Dell traduction Turc
1,006 traduction parallèle
- Miss Dell enters when the service is over.
- Bayan Dell dua bitince kiliseden içeri giriyor.
Almost never, Miss Dell.
Neredeyse hiç, Bayan Dell.
I'm so sorry. Miss Dell, would you be so kind as to try it with Mr Dumas?
Bayan Dell, Bay Dumas'la birlikte deneyebilir misiniz acaba?
- You've met Miss Dell, haven't you?
- Bayan Dell'le tanışıyorsun, değil mi? - Evet...
- Could it wait so I could do it with Miss Dell?
- Bayan Dell'le söylemek için bekleyebilir miyim?
- Say now. If Miss Dell would pay him a visit, I feel sure she could charm him.
Bayan Dell onu ziyaret ederse, kendisini büyüleyeceğinden eminim.
"Vaghe Stelle Dell'Orsa"
"Vaghe Stelle Dell'Orsa"
Rumpletweezer ran the Dinky Tinky shop in the foot of the magic oak tree by the wobbly dumdum bush in the shade of the magic glade down in Dingly Dell.
Rumpletweezer, Dinky Tinky dükkânını işletirmiş. Rüzgârlı çalılığın kenarındaki sihirli kavağın altında Dingly Dell'deki sihirli açıklığın gölgesinde.
Too bad there were no ships. - On the Via dell'Impero?
Gemilerle de geçit yapamamaları ne kötü.
Why don't you admit that I am here because of Cardinal Dell'Aio's plot.
Neden burada olma sebebimin..... Kardinal Dell'Aio'nun komplosu olduğunu itiraf etmiyorsunuz?
Floyd Dell was one of them.
Floyd Dell de o grubun parçasıydı.
- We're going to Mama Dell's.
- Mama Dell'lere.
We made this date and I remembered it was Mama Dell's birthday so I called her and I found out she's gonna be all alone on her 85th birthday.
Sözleştik ve Mama Dell'in doğum günü olduğu aklıma geldi sonra da onu aradım ve 85. yaş gününde tamamen yalnız olacağını anladım.
Didi and Mama Dell don't even talk to each other.
Didi ve Mama Dell konuşmazlar bile.
- Mama Dell.
- Mama Dell.
Mama Dell?
Mama Dell?
- Where's Mama Dell?
- Mama Dell nerede?
This is my sweetheart, Mama Dell.
Bu sevgilim, Mama Dell.
Good-bye, Mama Dell.
Allahaısmarladık Mama Dell.
When crystallization occurs, it breeds the'Dell Red Spotted Fever'virus.
Kristalleşme beraberinde "Kızıl Leke" hastalığını da getirir.
Dell Red Spotted Fever?
Kızıl Leke hastalığı mı?
It's a symptom of Dell Red Spotted Fever.
Kızıl Leke hastalığının semptomlarından biri bu.
We're gonna be just like the farmer in the dell.
Sakin yerde yaşayan çiftçiler olacağız.
The pasture for his sheep was down in a dell.
Koyunlarının otlağı vadi derinliklerindeydi.
You couldn't drop me off at Lawdale Youth Hostel, could you? If you are going that way.
Beni Lower Dell Öğrenci Yurdu'na bırakabilir miydiniz?
Well, my cousin Dell was always fighting bad ideas.
Yeğenim Dell, hep kötü fikirlere karşı mücadele etti.
See, Dell loved Christmas.
Dell, Noel'i severdi.
"Jingle Dell".
"Jingle Dell".
Dell said that trust in the spirit of Christmas was destroyed by ideas being controlled by aliens wearing black gloves.
Ellerinde siyah lastik eldivenler olan uzaylılarla ilgili fikirler, Noel'e olan güvenin yitirilmesine yol açtı.
These aliens would get Dell to do all kinds of things.
Bu uzaylılar Dell'e bin bir çeşit şey yaşattılar.
Sounds like old Dell was more than just a bit confused.
Dell, hafif deliymiş herhalde.
Dell was learning a hard lesson.
Dell, önemli bir ders aldı.
Dell, what are you doing?
Ne yapıyorsun orda?
Mama told me Aunt Rootie, that's Dell's mama, found cockroaches in Dell's underwear.
Annem bana, Dell'in annesi Rootie teyzenin, Dell'in iç çamaşırında hamam böcekleri bulduğunu anlatmıştı.
One time, she found Dell putting one big cockroach on his anus.
Bir gün Dell'i, koca bir hamam böceğini poposunun içine sokarken yakalamış.
Dell disappeared.
Dell kayıplara karıştı.
1 0 : 30, La Strada dell'amore- - [Continues, Indistinct]
10 : 30 "La Strada dell'amore"
Thank you, Dell.
Teşekkürler Dell.
Dell Mibbler, as I live and breathe.
Dell Mibbler, nefes alıyor ve yaşıyorum.
The pizzeria, "Casa dell'Angelo."
Pizzacı "Casa dell'Angelo" da.
Yes, I'm treating Billy Miles and Peggy O'Dell. Both have been long term live-in patients.
Evet, Billy Miles ve Peggy O'Dell'i tedavi ediyorum.
That was some woman and just said Peggy O'Dell was dead.
Bir kadındı. Peggy O'Dell'in öldüğünü söyledi.
You told me Peggy O'Dell had been killed.
Bana Peggy O'Dell'in öldüğünü söylediniz.
Peggy O'Dell was bound to a wheelchair but she ran in front of that truck.
Peggy O'Dell tekerlikli sandalyeye mahkumdu ama o kamyonunun önüne koştu.
Yeah, Peggy O'Dell was killed at around 9 : 00.
Peggy O'Dell, saat 9 : 00'da öldü.
Peggy O'Dell's watch stopped a couple of minutes after 9 : 00.
Peggy O'Dell'in saati, saat 9'u birkaç dakika geçerken durmuş.
Do you know who was taking care of Peggy O'Dell last night?
Dün gece Peggy O'Dell'la kimin ilgilendiğini biliyor musunuz?
That kid may have killed Peggy O'Dell. - I don't believe this.
O çocuk Peggy O'Dell'i öldürmüş olablir.
Mrs. Dell, Personnel.
Bay Dell, Personel.
Dell, the bowling alley.
Dell, bowling salonu.
Dell s gettin'it.
Del getiriyor. Sorun değil.