Caprice traduction Turc
185 traduction parallèle
The family cannot be broken up... by a whim or a caprice... or even by the sin of one of the partners in the marriage.
Aile bir heves veya kapris hatta evliliğin ortaklarından birinin günahı yüzünden parçalanamaz.
The only difference between caprice and lifelong passion is that caprice lasts a little longer.
Geçici heves ve ömür boyu süren tutku arasındaki tek fark, geçici hevesin biraz daha uzun sürmesidir.
- Then this is a caprice.
- Öyleyse kapris yapıyorsunuz.
The change is your caprice in the morning.
Yarın sabah kaprisinizi değiştireceğinizi umalım.
Another caprice
İşte başka bir kapris daha.
"Simone, on a sudden, unpredictable caprice... " does a front flip...
Ama Simone, beklenmedik bir kaprisle döndü ve
Well, I hoped I could avoid the subject, but some of us, through a cruel caprice of Mother Nature...
- Konudan kaçınabileceğimi umuyordum. Ancak, bazımız, doğanın zalim bir kaprisinden dolayı...
Caprice of Mother Nature.
Doğanın kaprisi.
it concerns a particular mania his dearest caprice, which enabled me to make his acquaintance
çünkü belirli bir tutkuyla ilgili onun en sevgili kaprisi, ki bu bana onu tanımamı sağladı.
Don't be embarrassed, Madame Caprice.
Madam Caprice'i utandırmayın.
- Madame Caprice is in the same boat.
- Madam Caprice de aynı durumda.
It's me... Caprice.
Benim, Caprice.
Good evening, Mr. Caprice.
- İyi akşamlar Mösyö Caprice.
Good night, Mr. Caprice.
- İyi geceler Mösyö Caprice.
You're Mr. Caprice.
- Evet. Mösyö Caprice.
Mr. Caprice, you were assigned a diffiicult mission in every respect.
Mösyö Caprice, çok zor bir görevi başarıyla tamamladınız.
He's going to try the case against Caprice.
Caprice'e karşı olan davayı yürütüyor.
Here we have convened sisters, so we could decide the future fate of two persons of another sex, who, instead of extinction due to the logical laws of evolution, have appeared among us by the strange caprice of the fate.
Bugün burada, doğal evrimin elemesine rağmen kaderin cilvesiyle aramızda beliren, başka bir cinsiyetteki iki şahsın geleceğine karar vermek üzere toplandık, Kardeşlerim.
My duty of the "GENETIX" representative is to warn you, dear Sisters, about the results of humanitarian caprice of our dear "doctor" Berna.
GENETIX'in temsilcisi olarak görevim, sayın kardeşlerim, Sevgili Dr Berna'nın yardımsever kaprisinin sonuçları hakkında sizi uyarmak..
Of course, hunters who climbed these heights in search of hares or wild boar had noticed the sudden appearance of little trees, but had put it down to some caprice of nature.
Pek tabii, yaban tavşanı ve domuzu arayışıyla bu yüksekliklere tırmanan avcılar fidanların aniden ortaya çıkışını fark etmiş oysa bunu doğanın gelgeç hevesine yormuştu.
Because, in my opinion, Sir... Russia is a caprice of nature... No reason... but here we are!
Çünkü Rusya aklın değil... doğanın bir oyunudur.
- Hey. Tomorrow night, you and me, dinner, just the two of us. The Caprice?
Yarın gece beraber Le Caprice'e gider, güzel, sakin bir yemek yeriz, olur mu?
- Did not it use to go to the Caprice?
- Eskiden Caprice kulübüne gitmiyor muydunuz siz?
Big Boy Caprice.
Big Boy Caprice.
Nobody's gonna put Big Boy Caprice behind bars sittin'behind a desk.
Kimse Big Boy Caprice'i barın arkasında bir masaya oturtmayacak ama!
Big Boy Caprice's fingerprints are not on those walnuts, Tracy.
Big Boy Caprice'in parmak izleri bu cevizlerde değil Tracy.
Mr Caprice, do you intend to take legal action against the city
Mr Caprice, bu yanlış tutuklamalar için şehire karşı yasal bir hareket düzenlemeyi düşünüyor musunuz?
Caprice speaking.
Caprice konuşuyor.
- Hey, Mr Caprice.
- Hey, Bay Caprice.
- So many questions, so few answers.
- Bir sürü sorular, çok az cevaplar. - Bay Caprice.
Leaving us the task of unraveling an insane man's terrifying caprice.
Akıl hastası bir adamın korkunç, yersiz davranışlarını çözme görevi bize kaldı.
No opposition, no caprice, no delays.
İtiraz eden yok, kapris yok, erteleme yok.
Good morning, Caprice.
Günaydın, Caprice.
What about those two guys in a Caprice Classic outside?
Peki ya dışarıdaki Caprice Classic'teki iki adam kim?
The car a burgundy Chevrolet Caprice, is the possible suspect car.
Şüpheli vasıta bordo renkli Chevrolet Caprice.
Caprice Classic.
Caprice Classic.
" "Compensation to one Walter R. Duncan... for unauthorized use of his 1 968 Caprice station wagon- - $ 500." "
Walter R. Duncan'a, 1968 Caprice model yük kamyonunu izinsiz kullanma için tazminat : 500 dolar.
Caprice.
Kapris.
White Caprice from Vermont.
Vermont plakalı beyaz Caprice.
We have a midsized Caprice.
Orta boy bir Caprice'imiz var
Henri Capri.
Henry Caprice. - Sende kalabilir.
- I see you've met Dr. Capri.
- Umarım Doktor Caprice'le tanışmışsındır. - Evet.
Reyes, you seen Capri?
Caprice'i gördün mü?
Come on, Capri. You are the arachnologist.
- Yapma Caprice örümcek konusunda uzman olan sensin.
Where the hell did Capri go now?
Şu lanet Caprice de nereye gitti.
- Okay. - Where cojones is Capri?
Şu Caprice de hangi cehennemde?
- he doesn't know what he's saying!
Ne söylediğini bilmiyor. - Bayan Mercer, Caprice ölüyor.
- Mr Caprice.
Yeni yıla girmek için ne yol be.
Capri?
Caprice.
Dr. Capri?
Doktor Caprice.
You can't stay here alone.
- İstersen tek başına kalabilirsin Caprice.