Dimensions traduction Turc
887 traduction parallèle
The shell coming closer every minute, the moon magnifies rapidly until finally it attains colossal dimensions.
Kapsül aya yaklaştıkça ay hızla büyümeye başlar ve sonunda devasa bir boyuta ulaşır.
Dimensions of cylinders as follows- -
Silindirlerin ebatları şöyle- -
" organs, senses, dimensions, affections, passions?
Ellerim organlarım, hislerim, duyularım, sevgim, tutkularım yok mu?
" organs, senses, dimensions, affections, passions?
Ellerimiz, organlarımız, hislerimiz, duyularımız, tutkularımız yok mu?
I see values and dimensions you haven't begun to hit!
Henüz çekmediğin açılar ve yönler olduğunu görüyorum.
Naturally, with a story of these dimensions.
Pek tabii, bu boyutlardaki bir haber için.
I go way back : back to when the movies had two dimensions, and one dimension and sometimes no dimension at all
Çok eskilere dönüyorum : Filmlerin iki boyutlu, tek boyutlu hatta bazen boyutsuz olduğu günlere.
Suggested dimensions are- -
Önerilen ölçüler- -
It will be presented in only two dimensions, however.
Yine de 2 boyutlu sunulacaktır.
A pathetic need, arising out of a dismal and anonymous life... that would like to enlarge itself to the dimensions... of cinematic life.
Sinema hayatının boyutlarına ulaşmak isteyen... kasvetli ve adsız bir yaşamın sonucu olarak... ortaya çıkan zavallı bir ihtiyaç.
If you don't mind, will you refresh me on the first three dimensions?
Sakıncası yoksa, bana ilk üç boyutu hatırlatır mısın?
When I move left or right, two dimensions.
Sola ya da sağa gidersem, ikinci boyut.
When I move up or down three dimensions.
Yukarı ya da aşağı üçüncü boyut.
That box has three dimensions :
Üç boyutu var :
It has the first three dimensions.
İlk üç boyuta sahip.
IS USUALLY A PINE BOX OF SUCH AND SUCH DIMENSIONS,
36 yaşındaki Arthur Curtis'i ele alalım.
Suspended in time and space for a moment, your introduction to miss janet tyler, who lives in a very private world of darkness, a universe whose dimensions are the size, thickness, length of the swath of bandages
Zaman ve mekanı bir süreliğine durduruyoruz. Bayan Janet Tyler'ı tanıdınız. Kendine özel karanlık bir dünyada yaşıyor.
I'd set the class a problem with A, B and C as the three dimensions.
A, B ve C olarak üç boyutlu bir soru hazırladım.
You can't simply work on three of the dimensions.
Sade bir şekilde üç boyut hakkında çalışamazsınız.
I thought you'd understand when you saw the different dimensions inside from those outside.
Dışardaki ve içerideki boyutları görünce anlarsınız sanmıştım.
It's like an earthquake fault between different dimensions.
Görülmez fakat farklı boyutlar arasında, bir deprem çatlağı gibi. - Yarık 1869'da kapatılmıştı.
like space... although a dimension in itself... also has dimensions of its own.
Zamanın uzay gibi içinde bir boyutu olmasına rağmen, ayrıca kendi boyutu da var.
This place has the dimensions of heresy.
Sapkın inançlar.
CPS has to provide a fresh corpse... that perfectly matches... your physical dimensions and medical specifications.
KAB'ın fiziksel boyutlarınıza ve tıbbî özelliklerinize tam uyacak yeni bir ceset bulması gerekiyor.
The trick lies in obliterating just so much and no more, so that... an identification still can be made based on... as I say, general dimensions... plus a credible sequence of events.
Şöyle ki, kimlik yok etme işlemi yapılabilecek en iyi şekilde yapılsa dahi, gene de bazı şeylerden kimlik tespiti yapılabiliniyor mesela, genel vücut ölçülerinden birde ek olarak gelişen olaylar zincirinin tutarlılığından.
Not the features... but the dimensions and skin texture.
Yüz hatları değil ama ebat ve deri dokusunu alacağız.
You see, some of his skull dimensions happen to match those of our friend here who died in the second ice age.
Kafatasının bazı kısımlarının ebatları ikinci buz devrinde ölen bu dostumuzun kafatası ebatları ile eşleşiyor.
