English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ B ] / But you're gonna be okay

But you're gonna be okay traduction Turc

100 traduction parallèle
But I really think you're gonna be okay, you know? Yeah?
Ama ben senin bunu da başaracağına inanıyorum.
You just cracked a couple of ribs, but you're gonna be okay.
Sadece bir kaç kemiğin kırıldı, ama iyi olacaksın.
I'm afraid we're gonna have to get goin', but... I'm gonna have to steal your car, but I'm gonna be leaving you mine, okay?
Korkarım harekete geçmemiz gerekiyor arabanızı çalmak zorunda kalacağım ama size benimkini bırakacağım tamam mı?
But you're gonna be okay, you know?
Ama iyi olacaksın, biliyorsun değil mi?
I know they've been traumatic, but you're gonna be okay.
Bunun üzerinde travmatik etkiler bıraktığını biliyorum ama iyileşeceksin.
Well Duncan doesn't like any of us. But you're gonna be okay.
Sanırım...
But you have to, and you're gonna be okay.
Ama mecbursun, ve hayatın iyi olacak.
It might hurt for a while, but you're gonna be okay.
Biraz acıyabilir ama iyileşeceksin.
I know the medication has you feeling a little strange, but don't worry... -... you're gonna be okay.
- Bakın Bay Warshaw, şu anda ilaçlar yüzünden kendinizi garip hissettiğinizi biliyorum ama endişe etmeyin.İyileşeceksiniz
But you're gonna be okay.
- Ama iyileşeceksin.
You're infected, but you're gonna be okay.
Sana da bulaşmış, ama iyi olacaksın.
But you know what? You're gonna be okay.
Ama biliyor musun, her şey düzelecek.
Yeah, I know, but you're gonna be okay, right?
Evet biliyorum. Ama iyi olacaksın değil mi?
The first days are the toughest, But you're gonna be okay.
İlk günler en zorudur, ama daha iyi olacaksın.
I have spent a lot of time, but it's okay because I know you're gonna be happy.
Çok zaman kaybettim, ama sorun değil. Çünkü, sonunda mutlu olacağınızı biliyorum.
But if you want to stay, if you want to be part of this family you're not gonna go anywhere or do anything you're not gonna see anyone, unless Kirsten and I say it's okay.
Ama eğer kalmak istiyorsan eğer bu ailenin bir parçası olmak istiyorsan hiçbir yere gitmez, hiçbir şey yapmaz, kimseyi görmezsin. Ta ki Kirsten ve ben sana izin verinceye kadar.
The doctor said you're having an allergic reaction, but you're gonna be fine, okay?
Doktor alerjik bir tepki verdiğini söyledi. Ama iyileşeceksin, tamam mı?
It's gonna tough for-for a while, but you'll get through it, you're gonna be okay.
Sana karşı dürüst olacağım. Bir müddet zor olacak, ama atlatacaksın, her şey düzelecek.
You were hurt, but you're gonna be okay.
Yaralandın ama iyi olacaksın.
But if for some reason you don't, you're gonna be okay.
Ama bir sebepten dolayı alamazsan yine de iyi olacaksın.
That's totally okay. But when somebody asks you what's the planned curriculum gonna be you're not gonna know, and I'm not gonna tell you.
Ama sana " Planlanan müfredat nedir diye soran olursa, yanıt veremeyeceksin.
Okay, I really want to believe you, but you're gonna have to be a little more specific.
Tamam, sana sahiden inanmak istiyorum... ama bana karşı daha açık olmalısın.
but you're gonna be okay.
Ama sen iyi olacaksın.
Okay, but, look, if you're gonna make this about money, then I'm gonna be pissed.
Tamam, ama eğer mesele paraysa, o zaman kızarım.
- I don't either, but you're gonna be calm, okay?
- Ben de bilmiyorum. Ama şu an için sakinleşmen gerek, tamam mı?
I can see that you're upset, but everything's gonna be okay.
Kızgın olmanı anlıyorum, ama her şey yoluna girecek.
But you don't have to worry about that because we're gonna be okay.
Bizim hakkımızda endişelenmene gerek yok, çünkü biz ayrılmayacağız.
You're Going To Have To Sometimes, But As Long As He Knows You're Gonna Be There For Him Tomorrow, It's Okay.
