Climb aboard traduction Turc
99 traduction parallèle
Climb aboard.
Salın üstüne atla.
Just climb aboard my magic carpet, and away we'll go.
Sen uçan halıma bin, yeter, uçalım, gidelim uzaklara.
Just climb aboard my magic carpet and away we'll go.
Sen uçan halıma bin, yeter, uçalım, gidelim uzaklara.
I heard a tugboat whistle, and right down on top of me... comes a coal barge... so I grab ahold and climb aboard.
Römorkör'ün sirenini duydum, sonrasında tam tepemde bir kömür teknesini gördüm. Ben de ona tutunup güvertesine çıktım.
Once the havoc is over, every mother's son will try to climb aboard our ship.
Yıkım geçtiğinde canlı kalan her insanoğlu gemiye binmek için her şeyi yapacaktır.
Climb aboard.
Yukarı çık.
And now, if you don't intend to climb aboard, please step back off the pad.
Şimdi ise, buraya çıkmayacaksanız, lütfen geride durun.
You give me my robe or climb aboard the way I am.
Bana giysimi verecek misin yoksa olduğum gibi kayığa mı çıkayım?
We just climb aboard.
Karşıya geçmemiz gerekiyor yani.
Climb aboard.
Atlayın.
Climb aboard.
Atla bakalım.
Climb aboard!
Güverteye çıkın.
There. Climb aboard.
Oraya, vagona bin.
Climb aboard.
Binin tekneye.
♪ Won't you climb aboard ♪ ♪ You'll ride as smooth as glass ♪
# Göreceksiniz çok zevkli bir yolculuk olacak. #.
♪ Won't you climb aboard ♪ ♪ You'll ride as smooth as ♪
# Göreceksiniz çok zevkli bir Yolculuk olacak. #
Well. climb aboard the bus. We -'II have breakfast at Hollywood and Vine.
Kahvaltıyı Hollywood'da yapacağız.
Climb aboard, soldier.
Araca bin, asker.
With your permission. Climb aboard.
Anlaşıldı...
Climb aboard.
Haydi binin.
Quickly, climb aboard.
Çabuk, çıkın üstüne.
Climb aboard.
Yanıma gel.
My survival instincts told me not to climb aboard this thing.
Hayatta kalma içgüdülerim bana bu tür gemilere binme diyor.
Hurry up, climb aboard!
Acele et, sandala çık!
- Well, then, let's climb aboard.
- Öyleyse, hadi gemiye tırmanalım.
- Climb aboard.
- Tırman.
I'm the captain So climb aboard We'll search for tomorrow On every shore
İçine tırmanan kaptanım Yarını arayacağız her kıyıda
On board I'm the captainSo climb aboard We'll search for tomorrow
İçine tırmanan kaptanım Yarını arayacağız her kıyıda
Climb aboard, Sonny.
Arabaya atla Sonny.
Climb aboard as we dip down underneath the clouds for our exclusive Channel 1 0 3-D Dopeler radar.
Gelin şimdi sizi bulutların arasından süzülerek Kanal 10'un 3-D Dopeler radarına götürelim.
Ooh. Climb aboard, Cap...
Gemiye çık, Kap...
Make another one of those and climb aboard. You know what?
Onlardan bir tane daha yapıp yurt dışına gitsene.
Climb aboard, explorers.
Haydi binin kaşifler.
Climb aboard.
Atla.
- You climb aboard the ferry at the same time.
- Ve aynı zamanda bir feribota tırmanıyorsun.
Well, climb aboard.
- Atla o zaman.
Climb aboard, girls, and let me hear your bodies talk.
Beylerin üzerine çıkın kızlar. Bedenlerinizin konuştuğunu duyayım!
Climb aboard.
Bin.
Why don't you climb aboard and see for yourself?
Neden benimle gelip gözlerinle görmüyorsun?
Come on, climb aboard.
Hadi, tırmanın!
So all that's left is to climb aboard the Flying Dutchman, grab the key, you go back to Port Royal, and save your bonnie lass, eh?
Yani tek yapmamız gereken Uçan Hollandı'ya çıkmak, anahtarı almak. Sonra da Port Royal'e gider sevgilini kurtarırsın.
- Climb aboard.
- Atla.
Climb aboard, boy.
Yukarı çık, delikanlı.
Climb aboard, sir.
Üzerime tırmanın, efendim.
Climb aboard the love train! Go!
Atla aşk trenine!
Aang : Climb aboard and hold on tight.
Tırmanın ve sıkı tutunun.
Oh, climb aboard, monkey man.
Gemiye atla maymun adam.
- How about we all climb aboard? Okay.
Hepiniz otobüse binmeye ne dersiniz?
Some climb aboard and dive off the boat.
Bazıları gemiye tırmanıp, gemiden atlıyorlar.
Climb aboard!
Atla!
I'll take that lift. - Yeah, climb aboard.
- Evet, tırman.