A gateway to other times and dimensions, if I'm correct.
Yanılmıyorsam, diğer zaman ve boyutlara giriş sağlayan geçit.
But it's in three dimensions.
Ama yapı üç boyutludur.
The most important difference between the dimensions of time and space depends on the fact that while in space we can move in various direction consciously and purposely, the passing of time in our consciousness it were, automatic, that mean we cannot control it.
Zaman ve uzay arasındaki en önemli fark... Gerçeğe bağlı olarak uzay içinde belirli bir yöne isteğimiz doğrultuda bilerek hareket edebiliriz. İdrak ettiğimiz zaman ise özdevinimsel bir kavramdır.
We know all your dimensions.
Bütün ölçülerinizi biliyoruz.
I've accepted my true dimensions with a certain sense of humility.
Sanırım ben tam kendi boyutlarımı buldum. Ve belirli bir yumuşak başlılıkla kendi sınırlarımı kabul ettim.
But he is not yet aware of the dimensions of this breakthrough,
Fakat bu dönüm noktasının boyutlarından henüz habersiz.
However, once again, you have blundered both in regard to the stock dimensions and the recoil pad.
Ama yine de dipçik boyu ve tepmesi dengeli değil.
"Garfield brings to Kowalski dimensions even Brando hadn't investigated!"
"Elliot Garfield, Kowalski'ye Brando'nun hayal bile edemeyeceği şeyler kattı."
I don't think you realize the dimensions of the excitement.
Yarattığınız sansasyonun boyutlarının farkında değilsiniz.
Other dimensions, levels of being.
Yeni boyutlar, var oluş düzeyleri.
Two-dimensional constellations are only the appearance of stars strewn through three dimensions.
İki boyutlu takımyıldızları yayılmış yıldızların bize yansıyan görüntüsüdür.
Perhaps time itself has many potential dimensions despite the fact that we are condemned to experience only one of those dimensions.
Yalnızca tek bir boyutta yaşamaya mahkum olsak da zamanın kendi içinde farklı boyutları olma potansiyeli mevcut.
Your conception hasn't reached universal dimensions
Senin kavrayışın, evrensel boyutlara ulaşmamış.
My power infests all times, all galaxies, all dimensions.
Gücüm, tüm zamanları, tüm galaksileri, tüm boyutları kaplar.
They've developed a program of stupendous dimensions... and he is clearly the genius behind it.
- İşte, burada da o var. Hayret uyandıracak boyutlarda bir program geliştirdiler... ve anlaşıldığı kadarıyla, arkasındaki beyin o.
Organs, dimensions, senses, affections, passions?
Ya Organlar, boyutlar, hisler, tepkiler, tutkular?
We're beginning to realize the dimensions... of what could be the scientific medical phenomenon of the age... and possibly of all time.
Şu anda çağımızın, belki de tüm zamanların.. bilimsel fenomeninin sınırlarını keşfetmeye henüz başlıyoruz.
Imagine a dot so small that it has zero dimensions.
Sıfır boyutlu çok küçük bir nokta hayal edin.
Have you ever met anyone with a rib cage large enough to accommodate a heart of those dimensions?
Sen hiç bu büyüklükte bir kalbi alacak kadar geniş göğüs kafesi olan birine rastladın mı?
The limitless dimensions of the galaxy in which we exist.
Bizim varolduğumuz, galaksinin sınırsız boyutları.
The dimensions it occupies allow them to be... in several places at once.
Boyutları, onların... aynı anda birden fazla yerde olmalarına olanak veriyor.
By ordering a heading so many degrees this way and so many this way, the ship can travel in all three dimensions.
Bu taraftaki bir sürü dereceyi ve de... bir sürü de bu taraftakini belirterek... gemi her üç düzlemde de ilerleyebilir.
He came to believe that we reside in one of infinite dimensions, and what holds us here is the constancy of time.
Son on yıldır, bizlerin sonsuz boyutlardan birinde bulunduğumuzu... ve bizi burada tutanın da, zamanın sabit değeri olduğunu düşünüyordu.
Change that, and it would open the window to those other dimensions.
Onu değiştirince, bu, diğer boyutlara bir pencere açacaktı.