Dames traduction Turc
319 traduction parallèle
And let me tell you dames something : If I get ahold of her, I'll rip her wide open.
O kadını elime bir geçirirsem bacaklarını cart diye ayıracağım.
You got a lot more on when you ain't got anything than most of the dames I've seen around here.
Etraftaki ayılan bayılan kadınlara bakılırsa sen daha üzerine çok şeyler giyip çıkaracaksın.
These dames mean nothing to me.
Bu karılar benim için hiçbir anlam ifade etmiyor.
That's where you always find those dames. Right you are.
Böyle kadınları ancak oralarda bulabilirsiniz.
- Yeah, you dames are all alike.
- Evet, siz kadınlar hep böylesiniz.
iii bet you whatever you use for money that those two dames are not going to have an easy time on this train.
Seninle bir Meksika Doları ya da her ne parası kullanıyorsan onun karşılığında yan taraftaki o iki bayanının bu trende rahat yüzü görmeyeceklerine dair bahse girerim.
A month from now, the dames that you wrote wouldn't give you a tumble of mesionette desert island
Tam bir ay sonra yazıştığın bayanlar sana metelik bile vermeyecekler.
Sixty dames.
60 tane hatun.
Too many of you dames getting away with it these days.
Siz kadınların çoğunun, son günlerde, bu yaptığı yanına kar kalıyor.
I was just wondering what makes dames like you so dizzy.
Senin gibi kızlar niye böyle budala oluyor diyordum.
Listen, guys like you pay me to protect them from screwy dames.
Senin gibiler, onları kadınlardan korumam için bana para verir.
They're rowlocks, another word for them is dames
Onlara ıskarmoz denir. Kürekçilerin hayat arkadaşları gibidir.
Oarsmen never set out without their dames
Onlar olmadan hiçbir yere gidemezler.
- And dames...
- Hele kadınlar...
Go on, you with all your fancy dames. Where do I come off?
Bırak ya, o süslü hatunlar varken bana sıra mı gelir?
All right. Forget about the dames.
Kadınları boş ver.
What about the dames?
Ya kızlar?
Don't forget what I told you about dames.
Kadýnlar için sana ne söyledim unutma.
Dames are always like that.
Kadınlar hep aynıdır.
Thousands of dames writing us letters that are supposed to pep us up.
Binlerce kadın bize moral vermesi gereken mektuplar yazıyorlar.
You're used to traveling around with dames like me.
Sen benim gibi kadınlarla takılmaya alışıksın.
So I'm telling you, see here I am with these two beautiful dames.
Onu diyordum. İki güzel kadınlaydım. Ne vücutları vardı ama.
After all, a guy like me with hundreds of dames...
Benim gibi bir adam yüzlerce kızla...
Oh, you dames are sure screwy.
Siz kadınlar gerçekten tuhafsınız.
- Funny how the dames fell for him.
- Kadınların ona tutulması tuhaf.
Do you draw pictures - Swell dames?
Resim çizmeyi biliyor musun... Güzel hatunlar?
It was worth losing two dames over.
Ugruna iki kadïn kaybetmeye degdi.
Just like all dames.
Tüm kadınlar gibi...
And be careful of the dames.
Kadınlara da dikkat edin.
There must be plenty of rich old dames just waiting for you to push'em around.
Eminim, senden ilgi bekleyen pek çok yaşlı ve zengin kadın vardır.
Let the dames alone at Pennsylvania Station...
Bayanı Pennsylvania İstasyonunda rahat bırakırsan...
Stop annoying these dames, or I'll lock you up!
Kadınları rahat bırak, yoksa içeri atarım!
Why does this flatfoot have to know so much about this dames life?
Neden bu düz taban o kadının hayatını öğrenmeyi bu kadar çok istiyor?
These London dames have plenty on the ball.
Bu Londralı hatunların kafası fena çalışıyor.
Those little dames can sure gripe.
Bu küçük bayanlar amma da mızmız.
Dames chasing you again?
Bayanlar mı peşinde? Hala mı?
Dames are always pulling a switch on you.
Kancıklar arkandan hep bir işler çevirirler.
Do you know what he calls women? "Dames."
Kadınları nasıl çağırdığını biliyor musun? "Kancıklar"
Dames like to be bossed.
Bayanlar, patronluk taslanmasından hoşlanır.
You dames.
Ah şu kadınlar!
Maybe I could get tired of being pushed around by cops and hotel managers and ritzy dames in bungalows.
Belki polisler, otel müdürleri ve bungalovlardaki zengin kadınlar tarafından itilip kakılmaktan bezmiştim.
Do you know anything whatever about those to dames... that would give me a chance to begin to work?
Bana bu iki bayanda işe şu noktadan başlayabilirsiniz diyebileceğiniz bir durum söz konusu mu?
Dames are no good if you wanna have some fun. Come on, pal.
Eğlenmek istiyorsan kadınlara takılmayacaksın.
Whit, my friend, there's a million dames in this world, and they all look like her.
Whit, dostum, şu dünyada milyonlarca kadın var ve hepsi de ona benziyor.
- Don't forget, those dames listen in.
- Unutma, şu operatör kızlar dinleyebilir.
Especially the dames.
Özellikle de bayanlar.
Wouldn't that be convenient for you and the dames you've been chasing around?
Sana ve peşinden koştuğun kadınlara iyilik yapmış olurdum, değil mi?
- Those German dames are all alike.
- Şu Alman kızlarının hepsi aynı.
And after we all swore up and down, no dames!
Kadın olmayacak diye yemin etmemize rağmen!
It ain't any riskier than waiting around here for a break... and this is the country where the nuggets of gold are crying for you... to take them out of the ground, make them shine in coins... on the fingers and necks of swell dames.
Burada şansımızın dönmesini beklemekten riskli değil. Orada altın külçeleri bizi bekliyor. Yerden çıkarılmayı, paraya dönüşmeyi, güzel kadınların... parmaklarında ve boyunlarında parıldamayı bekliyorlar.
Look out for those Indian dames.
Yerli kadınlara dikkat et.