But we'll figure it out traduction Turc
71 traduction parallèle
While you men figure it out scientifically, I'll go and set a few traps. We may not find anything more than a diseased mind, but even that may be interesting. I'll help.
Siz beyler bu işi bilimsel olarak çözerken, ben gidip birkaç tuzak kurayım.
Then we'll figure out the depression and the inflation and the oil crisis, but first get up out of your chairs open the window, stick your head out and yell and say it!
Krizi, enflasyonu, benzin fiyatlarını daha sonra çözeriz ama öncelikle oturduğunuz yerden kalkın camı açın, kafanızı dışarı çıkarıp haykırın :
We don't have the money but we'll figure it out.
Paramız yok ama bir şeyler ayarlarız.
I don't usually treat adults, but since we have a history, you could come in here, describe the things you're going through, and we'll try to figure out if it really is a recurrence
Genellikle yetişkinleri tedavi etmiyorum, ama bir geçmişimiz olduğundan beri, buraya gelebildin, karşılaştığın şeyleri tanımla, ve o gerçekten bir yinelemeyse onu çözmeye çalışacağız gece terörü ya da o...
I don't know either, Irma, but we'll figure it out.
Ben de bilmiyorum Irma, ama bunu ortaya çıkaracağız.
It's easy for the guys at the lab to figure this out, but we'll let the other casinos know you helped us out.
Söyle. Laboratuardakiler nasılsa çözer. Öbür kumarhanelere de bize yardım ettiğinizi söyleriz.
I don't know but in the meantime we'll be trying to figure it out... together.
Bilmiyorum ama geçen zamanla bunu çözmeye çalışıyor olacağız... hep birlikte.
Little D, we don't know what life has in store for you, but whatever it is, you'll figure something out.
Minik D, hayat sana neler gösterecek, bilmiyoruz ama ne olursa olsun, sen bir yol bulursun.
But we'll explain it to her, and we'll take some time... to figure out what's next... which, I think, should be building a bigger box, like the size of a room... where more than one person could fit in.
Bunu ona anlatırız ve sırada ne olabileceğini anlamak için biraz bekleriz ki... bence bu birden fazla insanın girebileceği, oda büyüklüğünde bir kutu yapmak olurdu.
It'll drive her nuts trying to figure out what we did, but we didn't do. That's brilliant.
Mükemmel.
But we'll let the seagulls at the dump figure it out.
Ama bırakalım da çöplüğün oradaki martılar düşünsün onu.
- l don't know, but we'll figure it out.
Bilmiyorum, Sam, ama bulacağım, tamam mı?
But we'll figure it all out together.
Ama bunların hepsini çözeceğiz.
- Not yet, but I doubt we'll find it down here. We head back up to the operations room, we stick together, figure out a way to live.
- Daha değil, ama burada bulacağımızı sanmıyorum, operasyon odasına geri dönelim, birbirimize destek olalım, hayatta kalmanın bir yolunu bulalım.
- But I'm sure we'll figure it out.
- Ama eminim bunu çözer.
But whatever this is, we'll figure it out.
Ama bu neyse çözeceğiz.
I'll figure it out, I'll improvise, lets just get in, but what will we do?
Onu ikna edicez doğaçlama yapıcaz O zaman onu ikna edicez Ama nasıl yapıcaz
But we'll figure it out.
Ama çözebiliriz.
I don't know, but--but we'll figure it out. Because I know no matter what, I want to be with you.
Bilmiyorum fakat bir yolunu bulacağız çünkü ne olursa olsun seninle olmak istiyorum.
It'll be hard, but we'll figure it out. - Even if that means starting over.
Zor olacak ama bir çaresini buluruz her şeye yeniden başlasak bile.
But we'll figure it out.
Bakalım...
OK, it's a lot weird, but we'll figure it out.
Pekâlâ, bu çok garip ama bunu çözeceğiz.
- I know it'll be hard, but we'll figure out a way to make it work.
- Biliyorum zor olacak, ama bu işi yapmanın bir yolunu bulabiliriz.
You can take a peek, but you have to do it in the bedroom because I think your face will give away the sex of the baby and I don't even want there to be a chance that we'll figure it out.
Ucundan bakabilirsin ama tuvalette baksan iyi olur çünkü yüzündeki ifade yüzünden herkesin bebeğin cinsiyetini öğreneceği fikrini bile beni deli ediyor.
I don't know. I don't know, but we'll figure it out, okay?
Bilmiyorum.
But if we can figure out where it landed, chances are it'll lead us to Edwin.
Ama nereye indiğini bulursak, bizi Edwin'e götürebilir.
