English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ C ] / Cambridge

Cambridge traduction Turc

856 traduction parallèle
The turning point finally came in 1962 at a lecture given here in Cambridge which revived Wegener's idea of continental drift.
Dönüm noktası, nihayet 1962'de burada, Cambridge'de Wegener'in kıtasal sürüklenme fikrini canlandıran verilen bir konferansta geldi.
Fortunately, here in Cambridge, we had one of the first digital computers in the world.
Neyse ki, burada Cambridge'de dünyanın ilk dijital bilgisayarlarından birine sahiptik.
- I was at Cambridge.
Ben Cambridge'deydim.
Cheltenham, Harrow, Cambridge,
Cheltenham, Harrow, Cambridge,
Maybe you should go further, say, Cambridge.
Belki biraz daha uzaklara gitmelisiniz, Cambridge gibi mesela.
Let's make it Cambridge.
En iyisi Cambridge'ye gidelim.
So I thought The College Arms at Cambridge would be a good place.
Ben de Cambridge'deki Armalar Kurulunun iyi bir yer olacağını düşündüm.
Harvard, Hopkins, Cambridge.
Harvard, Hopkins, Cambridge.
You also learned all about blind flying at Harvard, Hopkins and Cambridge.
Kör uçusla ilgili her seyi de Harvard, Hopkins ve Cambridge'de ögrendiniz.
I might go back to Cambridge.
Belki Cambridge'e dönerim.
" Dear Charles, so you've left Cambridge and gone into the business.
" Sevgili Charles, demek Cambridge'i terk edip iş hayatına atıldın.
He was going to Cambridge, but now he'll be a warrior and marry young.
Cambridge'gidecekti, ama şimdi bir savaşçı olup, genç yaşta evlenecek.
I had hoped for Cambridge for you.
Seni Cambridge'de görmeyi ummuştum.
- Oh, that's a Cambridge spark galvanometer.
- Bu bir Cambridge galvanometresi.
- Oh, Cambridge.
- Cambridge.
I may have had just a menial job here, but at cambridge, They gave me a first and a fellowship.
burada temizlikte çalışıyor olabilirim, ama Cambridge'de birincilik ve burs verdiler.
I got a scholarship to Cambridge.
Cambridge bursum var.
- Weren't you at Cambridge?
- Cambridge'de okumadın mı?
I think I must have seen you somewhere since we left Cambridge.
Cambridge'den sonra seni bir yerde görmüş olmalıyım.
A Cambridge man, physics.
Cambridge'li Fizik mezunu.
TRAIN NOW ARRIVING AT PLATFORM ONE... IS THE ONE-FIVE FROM CAMBRIDGE.
Cambridge'den kalkan 15 : 00 treni şu an Peron 1'e yanaşmaktadır.
THE TRAIN NOW ARRIVING AT PLATFORM ONE... IS THE ONE-FIVE FROM CAMBRIDGE.
Cambridge'den kalkan 15 : 00 treni şu an Peron 1'e yanaşmaktadır.
CAMBRIDGE. HE'S LEAVING TODAY.
Kendisi bugün...
COMING IN FROM CAMBRIDGE FOR MARCUS.
Cambridge'den Marcus adına gelen bir valiz.
It happens to be Cambridge.
- Tüm bunlar Cambridge'de oldu.
I taught Oriental languages at Cambridge before the war.
Savaştan önce Cambridge'de Doğu dilleri okutuyordum.
Cambridge don and all of that.
Neden? Cambridge'de öğretmenlik vesaire.
To Anna Ansley, 22 Lincoln St, Cambridge, Mass, U.S.A.
Anna Ansley, 22 Lincoln St, Cambridge, Mass, U.S.A.
Here's the Prime Minister, Count Rupert of Mountjoy a graduate of Oxford and Cambridge.
İşte Başbakan, Mountjoy Kontu Rupert... Oxford ve Cambridge mezunudur.
I thought he was back at Cambridge.
Onun Cambridge'e döndüğünü sanıyordum.
When we were up at Cambridge together... We became very good friends for a while.
Cambridge'de birlikte iş yaptığımız zaman bir süre çok iyi arkadaş olduk.
- No. I work in Cambridge.
Cambridge'de çalışıyorum.
I'm free Saturday afternoon if you'd like to come to Cambridge.
Cumartesi öğleden sonram boş, Cambridge'e gelmek istersen.
- I've got to get the bus to Cambridge.
- Cambridge otobüsüne yetişmeliyim.
He'll be buried in the American cemetery at Cambridge tomorrow.
Yarın Cambridge Amerikan Mezarlığı'na gömülecek.
And they used to get mixed up with the letters... between Cambridge or Cambridgetown.
Sonra, Cambridge ve Cambridgetown adlarını... insanlar karıştırmaya başlamış.
So letters that were to a person in Cambridgetown... used to go to a person in Cambridge.
Çünkü, Cambridgetown'lıların kullandıkları harfleri... Cambridge'liler de kullanıyordu.
Cheltenham, Harrow Cambridge and India?
Cheltenham, Harrow... Cambridge ve... Hindistan mı?
Cambridge?
- Cambridge'de ne eğitimi aldınız?
I've no desire to go back to Cambridge to teach a lot of pimply-faced undergraduates the mysteries of the ancient civilizations.
Cambridge'e geri dönüp.. sivilceli yüzlü öğrencilere eski uygarlıkların.. gizemini öğretmek istemiyorum.
- A young friend from Cambridge.
- Cambridge'den genç bir arkadaş.
You forget, I took a first in oriental languages at Cambridge.
Unutmuşsun, Cambridge'de doğu dilleri derecesi almıştım.
Borca's brother, Prince Fasar, went to Cambridge with Akim.
Borca'nın kardeşi Prens Fasar, Cambridge'e Akim'le beraber gitti.
This is the Cambridge police chief now.
İşte bu gelen de Cambridge polis amiri.
Our first job is to copy the files of each of the homicides in each of the police departments involved Boston, Cambridge, Lynn, Lawrence and Salem and reconstruct them in master files in these books here.
İlk işimiz Boston, Cambridge, Lynn, Lawrence ve Salem'deki ilgili bütün polis departmanlarından bütün cinayet dosyalarına ait kopyaların burada toplanıp bu klasörlerde birleştirilmesi olacak.
Cambridge.
Cambridge.
Twenty-three-year-old girl in Cambridge.
Cambridge'de 23 yaşında bir kız.
- O'Rourke lives in Cambridge.
- O'Rourke, Cambridge'de yaşıyor.
Terry Evans, 24 Essex St. in Cambridge.
Terry Evans, 24 Essex Sokağı, Cambridge.
Serviced furnace at 38 Hudson St., Cambridge, 3 to 6 p.m.
15 : 00'den 18 : 00'a kadar 38 Hudson Sokağı'nda kalorifer ocağı tamirine gitmiş.
IT'S A TRUNK.
Evimde kiracı olan Profesör Marcus'a, neresiydi o Cambridge'den bir valiz gönderilmiş. Bir valiz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]