Dead bodies traduction Turc
1,412 traduction parallèle
Dead bodies?
İnsan cesedi mi?
And whoever comes in between and tries to marry Shruti then you will get to see both our dead bodies on the wedding dais.
Ve her kim gelir ve Shruti evlenmeyi denerse Sen, düğün kürsüsünde o zaman bizim ölü vücutlarımızı göreceksin.
And if Jaichand and Shruti get married to each otherthen he will find both of your dead bodies on this wedding dais. What!
Ve eğer Jaichand ve Shruti birbirleriyle evlenirlerse o zaman O sizin ölmüş vücutlarınızı bulacak bu düğün kürsüsünde.
How much experience have you had with dead bodies and how they got that way?
Peki ölülerle ne kadar deneyimin oldu?
Mummy, this Sunday there are many dead bodies coming at..
Anne, Pazar günü bir sürü cenaze kalkacak..
They were taking bodies off the trucks, dead bodies
Ölüleri kamyondan dışarı taşıyorlardı.
More dead bodies to drain?
Temizleyecek cesetler mi var?
General Niu... can't you see all these dead bodies?
General Niu bütün bu cesetleri göremiyor musunuz?
When I left the stable that evening... I left two dead bodies behind.
O akşam ahırdan çıktığımda geride iki ceset bıraktım.
No, it's a couple of dead bodies.
Hayır sadece birkaç ceset.
Is three dead bodies not enough?
Üç tane ölü adam yetmez mi?
Several students have become interested in death or dead bodies.
Bazı çocuklar ölüm ve cesetlerle ilgilenmeye başladılar.
Could be numbers they use to ID dead bodies.
Ölüleri işaretledikleri numaralar olabilir.
Over our dead bodies!
Cesedimizi çiğnemeniz lazım!
5 dead bodies. You're our only link.
Beş cesedin tek ortak noktası sensin.
Well, think about it. Doesn't it seem like everywhere Mommy goes she finds dead bodies?
Bir düşünsene.Annem gittiği her yerde bir ceset buluyor sanki, değil mi?
Investigators are always finding dead bodies.
Dedektifler sürekli ceset bulur.
I hope so, because I don't want to grow up and have kids and have to explain why their grandma always had dead bodies hanging around.
Umarım öyledir. Çünkü çoluğa çocuğa karıştığımda ninelerinin etrafında, neden hep cesetler olduğunu açıklamak istemem.
This is lucky because it seems like everywhere my mom goes she's always finding dead bodies.
Çok şanslılar çünkü annem her gittiği yerde bir ceset buluyor.
A lot of times my mom's instincts tell her where to be "to find dead bodies".
Çoğunlukla annemin içgüdüleri ona cesedi nerede bulacağını söyler.
Mommy doesn't see dead bodies wherever she goes.
Bridge annen her gittiği yerde ceset görmüyor.
You said you listened to your instincts, they tell you where to go, and that's where the dead bodies are.
İçgüdülerimi takip ediyorum onlar da cesetlerin olduğu yere götürüyor dedin.
A place where we like to dump dead bodies.
- Cesetleri atmayı sevdiğimiz bir yere.
You cannot touch dead bodies.
Cesetlere dokunamazsınız.
Is there anything but dead bodies down there?
Orada ceset dışında bir şey var mı?
And this morning he found dead bodies, father.
ve bu sabah ölü bedenler buldu, baba.
All these dead bodies, they don't have blood, man.
Bu cesetlerin hiçbirinde bir damla kan yok, dostum.
They're only dead bodies.
Bunlar yalnızca ceset.
Well, the traffic department did help us find our missing dead bodies, and we can't overlook that.
Bunu göz ardı edemeyiz. - "Biz" mi?
I was bombarded with dead bodies.
Ceset bombardımanına tutuldum.
There were a dozen dead bodies in the Euston road, their outlines softened by the black dust.
Euston yolunda bir düzine ölü vardı, silüetleri siyah dumandan dolayı zor seçiliyordu.
Two cars, two dead bodies.
