Doctors traduction Turc
10,178 traduction parallèle
But I gave it up once I realized that... that meant doing what doctors do : primarily dealing with people.
Ama bunun, aslen insanlarla uğraşmanın doktorların işi olduğunu fark edince ayrıldım.
Damage to his lungs and trachea, but the doctors are optimistic.
Akciğerleriyle soluk borusu zarar görmüş. Ama doktorlar iyimser.
Doctors are performing emergency surgery.
Doktorlar hemen ameliyata almışlar.
If you don't like doctors, I'll talk to you as a friend.
Eğer doktorları sevmiyorsan, bir arkadaşın olarak konuşacağım seninle.
I know Dr. Zhivago is doing the best he can, but we need to get Jake to a real hospital, one with actual nurses and actual doctors who, I don't know, have actual licenses.
Biliyorum, Dr. Zhivago elinden gelenin en iyisini yapıyor Jake'i gerçek bir hastaneye götürmek zorundayız. Gerçek doktorların ve gerçek hemşirelerin yanına. Geçerli diploması olanların yanına.
Okay. Well, we have two doctors, so we could do two surgeries at the same time.
Tamam, iki doktorumuz olduğuna göre iki ameliyatı da aynı anda yapabiliriz.
All three doctors concur.
3 doktor da sebebi konusunda hemfikir.
The doctors think that she had a panic attack.
Doktorlar panik atak olduğunu söyledi.
So I called 911, got her to the hospital, and then I let the doctors do their job, and it felt oddly empowering.
911'i aradım, hastaneye getirdim ve işi doktorlara bıraktım. Garip bir şekilde güçlü hissettirdi.
The doctors keep telling me there's nothing physically wrong with her.
Doktorlar fiziksel olarak bir sorununun olmadığını söylüyorlar.
She's out there with new parents, and they're helping her and loving her, and... the doctors are fixing her brain.
Dışarıda bir yerde, yeni ailesiyle. Ona yardım edip onu seviyorlar. Doktorlar beynini onarıyor.
Roy, the doctors have said you're gonna need more help.
Roy, doktorlar daha çok yardıma ihtiyaç duyacağını söyledi. Doktorlar.
Doctors. I could write a book of what doctors don't know.
Doktorların bilmedikleri üzerine kitap yazabilirim.
The doctors told me that There will come a day when... I won't know who she is.
Doktorların dediğine göre bir gün Haley'i de unutacağım.
Myself. All of the doctors, some of the nurses.
Benim, tüm doktorların ve bazı hemşirelerin.
You're absolutely right, which is why we looked at every single discrepancy to figure out which doctors and nurses were working.
- Çok haklısın. Bu yüzden de hangi hemşire ve doktorların çalıştığını anlamak için hepsini tek tek inceledik.
There's a such thing as women doctors, Sarge.
Kadın doktor diye de bir şey var, Çavuşum.
Marta's doctors said they tried to follow up with her after she was discharged.
Marta'nın doktorları taburcu edildikten sonra ona ulaşmaya çalıştıklarını söylüyor.
Look, these girls, they get sick, they get diseases, they get pregnant, they need doctors.
Bak, bu kızlar hastalanır hamile kalırlar ve doktora ihtiyaç duyarlar.
You didn't listen when the doctors told you you couldn't have children.
Çocuğun olamayacağını söyleyen doktorları dinlememiştin ama.
I kept going to doctors until I found one that could help me.
Bana yardım edecek birini bulana kadar doktor doktor gezdim.
I think it was world-class doctors, hormone therapy, and thousands of dollars, and if I had been wrong, it would've just been a waste of time and money.
Dünya çapında doktorlar, hormon terapisi ve binlerce dolar sayesinde oldu. Yanılmış olsaydım zaman ve para israfı olacaktı.
Doctors say he can pass at any time.
Doktorlar her an öleceğini söylüyor.
If you wanna talk to somebody else they gave me names of doctors at the hospital...
Başka biriyle konuşmak istersen doktor isimleri önerdiler...
And the other doctors that use our hospital, are they no good either?
Hastanemizi kullanan diğer doktorlar... onlar da mı iyi değiller?
I have had excellent doctors and therapists, and Ed devised tricks to help me function as an independent person.
Mükemmel doktor ve terapistlerim oldu. ... ve Ed, özgür bir insan gibi çalışmam için numaralar buldu.
Shared credit with three other doctors.
- 3 doktorla ortak kredi.
The doctors want her on bed rest for now.
Doktorlar biraz dinlenmesini istiyor.
She's frightened and in shock, but doctors say she'll be fine.
Korkmuş ve şokta, ama doktorlar iyi olacağını söylüyor.
And to meet with the doctors in charge so I could learn the benefits of a merger.
Görevli doktorla görüşerek birleşmenin yararlarını öğrenmek istedim.
Even if I did, there'd be no doctors and no medicine.
Ben girsem bile, doktor veya ilaç olmaz.
Even doctors can outlive their own usefulness.
Doktorlar bile kendi faydalılığından hayatta kalabilir.
They promised medicine, doctors, electricity, information.
Güya ilaç, doktor, elektrik bilgi vereceklerine dair söz vermişlerdi.
There are some doctors here to see you.
Seni görmek isteyen bazı doktorlar var.
[scoffs] i'm through with doctors.
Doktorlarla işim bitti.
I've never been big on doctors, no offense.
- Üzerinize alınmayın, hiçbir zaman doktorlara meraklı olmadım.
Even if this answer surprises us doctors,
Bu cevap biz doktorları şaşırtmış olsa da...
Not a fan of doctors.
Pek doktorları seven biri değil.
And you wonder why I hate doctors.
Doktorlardan nefret etmemin nedenini merak ediyorsun.
She knew how you felt about doctors.
Doktorlar konusunda nasıl hissettiğini biliyordu.
And yet, it's still one that the doctors at County are qualified to perform.
Unutma ki Devlet Hastanesinde de uzman kalp doktorları var.
But I have to be cautious as well when one of my doctors tells me that they're feeling dizzy during surgery, I have no choice but to take them off of surgical rotation until they've been cleared.
Ancak benim de tedbirli davranmam gerek eğer doktorlarımdan birisi ameliyat esnasında başım döndü diyorsa, durum netleşene kadar onu cerrahi rotasyondan çıkarmaktan başka şansım yok.
It's not their first choice, but doctors can use that bone marrow.
İlk tercihleri sayılmaz ama doktorlar iliği kullanabiliyor.
A few minutes. Twenty-four hours to get the result, and then the doctors can decide how to proceed from there.
Sonuç bir gün sonra belli oluyor ve doktorlar ona göre ne yapacaklarına karar verecekler.
Some doctors will operate on a dead man for money.
Kimi doktor sırf para için ölü adamı bile ameliyat eder.
My doctors are on their way.
Doktorlar yollarındalar.
Doctors are optimistic.
Doktorlar iyimser.
I mean, the doctors, the pharmaceutical companies, the rehab centers...
Doktorlar, ilaç firmaları, rehabilitasyon merkezleri... Hepsi işin içindeler.
We took him to the best doctors and therapists we could find.
Bulabildiğimiz en iyi doktorlara, terapistlere götürdük.
I'll let the prison doctors take it from here.
Hapishane doktorunun buradan çıkarmasına izin vereceğim.
- Molly's parents... doctors. Thought they were making an antibiotic. Truth was, the CIA was using them to make an assassination drug.
Soğuk Savaş sırasında, KGB kıyamet senaryosu için Amerika'nın farklı yerlerindeki gizli mahzenlerin içine bomba çantaları koymuştu.