Damien traduction Turc

Damien, um... There's something that you should know before. Yeah?

Damien öncelikle bilmen gereken bir şey var.

Damien, where are you going?

Damien, nereye gidiyorsun?

Everyone will be happy to know that Damien and I broke up.

Damien'la ayrıldığımızı bilmek herkesi mutlu edecektir.

So then you and Damien didn't?

- Sanırım Damien'la siz yapmadınız...

Damien and I broke up.

Herkes Damien'la ayrıldığımızı duyduğuna sevinecektir.

Ugh, well, truth is I was dating this guy named Damien. And he was a lot of things, one of them being a dealer.

Damien diye bir çocukla çıkıyordum ve bir sürü şey yapıyordu, buna uyuşturucu satmak da dahil.

- Hey, Damien?

Hey, Damien?

It's just that it's the first time in weeks I've been able to not think about Damien and the first time in even longer that I've actually been happy.

Haftalardır ilk kez Damien'ı düşünmemeyi başardım ve daha da uzun zamandır ilk kez mutlu oldum.

I'll just text Damien and tell him to forget it, okay? It's okay.

Damien'a mesaj atacağım ve bunu unutmasını söyleyeceğim.

And then Damien's party favors just happened to fall into my lap.

Damien'ın hapları tam da istediğim intikamdı.

You ever hear of damien hirst?

Damien Hirst'i duymuş muydun?

- Damien Carr.

- Damien Carr.

That was good eye contact and posture, Damien.

Tamam, göz temasın ve duruşun iyiydi, Damien.

Contempt when she looks at Damien.

Damien'i hor görüyor.

And we saw Clara's contempt for Damien.

Haklısın. Bir de Clara'nın Damien'i hor görmesi var.

Damien came onto her.

Damien ona gitmiş.

So, Clara rejects Damien for his father, Who's shadow he lives in.

Yani, Clara babası için onun gölgesinde yaşayan Damien'i reddetmiş.

We need to get Damien back in here.

Damien'i buraya geri getirmeliyiz.

Damien, you lied!

Damien, yalan söyledin!

You're pathetic, Damien.

Ezik herifin tekisin, Damien.

Hey, doc, Damien Musso called my office this morning.

Hey, Doktor, bugün ofisimi Damien Musso aradı.

You know that affair Damien said he had with Clara?

Damien'in Clara ile yaşadığını söylediği ilişkiyi biliyorsun, değil mi?

He's not worried at all about Damien.

Damien için endişelenmedi.

Well, we know we can rule out Damien.

Damien değil, onu eledik.

Facial rec ID'd him as Damien Salerno. Prime suspect in 14 bank robberies over the last 15 years.

Yüz tanımaya göre, adamın ismi Damon Solerno son 15 yıldaki 14 banka soygununun baş şüphelisi.

CBP has just apprehended Damien Salerno.

CBP Damien Salerno'yu yakaladı.

When you have Damien Hirst, one of the most expensive artists in our generation today, and having 100 people working for him, do you think that he's gonna come and cut little papers and start to glue?

Damien Hirst'ü bir düşünün. Bu jenerasyonun en pahalı sanatçılarından biri. Ve onun için 100 kişi çalışıyor.

It's going to make Damien Hirst want to cut his cock off and pickle it.

Damien Hirst'a sikini kesip turşusunu kurduracak bir şey.

I don't... Amber was 15 when she hooked up with Damien.

Amber 15 yaşındayken Damien'la beraber oluyordu.

I was, When I was dating Damien, yeah.

Damien'le çıkarken satıyordum evet.

I am moving in with Damien.

Damien'ın yanına taşınıyorum.

Wait, Damien, the demon seed?

- İspiyoncu! - Durun. İblisin dölü Damien mı?

Well, Damien, gee, I'm... I'm sure you're a nice guy and everything.

Damien, eminim çok iyi bir çocuksundur.

Damien... If this van is within a five mile radius of my house,

- Damien bu kamyonet evimin civarlarında olursa haberim olur.

Ugh. Damien, listen, you seem like a, you know... An okay guy.

Damien, bak sen iyi bir çocuğa benziyorsun.

She just went out with Damien and didn't even bother to lie about it.

Damien'la çıkmış ve yalan söyleme zahmetinde bile bulunmamış.

I'm meeting Damien.

Damien'la buluşacağım.

I told Damien to go back.

Damien'a geri dönmesini söyledim.

⠙ ª and to know me ⠙ ª it's not the worst thing. I mean, it's not worse than that time with damien -

Yani tabi, Damien'le olandan daha kötü değili.

I didn't do it with damien.

Damien'le yatmadım.

Well, the kitchen... I mean, Damian had the entire thing renovated.

Aslında mutfak... yani Damien her şeyi yeniden yaptırıyordu.

Here you go.

Al bakalım Damien.

Serena goes to school with Damien, Damien sells drugs to Juliet.

Demek Serena Damien ile yatılı okula gitmiş. Damien Juliet'e uyuşturucu satmış.

This is Dan and Damien.

Bunlar da Dan ve Damien.

But Dan goes to NYU and Damien's in the school of life.

Ama Dan New York Üniversitesi'ne gidiyor. Ve Damien okul hayatındaydı.

Dan and Blair showed up in Cornwall with Damien Dalgaard.

Dan ve Blair'i Cornwall'da Damien Dalgaard ile birlikte gördüm.

Damien?

Damien'le mi?

No, I'm with Blair and Damien in Connecticut. It's a long story.

Olmaz, ben Blair ve Damien ile Connecticut'tayım.

What room is Damien Dalgaard in?

Damien Dalgaard hangi odada kalıyor?

Damien!

Damien!

Damien Dalgaard?

Damien Dalgaard?