Camera clicking traduction Turc
157 traduction parallèle
[Camera clicking] Yes, piggy, it's me.
Evet, Piggy. Benim. Dinle.
[Camera Clicking]
[Foto makinesi sesi]
- [Camera Clicking]
[Foto mak.]
- before he was right at home. - [Camera Clicking]
- Eve dönmek üzereyken.
[Camera clicking] After the shoot, perhaps you will join me for dinner.
Çekimden sonra, benimle yemek yer misin?
( STAMMERING ) I don't know what you mean. ( CAMERA CLICKING )
Neyi kastettiğini bilmiyorum.
No! [camera clicking]
Hayır!
( IMITATES CAMERA CLICKING ) Over here. " " Angela...
"Buraya bakar mısın, Angela?"
Sure, babe. ♪ ( camera clicking )
Tamam, Bebeğim.
Make these pictures a little more beautiful... ( camera clicking ) That's the old Lauren I remember.
Bu Biraz Daha Güzel Yapar... İşte Bu Hatırladığım Eski Lauren.
- There you go. - ( CAMERA clicking )
İşte böyle.
[Camera Shutter Clicking ] [ Man] Only a few more.
Sadece bir kaç tane daha.
No fantasy too wild, no taste too bizarre, except that all the time the camera is clicking away.
Hiç bir fantazi çok aşırı değildir, çok garip değildir, sadece tüm zamanlarda kamera kayıttadır.
( camera shutter clicking )
"... iki şoför polise haber verdi.
[Camera Shutters Clicking] And, so, when Eliphaz came down from Mount Hebron bearing fgs... he offered them to Moham... who you will remember is the father of Shecham... and to Hazar, on the occasion of their matrimony... much in the same- -
Ve Eliphaz Hebron dağından indiğinde onlara, kim ki eğer Shecham ve Hazar'ın babasını hatırlarsa evliliklerinin daha...
[Camera Shutters Clicking] That's a keeper.
Şahaneymiş.
After judging a Miss Hawaiian tropic beauty contest... at the Sheraton Hali'a Kalua Lea... - Bart created a ruckus on a Hawaiian Airline jet... - [Camera Shutters Clicking] attacking several flight attendants.
Bart, Sheraton Halia Kalua Lea'da, Hawaii Güzellik Yarışması'nda jüri üyeliği yaptıktan sonra bir Hawaii uçağında uçuş görevlilerine saldırarak rezalet çıkardı.
( camera clicking ) It's amazing how simple it is.
O kadar basit ki.
[Camera Shutter Clicking] Hey!
Hey!
[Camera Shutter Clicking ] [ Stottlemeyer] You got a nice background here.
Burası sizin için çok güzel.
[Camera Shutters Clicking ] - Ho, ho, ho. - [ Children Cheering]
- Ho, ho, ho.
[Camera Shutters Clicking] Mrs. Hammond, I need to hear this again, please.
Bayan Hammond, Bunu tekrar duymam gerekiyor.Lütfen.
[Camera Shutters Clicking] Get a close up. Come on, Michael.
Yakınlaş Hadi, Michael.
That's it, good. Turn around. [Camera Shutter Clicking]
Bu kadar, iyi.Dön.
Come back. - [Camera Shutter Clicking]
Gülümse. geri gel.
[camera sutter clicking ] [ laughing]
Harika.
[camera sutter clicking] this is completely inappropriate. this?
Bu tamamen uygunsuz bir davranış.
[camera sutter clicking] we have cops.
Polislerimiz var.
[camera sutter clicking] how could you- -
Bunu nasıl...
[camera sutter clicking] give me a reason.
Bana bir sebep ver.
Have fun. ( camera shutter clicking )
İyi eğlenceler.
( camera shutter clicking ) okay, okay, we're from a small town
Nereyi görmeye gitmek istediğimi biliyor musun?
- ( Cheers and applause ) - ( Camera shutter clicking )
- Geri çekilmedin, siktir et onu.
( camera shutter clicking ) I change the future.
Geleceği değiştireceğim.
- Over here, Morgan! - ( camera shutter clicking )
Bu tarafa, Morgan!
thatwas... ( camera shutter clicking )
Ve ben... düşünmüştüm ki...
( camera shutter clicking ) Isn't this sweet?
Bu hoş değil mi?
Mankind and visitors coming together. ( camera shutters clicking )
İnsanoğlu ve Ziyaretçiler buluştu.
( camera shutter clicking )
Dünden beri karnıma bir lokma girmedi. Amma da aceleci biriymişsin.
¶ ( camera shutter clicking ) Ok, we're done.
Kız, şey Barstow'daki Kanal 27'nin hava durumu sunucusu.
( camera beeping, clicking )
Çekme, köpek bokuna benziyorum. Sen, doğa, neresi kötü?
( man ) On behalf of the Vega family... ( camera shutters clicking ) I want to thank all of Cano's loyal fans for their love and support.
Vega ailesi adına Cano'nun tüm sadık sevenlerine, sevgi ve destekleri için teşekkür etmek istiyorum.
( camera shutter clicking ) ZIVA : Lucky the blast was isolated.
Patlamanın arabayla sınırlı kalması şans.
- ( Camera phones clicking ) - I'm an actor!
Aktörüm ben.
[Camera shutter clicking]
Zorla girildiğinden şüphelendik, bilirsin...
[Camera shutters clicking] All right. Come on.
Tamam, hadi.
♪ oh, oh-oh-oh one, two... [thud ] [ cheerleaders gasping ] [ chuckles ] [ camera shutters clicking]
- 911'i aramasak mı? - Instagramda paylaşana kadar olmaz. Evet, bilinci kapalı.
[camera shutters clicking] Here's the thing about a hospital.
Bunun iyi bir fikir olduğunu düşündüren nedir sana?
I see faint ligature marks... ( Camera shutter clicks ) on... both wrists... ( Clicking ) with a distinct pattern.
Belirsiz bağlanma izleri görüyorum her iki bilekte ve belirgin bir motifte.
Shall we? Yeah. ( camera shutters clicking )
İyi şanslar.
( camera shutter clicking ) How was Danny's interview with IAB? Uh, he said it went fine.
Yanlış ele aldığımı ve iyi bir amir olmadan önce, çok şey öğrenmem gerektiğini söyle.
clicking 97
camera 269
cameras 133
cameron 871
cameraman 36
camera shutter clicks 92
camera clicks 41
camera shutter clicking 109
camera two 34
cameras clicking 16
camera 269
cameras 133
cameron 871
cameraman 36
camera shutter clicks 92
camera clicks 41
camera shutter clicking 109
camera two 34
cameras clicking 16