Bazen mecbur kalacaksın, ama o, onun için her zaman orada olduğunu bildiği sürece, sorun değil.
You're gonna have a nasty bump on your head, but you're gonna be okay.
Kafanda çirkin bir şişlik çıkacak ama zamanla düzelir.
Ivy league, and you're gonna be okay, but ria, she's going back to the airport.
Şimdi, sen yüksek pozisyondasın ve sana bir şey olmayacak ama Ria, havaalanına geri dönüyor.
But you're gonna be okay, big bro.
Ama iyi olacaksın, abi.
And it's hard, but if you learn from this mistake, you're gonna be okay.
Ve önemli olan hatalarından ders almak. İyi olacaksın.
I mean, you can still move out, but you're gonna be monogamous too, okay?
Taşınabilirsin ama yine de tek eşli olacaksın, tamam mı?
Your lungs are hurt, but you're gonna be okay.
Ciğerlerin zarar görmüş, ama iyi olacaksın.
So, we're gonna process you here, but you're gonna get booked down in juvenile hall, and that's where your mom's gonna be waiting for you, okay?
İşlemlerini burada halledeceğiz, ama ıslahevine gideceksin, annen de seni orada bekliyor olacak tamam mı?
Okay? But it can't be much of a surprise, and in time you're gonna be as happy as I am.
Ama senin için çok da sürpriz olmasa gerek ve zaman içinde, sen de benim kadar mutlu olacaksın.
okay, I know you're scared right now, But it's gonna be okay.
Pekala, şu anda korktuğunu biliyorum.
Yeah, you're gonna feel a slight pinch, but then you're gonna be able to breathe, okay?
Biraz acıyacak ama sonrasında nefes alabileceksin, tamam mı? Başlıyoruz. Hayır, Lucas.
Your throat's gonna be sore for a little while, but we'll run some tests, we'll make sure you're okay, and then we'll get you home.
Boğazın bir süre acıyacak ama birkaç test yapacağız. İyi olduğundan emin olacağız. Seni eve göndermek istiyorum, tamam mı?
- Yeah, that would be great. But then there's a couple more things that you're gonna have to do before that, okay?
Evet, harika olur ama önce yapmanı istediğim bazı şeyler var.
Mmm, thank you. But we're gonna be okay.
Teşekkürler, biz hallederiz.
Stu, you're gonna freak out, but it's gonna be okay. Why?
Stu, fıttıracaksın fakat her şey düzelecek.
I know this must be very hard on you, but we really need you to work together if we're gonna help get Chloe back to you, okay?
Ama Chloe'yi bulmak için birlikte çalışmamız lazım.
But you're gonna be okay.
Ama iyileşeceksin.
But, Tyler You're gonna be okay.
Ama Tyler... İyi olacaksın.
- Yeah. They're, like, "okay, son, now, there's gonna be some scary monsters and some creepy people putting their hands on you, but you should be able to handle it because you're, like, uh... One and a half."
"Tamam, oğlum, orada korkutucu canavarlar olacak ve bazı ürkütücü insanlar, elleriyle sana dokunacak, fakat sen bununla baş etmelisin çünkü sen artık yaklaşık bir buçuk yaşında oldun."
Now, if this is a dummy grenade, you're gonna be fine, but if it's not, it's gonna explode right in your hand, so keep ahold tight, okay?
Aptal bir bombaysa sorun yok değilse elinde patlar. Bu yüzden sıkı tut tamam mı?
But you're gonna be fine, so just hang on, okay?
Ama iyi olacaksın o yüzden dayan, olur mu?
They're gonna have one of their guys at every door, but you should be okay.
Her kapıya bir adam koyacaklardır ama sen sorun yaşamazsın.
Um... I know how brave you are, and I know that it's all gonna be okay, but just right now, we're having a little trouble finding your dad.
Ne kadar cesur olduğunu ve her şeyin yola gireceğini biliyorum, ama şu an, babana ulaşmakta ufak bir sıkıntı çekiyoruz.
Okay, don't take this the wrong way? But I'm kinda wondering how you're gonna be an effective field agent.
Pekala, bunu yanlış anlama ama bu halde nasıl faydalı bir saha ajanı olacaksın?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]