İki araba, iki ceset.
Kicked-in door, one bloody chainsaw, two dead bodies.
Zorla açılmış bir kapı, kanlı bir elektrikli testere, iki ceset!
Numbers we've been finding on the dead bodies correspond to where they appear on the list.
Cesetlerin üzerinde bulduğumuz numaralar ile bu listedeki numaralar uyuşuyor.
And five dead bodies.
- Beş tane de ceset var.
Went in for a closer look, turned out to be two dead bodies.
Daha yakından bakmak için dibe inince, iki ceset olduğu anlaşılmış.
She's way off her M.O. No dead bodies left behind.
Ana amacından sapmış gözüküyor. Geride ceset yok.
Dead bodies are full of all sorts of gases.
Cesetler bir çok gazla doludur.
Look, I've heard dead bodies moan, groan, hiss, hell, I've even seen them sit straight up on a gurney.
Bakın, cesetlerin sızlandığını, inlediğini, ıslık çaldığını duydum. Hatta sedyede dik oturduklarını bile gördüm.
You have two dead bodies, Alex.
İki kişiyi öldürdün, Alex.
Well, speaking of dead bodies, uh...
Ölü bedenlerden söz ederken... Doğru.
... been leaving a trail of dead bodies. Authorities say their big break came when they found a video of his latest victim.
Son kurbanın videosuyla birlikte soruşturmada önemli bir ilerleme kaydedildiğini belirten yetkililer...
Sex acts with dead bodies are rare occurrences.
Ölü bedenlerle cinsel faaliyetler nadir olarak ortaya çıkar.
What will dead bodies tell you live victims couldn't?
İki ceset canlı kurbanların anlatamadığı ne söyleyebilir?
And after a while, the water and the dead bodies and the fear it was never going to end
Tüm o günler boyunca... Bir süre sonra su, cesetler ve korku hiç bitmeyecek gibiydi.
He likes having'sex with dead bodies.
Dahmer için mi? Evet.
laying dead was perhaps the only way death wouldn't notice him, as if he were an already claimed victim, and so would pass by without stopping in search of other sleeping bodies.
ölü gibi uzanma belki de tek yoldu ölüm onun farkına varmıyacaktı, sanki çoktan kurban olduğu iddia edilmiş gibi, ve böylece hiç durmadan geçecekti diğer uyuyan bedenlere ulaşarak.
We don't have a truck, but we know that it was white, and we don't have any bodies, but we're pretty sure some people are dead.
Kamyonu bulamadık ama beyaz renkli olduğunu biliyoruz. Cesetleri bulamadık ama ölenler olduğunu biliyoruz.
According to my investigator at the scene, both bodies had been dead for approximately 24 hours.
Olay yerindeki uzmanıma göre her iki şahıs da yaklaşık 24 saattir ölüymüş.
Ok. 3 years ago, the bodies of mr. and mrs. David Gonzales were found dead in the back of that truck.
Peki. 3 yıl önce David Gonzales ve eşi, o kamyonun kasasında ölü olarak bulunmuşlar.
Anyway, we went into this, ah, this bunker or this cave and there was all these bodies, and they were all dead, except for this one guy, who, two minutes ago was trying to kill me.
Her neyse, şu şeye girdik... sığınak ya da mağara gibi olan yere ve... her yerde insanlar vardı ve hepsi ölmüştü, biri hariç, iki dakika önce beni öldürmeye çalışan biri.
bodies 96
dead girl 16
dead ahead 30
dead end 102
dead or alive 151
dead man walking 43
dead meat 35
dead man 40
dead people 32
dead body 39
dead girl 16
dead ahead 30
dead end 102
dead or alive 151
dead man walking 43
dead meat 35
dead man 40
dead people 32
dead body 39
dead on 16
dead hands 25
dead serious 25
dead and 19
dead guy 19
dead wife 18
dead is dead 27
dead clade walking 20
dead hands 25
dead serious 25
dead and 19
dead guy 19
dead wife 18
dead is dead 27
dead clade walking 20