Casualties traduction Turc
1,956 traduction parallèle
Word is that task force Tarawa's taken 200 casualties in that city.
Habere göre, Tarawa Kuvvetleri burada 200 kişiyi kaybetmiş.
No casualties were reported.
Zayiat bildirilmemiş.
I'm worried about civilian casualties.
Sivil kayıplar konusunda endişeliyim.
And sir, we've sustained zero casualties.
Ve komutanım kaybımız yoktur.
Army, Marines are engaged. Taking casualties.
Piyadeler ve denizciler, kuşatılmış durumda ve kayıplar veriyorlar.
Sir, if the L.A.Vs came back with casualties, how's Humvee supposed...
Komutanım eğer zırhlılar, o kadar yaralı ile geri döndüyse biz, Humveeler ile nasıl...
- Any word on those mine casualties?
- Mayındaki zayiatımızdan bir haber var mı?
Although there were fewer casualties.
Daha az kayıp olmasına rağmen.
" inflicted numerous casualties.
"Tüfeğini kullanarak çok sayıda düşman bertaraf etti."
Colby says no casualties.
Colby kayıp yok diyor.
[CHATTERING] Casualties are an expected part of covert ops.
Gizli operasyonlarda kayıplar olabilir.
It resulted in casualties.
Kayıplarla sonuçlandı.
No way in without casualties.
Kayıpsız giriş yok.
all military action regrettably has some casualties.
Bütün askeri olayların ne yazık ki bazı zayiatları olur.
Any casualties?
Zahiyat var mı?
We... treated combat casualties in the field.
Biz... savaş alanındaki yaralıları tedavi ediyorduk.
The police think the bomb misfired since there weren't any casualties.
Polis bombanın tam olarak patlamasının can kaybına neden olmadığını düşünüyor.
We've suffered too many casualties.
Çok büyük kayıplar verdik.
We were taking too many casualties, and a withdrawal was ordered.
Çok fazla kayıp veriyorduk, ve geri çekilme emredildi.
I see the casualties over and over and over again :
Devamlı yaralananlara şahit oluyorum.
Minimal casualties, maximum effectiveness - that's us.
En az kayıpla, üstün derecede etki. Bu biziz.
Even so, minimal casualties may be enough to prevent you from breaking Grievous'defenses.
Yine de, en az düzeyde kayıplar Grievous'un savunmasını aşmanıza yeterince mani olabilir.
Good, we will maximize our casualties with this attack.
Güzel. Bu saldırıyla oldukça fazla kayıp verdireceğiz.
Casualties of war.
Savaş zayiatı.
Ideal blast radius for maximum casualties.
Maksimum kayıp için ideal bir patlama bölgesi.
Mustafa Kemal, whose army had about 6 thousand casualties at... Sakarya, was promoted to the rank of Field Marshal and was also given the title of Gazi.
Mustafa Kemal artık, Mareşal ve Gazi'ydi.
Why didn't the Interior Minister issue yet a statement with the casualties of the explosion's incident?
Neden İçişleri Bakanımız şu ana kadar patlamada ölenler hakkında bir açıklamada bulunmadılar?
Thankfully, there are no casualties
Allah'a şükürler olsun ki fazla kaybımız yok.
Check the status of the casualties again.
Tekrar yaralıların durumunu kontrol edin!
- Did your unit sustain any casualties?
- Biriminiz zayiata uğradı mı?
And there were casualties?
Ölenler oldu mu?
There's always casualties in wan sin
Savaşta her zaman ölenler olur, efendim.
The army didn't suffer any casualties.
Ordu güçlerinde herhangi bir kayıp yok.
We are sustaining heavy casualties.
Büyük kayıplarımız var.
Recon reports eight casualties at a forward observation post, but these were not caused by the blast.
Keşif bildiriyor, sekiz ölü, uzak kontrol noktasında. Ama bu kayıplar patlamadan ötürü değil.
We're going to take casualties on this, and Mancheck may have to be one, but that doesn't necessarily apply to his staff, especially those who show boldness and initiative as we tie up these loose ends.
Aynı şey kadrosundakiler için geçerli olmayabilir. Özellikle cesaret gösteren ve girişimde bulunanlar için. Biz yarım kalan işlerimiz halledelim.
Multiple casualties.
Çok sayıda zayi.
Repeat, multiple casualties.
Tekrarlıyorum, çok sayıda zayi.
Didn't you think there might be casualties?
Kayıplar olabileceği aklınıza gelmedi mi?
Two, three casualties max.
En fazla 2-3 kayıp.
Maybe if you applied the protocols to the letter you'd have less casualties.
Protokollere harfi harfine uyarsanız, belki de daha az kaybınız olur.
The exact number of casualties is not yet known as emergency crews are still pulling victims from the rubble.
Kurtarma ekipleri, enkazın altından cesetleri çıkardığı şu sırada kayıplarımızın sayısı hâlâ kesinleşmiş değil.
They'll be our so-called casualties.
Bizim sözde kayıplarımız olacaklar.
... of the list of casualties since some of the men killed may have been stationed at Incirlik on classified missions.
... İncirlik üssünde gizli görev için bulunan kişiler olabileceği için yayılan söylentiler arasında.
- Casualties, Doctor?
- Kayıp var mı doktor?
We'll take casualties.
Yaralananlar olur.
I'm not here to heal casualties.
Buraya, gazilere hemşirelik yapmak için gelmedim.
All units, multiple automatic weapons, several casualties reported.
Tüm birimler, otomatik silahlı, birkaç yaralı var.
But then reports came of a bus crash with 23 casualties.
Sonra haberlerde bir otobüs kazasında 24 kişinin öldüğünü öğrendik.
The casualties of war.
Anlamıyorum.
Casualties multiplied.
Ölümler hızla artıyordu.