Now, why she wanted Melinda dead, we're not sure, but we'll figure it out.
Şimdi neden Melinda'yı öldürdüğünden emin değiliz ama öğreneceğiz.
But maybe if we smoke some weed we'll figure it out. Yeah, that's good.
Ama biraz ot çekersek çözebiliriz belki.
But we'll figure it out together,
Ama bu işi birlikte çözeceğiz.
Um, but, you know, we'll figure it out.
Ama bir çaresine bakarız ya.
But if they figure out a way to make it work, you can bet that we'll definitely be there to cheer them on.
Ama bir şekilde durumun içinden çıkmanın bir yolunu bulursanız... -... mutlaka tezahürat yapmak için geliriz.
I don't know, but we'll figure it out.
Bilmiyorum, ama bir çözüm bulacağız.
But we'll figure it out.
Ama çözeceğiz.
But we'll figure it out.
Ama bir yolunu bulacağız.
But you're back. It's good news, so we'll figure it out, right?
Ama geri döndün ve bu iyi bir haber, yani beraberce çözeriz değil mi?
Um, if we're gonna be friends, one thing you'll figure out pretty quick is that I may need help once in a while, but I really hate it when people give me the answers.
Eğer arkadaş olacaksak, çabucak anlayacağın bir şey varsa arada bir yardıma ihtiyacım olabilir ama insanlar bana cevapları verdiğinde sinir olduğumdur.
I don't know how we're gonna do it but we'll figure it out.
Ne yapacağımızı bilmiyorum ama bunu bir şekilde çözeceğiz.
We thought we couldn't live without a motorized scooter that kept 36 beers cold, but no, no, we cannot. Yup. I'll get it, and Floyd, while I'm gone, it wouldn't be the end of the world if you would use your math skills to figure out where the hell I went wrong with that Sudoku.
Gidip getireyim, sen de Floyd, ben yokken matematikteki hünerini şu "sudoku" da nerede yanlış yaptığımı bulmak için kullansan dünyanın sonu gelmez ya.
I'm just not sure how my earthbending would translate to your waterbending, but we'll figure it out.
Ama toprak bükücülüğümü senin su bükücülüğüne nasıl uyarlayabiliriz emin değilim. - Ama bir yolunu buluruz.
I don't know, but we'll figure it out.
Bilmiyorum. Bir yolunu buluruz.
It doesn't look like they know where we are, but they'll figure it out eventually.
Nerede olduğumuzu bilmiyor gibiler ama sonunda öğrenecekler.
Okay, I cannot promise that, but you come back to bed and we'll figure it out.
Pekâlâ, söz veremem ama yatağa gelirsen uzun sürüp sürmeyeceğini anlayabiliriz.
It is gonna be difficult, but together we'll figure it out.
Zor olacak, ama beraber bir yolunu bulacağız.
But, you know, we'll figure it out when things calm down and make sure we get together, okay?
Ama işler durulduğunda bir gün ayarlarız ve bir yolunu buluruz, tamam mı?
I'll have a couple of days off after this case, and... and we'll figure it out, but until then...
Bu dosya kapandığında birkaç gün izin yapacağım. Bunun üstesinden geleceğiz. Ama o zamana kadar- -
But I made us a copy, so we'll be able to figure out why Hagen wants it so badly.
Ama bize kopyasını çıkardım, yani Hagen'ın neden bu kadar istediğini anlayabileceğiz.
I'll figure it out, but we have to stay within the lines and make sure nothing could be used against us.
Bunu öğreneceğim ama rollerimize devam etmeli ve bize karşı kullanabilecekleri bir şeyleri olmadığından emin olmalıyız.
I know we were supposed to have coffee today, but something just came up and I'm not gonna be able to make it, so give me a call when you get this and we'll figure out another time.
Bugün kahve içmeye gidecektik biliyorum ama başka bir işim çıktı ve gelemeyeceğim o yüzden, bu mesajı aldığında beni ara ve artık o konuyu başka zaman çözeriz.
I don't know what it is yet, but I'm sure we'll figure it out, so let's get on with that.
Henüz ne olduğunu bilmiyorum ama çözeceğimize eminim. Şimdilik buna yoğunlaşalım.
Yeah, it's not like everyone's gonna suddenly start holding hands and making out, but we figure, why not throw a big three-day outdoor party, show everyone a good time, and maybe they'll forget about this stupid stuff.
Evet, ellerimizi çabuk tutup dışarıyı inşa etmeye başlayarak, bu üç günlük açık hava konserini herkese göstermeye ve yaşatmaya, ve unuttuklarıma bu aptalca şeylere.
But we'll figure it out.
Ama öğreneceğiz.