Cb traduction Turc
190 traduction parallèle
Call CB and have them teletype Paine's description to Pittsburgh.
İletişimdekilere ulaşıp Paine'nin eşkalini Pittsburgh'a iletmelerini sağla.
Southern Pacific, CB O, C E...
Southern Pacific, CB O, C E...
This is a very special CB-275.
Bu çok özel bir CB-275'dir.
They must pick you up on CB radios in Alaska.
Enerji sinyalini Alaska'daki telsizler bile çekiyordur.
Over the CB.
Şifreli kanaldan mı geliyor?
( MAN ON CB ) Hey, Spiderman, are you out there?
Hey, örümcek adam.
in this moving CB radio show, and I... I don't even have a handlel
Üstelik bir nedenim bile yok.
( MAN ON CB ) Sounds good to me, Tower of Power.
Ses iyi geliyor. Dinle dostum...
- The CB, Cotton Mouth.
Sivil kanaldaki Cottonmouth'ın.
I ain't got no CB.
Sivil kanalım yok.
That's his CB handle!
Bu onun telsiz lakabı.
'10-4, I know you can't say "ass" on the CB. Back.'
Tamam da, telsizde "kıç tekmelemek" diyemezsin, tamam.
I want all party members in the tristate district... to monitor the city, county and state police on their CBs.
Tüm parti üyelerinin tristate bölgesinde istiyorum... Sehiri, ülkeyi ve eyalet polisini CB'lerinde kontrol etmek icin.
- Yeah? There's a lot of talk on the CB about the roadblock ahead.
Telsiz kanalında ileride bir sürü yolu kestikleri söyleniyor.
- I don't believe it. The voice could be coming from a CB transmitter.
İnanması zor ama ses evdeki bir radyo vericisinden geliyor olabilir.
On CB... whatever.
CB'de... herneyse.
CB without the mike.
CB mikrofonsuz.
"CB, JR, JW."
"CB, JR, JW."
CB.
CB.
A man with a CB back in Leeton.
Leeton'daki bir adamdan duydum.
Crazy Eddie's slashing prices... on stereo equipment, video equipment, color TV's, car stereos, CB's, phones, disco equipment and professional products, plus a selection offloor samples and demonstrators... priced at or below cost.
Çılgın Eddie'nin kesme, müzik seti ürünleri video ürünleri,.. ... renkli televizyonları, araba teypleri, telefonlar disko teçhizatları ve profesyonel ürünleri, çok fazla seçeneği ve seçme şansıyla çok ucuz fiyata.
I got my CB. But that's not real talk.
Bende de telsiz var ama gerçekten konuşmak sayılmaz o.
Now, if you need to reach me, you can get me on Steve's CB.
Bana ulaşmanız gerekirse, Steve'in telsizinden ulaşabilirsiniz.
CD, CB, TV, telephone, full bar, VHS.
CD, CB, TV,..... telefon, dolu bir bar, video.
{ Y : bi } and the only communication now possible { Y : bi } has been through the use of CB communicators { Y : bi } which the group apparently brought with them.
Şu an için kullanımı mümkün olan... tek iletişim aracı... grubun beraberlerinde getirdiği telsizler.
CB, That's not Tom Brown,
CB. Bu Tom Brown değil.
Walter's got a CB radio.
Walter'ın kısa dalga telsizi var.
- I got a hold to Doc Hogue on the CB... and he said that that will hold me till I came in.
- Telsizden Dr. Hogue'a sordum buraya gelene kadar idare eder dedi.
I'll bet you even called us "beavers" on your CB radio, huh?
Telsizde bize "kunduz" dediğinize bahse girerim. Evet.
Now, if you need to get a hold of me, you can use the C.B. I'll be within range, and I've got it tuned to the right frequencies.
Ben aralığında olacak ve ben doğru frekanslara ayarlanmış var bana bir tutmak gerekiyorsa Şimdi, sen CB kullanabilirsiniz.
CB-
CB-
The Judge and I thought we'd take a little ride into town and go CB shopping.
Yargıç ve ben kasabaya kadar gidip telsiz almayı düşünüyorduk.
Patty, see if this guy's got a CB.
Bu adamın telsizi var mı bir bak.
- Accident. Do you have a CB?
Telsizin var mı?
[Man On CB] Hey, KC Tanker.
[Bir Telsizde adam] Hey, KC Tanker.
[Dave On CB] Negatory there, heavy hauler.
[Dave CB telsiz] hiçbir ağır çekme yoktur.
- What you need out here is a CB radio. - Yeah, is that right?
- Buralarda en çok telsize ihtiyaç duyulur...
If you use a CB, you need a handle.
... ve eğer telsiz kullanacaksan bir beyninin olması lazım.
Do you think we can use your CB to radio a tow truck?
Telsizinizi kullanıp belki yardım çağırabiliriz.
You got a CB.
Bir telsiziniz var.
I got one down at Sidewinder and on the CB.
Evet. Sidewinder'da bir tane olacak... ... ve telsizde.
He's trying to hit as many as he can before the snow falls and he has to use the phone and the CB radio.
Kar başlamadan önce hepsine katılmak istiyor... ... ve telefon toplantıları ve telsizi de kullanmalı.
No fooling with the CB.
Telsiz ile oynamak yok.
Your son broke the CB.
Oğlun telsizi kırdı.
Are you sure the CB's broken?
Telsizin kırık olduğuna emin misin?
That old man is lying up there dead as hell and it just don't make any difference to you.
Yasli adam ölmüs yukarida yatiyor... sen h ¡ çb ¡ r sey olmamis g ¡ b ¡ davraniyorsun.
I have no claim.
H ¡ çb ¡ r dava açmayacagim.
Nothing.
H ¡ çb ¡ r sey.
Short-changed by the Lord and dumb as a jackass.
Dogarken Tanri h ¡ çb ¡ r sey vermem ¡ s.
This man carries no identification.
Bu adamin h ¡ çb ¡ r k ¡ ml ¡ g ¡ yok.
Absolutely nothing.
H ¡ çb ¡ r sey.