Dickinson traduction Turc
377 traduction parallèle
It's Miss Dickinson's idea that we play Medicine Bend, not mine.
Burada oynamak Bayan Dickenson'ın fikriydi, benim değil.
Ladies and gentlemen, Miss Taleen Dickinson... a star of great renown, fresh from her triumphs in Chicago... and all points West.
SAHİL POSTA ARABASI ŞİRKETİ Bayanlar ve baylar, Bayan Taleen Dickenson. Şikago'da ve tüm batıda kazandığı başarılardan sonra ayağının tozuyla buraya geldi.
Because in front of all you nice people... and for the 10th time... I'm asking the lovely Miss Dickinson to be my bride.
Çünkü, siz nazik insanların önünde 10. kez de olsa güzel Bayan Dickenson'dan karım olmasını istiyorum.
Miss Dickinson, our marshal, Calem Ware.
Bayan Dickenson, bu şerifimiz, Calem Ware.
You did say "Miss Dickinson"?
"Bayan Dickenson" dediniz değil mi?
Are you leaving us, Miss Dickinson?
Gidiyor musunuz Bayan Dickenson?
- Yes, Miss Dickinson.
- Tabii Bayan Dickenson.
- Sam.
- Dickinson.
- Dickinson.
- Generalim.
Mr Dickinson I asked you a question.
Bay Dickinson size bir soru sordum.
Captain Dickinson.
Yüzbaşı Dickinson!
Captain Dickinson.
- Bırak onları, Dick! - Yüzbaşı Dickinson!
Captain Dickinson, split your patrol.
Yüzbaşı Dickinson, askerleri 2 gruba ayır.
Captain Dickinson, this is Colonel Davy Crockett.
Yüzbaşı Dickinson, bu Albay Davy Crockett. - Memnun oldum!
Oh, and this is my cousin Mrs Dickinson.
Oh, ve bu kuzenim Bayan Dickinson.
Captain Dickinson, are your men disposed?
Yüzbaşı Dickinson, adamların hazır mı?
If it had not been for the intervention of Captain Dickinson, a large number of volunteers would now be dead out there instead of at their posts in here.
Yüzbaşı Dickinson ve adamlarının başarısı olmasaydı inan bana çok sayıda gönüllü, görev yeri dışında orada ölmüş olacaktı.
Best of luck, Dickinson.
- İyi şanslar, Dickinson.
- Captain Dickinson.
- Yüzbaşı Dickinson.
Ah, Dickinson. Hold that a minute, will you? Don't drop it.
Ah, Dickinson. bir dakika tut şunu, tutarmısın?
Captain Dickinson, escort Mrs. Fosgate and her friends to the door.
Yüzbaşı Dickinson, Bayan Fosgate ve arkadaşlarına kapıya kadar eşlik edin.
Thank you, Emily Dickinson. - Here you are.
Teşekkürler, Emily Dickinson!
-'Morning, Miss Dickinson.
- Günaydın Bayan Dickinson.
What you don't like about Miss Dickinson is exactly what I do like about her.
Bayan Dickinson'da seni iten ne varsa beni çeken de o.
- Miss Dickinson, he's an old friend.
- Bayan Dickinson, o eski bir dost.
Miss Dickinson.
Bayan Dickinson.
Miss Dickinson, shut up!
Bayan Dickinson, kesin sesinizi!
Miss Dickinson, you're an attractive woman, yet you try to conceal it.
Sen çok çekici bir kadınsın, ama bunu gizlemeye çalışıyorsun.
Miss Dickinson, I'm sorry I ran out on you this morning.
Bayan Dickinson, bu sabah sizi öyle bırakıp çıktığım için özür dilerim.
- Miss Dickinson.
- Bayan Dickinson?
Tell me about Stephanie Dickinson, civilian.
Bana sivil Stephanie Dickinson'dan bahsedin.
Miss Dickinson, you could do me a great service.
Bayan Dickinson, bana büyük bir iyiliğiniz dokunabilir.
No more than I do, Miss Dickinson, no more than I.
Benden daha fazla edemezsiniz Bayan Dickinson, inanın bana.
- Yes. I hear Miss Dickinson is marvellous.
Bayan Dickinson harika biriymiş.
But one night when he worked late, I suddenly got jealous of Miss Dickinson.
Ama geç saate kadar çalıştığı bir gece onu Bayan Dickinson'dan kıskanmıştım.
- Now, listen, Miss Dickinson...
- Dinleyin Bayan Dickinson...
Miss Dickinson will forward it.
Bayan Dickinson ona gönderir.
The cowardly fear of the dentist is completely overcome by the desire to see the lovely Miss Dickinson.
Güzel Bayan Dickinson'ı görme arzusu... - dişçi korkumu unutturdu.
Miss Dickinson, the patient's x-rays, please.
Hastanın röntgenlerini verir misin?
Miss Dickinson, I strongly disapprove of you making dates with patients.
Bayan Dickinson hastalarla çıkmanızı kesinlikle onaylamıyorum.
I don't mind saying I'm disappointed in you, Miss Dickinson.
Beni hayal kırıklığına uğrattığını söylemeliyim.
Come now, Miss Dickinson.
Seni mi? Yapma canım.
I'm Miss Dickinson.
Ben Bayan Dickinson'um.
Miss Dickinson?
Bayan Dickinson mu?
- You're Miss Dickinson, Julian's nurse.
- Sen Bayan Dickinson'sun. Julian'ın hemşiresi.
Let's say, Miss Dickinson's a very conscientious nurse and likes to tidy up before she goes.
Bayan Dickinson işine çok bağlı bir hemşiredir... ve gitmeden önce ortalığı toplamayı sever.
Emily Dickinson.
Emily Dickinson.
Emily Dickinson's my favourite.
- En sevdiğim Emily Dickinson'dır.
Emily Dickinson, yeah.
- Emily Dickinson, tabii.
I'll get some strength from Dickinson.
Dickinson'a gidelim, haydi.
Dickinson.
Dickinson.