Diddly traduction Turc
169 traduction parallèle
Diddly-squat.
Beş para etmez.
Rum diddly-diddly-diddly rum diddle-die Rum diddly-diddly-diddly rum diddle-die
Rum diddly-diddly-diddly rum diddle-die
# # Rompity tompity di-de-di diddly-de-de-de
# # Rompity tompity di-de-di diddly-de-de-de
It don't take diddly-shit, man!
Bir bok gerektirmiyor!
But folks don't count for a diddly, do they?
Ama bunun halkın gözünde değeri yok gibi değil mi?
But if you fail, you don't get diddly.
Ama kaybedersenl... zırnık alamazsın..
You don't know diddly-poop about humans.
İnsanlar hakkında bir şey bildiğin yok.
He Ain't Gonna Know Diddly Unless You Tell Him.
Sen söylemedikçe bir şeyden haberi olmaz.
4 green maniacs are running loose in this town, and you haven't brought me diddly-squat!
Dört yeşil manyak... bu şehirde volta atıyor ama sen bana daha hiçbir şey getirmiş değilsin!
He is alone, tired, and he hasn't seen diddly-squat from anybody here!
Yalnız ve yorgun, ve buradaki hiç kimseden destek göremiyor!
Diddly.
Sıfır.
He won't learn diddly shit.
En ufak bir şey bile öğrenemeyecek.
I don't care how many times they go up-diddly-up-up, they're still gits!
Kaç kez, boşu boşuna inip çıkmışlar, hiç umurumda bile değil, hala salak onlar!
Up-diddly-up, down-diddly-down, Whoops-poop, twiddly-dee.
Yukarı-azıcık-yukarı, aşağı-azıcık-aşağı, kaldır poponu, indir donunu.
- You know, those seals ain't telling'us diddly.
- Dinle şu S.E.A.L timi bize hiç bir şey anlatmıyor.
- I ain't holding'diddly, small fry.
- Hiçbir şey yok, ufaklık.
I don't want to know diddly-shit.
En ufak bir şey bilmek istemiyorum.
We have diddly-shit.
Elimizde bir halt yok.
- Writer's block, my diddly!
- Takılmak, boş laf bunlar!
What big heads we got, thinking that what we do is gonna matter all that much, thinking our time here means diddly to those rocks.
Hepimiz öylesine koca kafalıyız ki bak her yaptığımızı nasıl önemsiyoruz! Oysa insan ömrü, bu kayalar için adeta anlık bir şey.
Unless Forensics finds something, we got diddly.
Her zamanki gibi temiz bir iş olmuş.
I'm not giving you diddly-squat.
! Vermiyorum sizi dolandırıcılar.
The media doesn't give diddly squat about these little people.
Medya buradaki küçük insanları umursamaz ki.
Which is worth diddly if someone doesn't get his halo down here and tell you what's goin'on.
Eğer biri halesini indirip buraya gelmez ve neler olduğunu söylemezse vakit öldürmeye değer.
♪ Diddly diddly dee
Ben bir Leprikanım!
All they show is them diddly-daddly pictures and they're all rated "X."
Yalnızca aşna fişne filmleri gösteriyorlar, hepsi de "X" filmi.
With a hey, diddly-die-do!
Alarm!
He tried to show his erm... his diddly to my 4-year-old daughter.
Şeyini, yani şeyini dört yaşındaki... -... kızıma göstermeye kalkışmış.
I'm a mur-diddly-erdiler!
Ben bir ka-tili-tilim!
- Hey-diddly-ho!
- Hey çocuklar.
- Th - Doodly-diddly!
- Abidik gubidik.
- Buenos ding-dong-diddly-días, senor.
- Günaydın-münaydın, bayım.
You have our deepest condol-diddly-olences.
Başın sağ olsun.
I'd like to call this meeting of the PTA to or-diddly-order.
Bu okul aile birliği toplantısını açıyorum.
Alas, poor Romeo, we can't do diddly.
Zavallı Romeo. Hiçbir şeyi yapamayız.
Coach, you don't know diddly about golf!
Koç, sen golften ne anlarsın!
Compared to that, what you know about a person when you get married to them doesn't amount to diddly, does it?
Bununla karşılaştırılınca, biriyle evlendiğin sırada onun hakkında bildiklerin... devede kulak kalıyor, değil mi?
Chinese got diddly music, "Pleen ting tang tong ting."
Çinlilerin müziği beş para etmez, "Pleen ting tang tong ting."
Diddily-ding-dong crap!
Diddly bok!
You su-diddly-uck, Flanders!
Batırdın-matırdın, Flanders.
"Wel-diddly-elcome, Simpsons."
Hoş-moş-geldiniz, Simpsonlar.
- Oh, geez! He actually wrote "diddly."
- Tanrım, gerçekten "moş" yazmış.
- Bye-diddly-eye.
- Hoşça kalın.
Not diddly shit.
Bi bok değil..
Hi, diddly ho, Shary Bobbins.
Selam, Shary Bobbins.
His New Deal ain't worth diddly squat.
"Yeni Düzen" dediği şey de beş para etmez.
I can guarantee that looking at the Lost Ark here won't mean diddly to me.
Eminim bu kutudakiler beni zerre kadar etkilemeyecek.
Can you bring it back? Shooby-dooby. Diddly-diddly-diddle.
Halledebilir misin? Daha yüksek sesle.
I don't owe Cheers diddly.
- Cheers'a hiçbir borcum yok.
Didn't know diddly-shit.
Bir halttan haberimiz yoktu.
It's yum diddly-icous.
Enfezzetlidir!