'm not even going to tell you what they've done in the bathroom. they've all but destroyed the plumbing.
Ayak yolunun ise vay haline, her taraf tıkanmış.
But I'm gonna be on it until it's done.
Ancak bu iş bitene dek peşini bırakmayacağım.
And, you know, I love the boys like brothers, but when all's said and done, you're the best friend I ever had.
Ve çocukları kardeşim gibi seviyorum, ama sonuçta en iyi arkadaşım sensin.
I did, but I'm done now.
Öyle dedim ama işim bitti şimdi.
You know, I had all this done a while ago, but I don't think he was as good as you are.
Biliyorsun, bir süre önce hepsini yaptırmıştım ama o senin kadar iyi değildi.
But I hope he never finds out about all the things we've done.
Ama umarım, yaptığımız tüm bu şeylerin hiçbirini öğrenmez.
I mean, I know how to launder my.. Done it all my life, but I'm finding that it's getting in the way of my drinking. ... dirty undies.
Yani, kirli çamaşırlarımın nasıl yıkanacağını tabii ki de biliyorum.
But I ain't done nothing wrong yet.
Ama yanlış bir şey yapmadım ki.
I know they all make fun, but when all is said and done, I was ostracized.
Hepsi alay etti biliyorum ama sonunda dışlandım.
But when all is said and done, ♫ I was ostracized ♫
Ama en nihayetinde dışlandım ben!
What have I done but murdered my tomorrow?
Yarınımı öldürmekten başka ne yaptım ben
But in a way I was relieved it was done.
Ama öte yandan, bittiği için rahatlamıştım.
I know what I have done, but to stay as it was, I cannot when my heart...
Ne yaptığımı biliyorum ama olduğu gibi bırakamam kalbim böyle...
But I'm done with that now.
Ama artık bununla işim bitti.
but i'm going 29
but i'm sorry 142
but i'm still here 37
but i'm not 551
but i'm not interested 30
but i'm 401
but i'm tired 27
but i'm hungry 38
but i'm not stupid 33
but i'm here now 110
but i'm sorry 142
but i'm still here 37
but i'm not 551
but i'm not interested 30
but i'm 401
but i'm tired 27
but i'm hungry 38
but i'm not stupid 33
but i'm here now 110