English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ D ] / Don't talk to her like that

Don't talk to her like that traduction Turc

97 traduction parallèle
- Don't talk to her like that.
- Onunla böyle konuşmayın.
Don't talk to her like that.
Onunla bu şekilde konuşma.
- Don't talk to her like that!
- Onunla böyle konuşma!
Don't you talk to her like that.
Onunla bu şekilde konuşma.
I don't care what Physis did! You can't talk to her like that!
Physis ne yapmış olursa olsun onunla bu şekilde konuşamazsın!
I don't find it easy to talk at a time like this, but I got to say something about that guy up there, and I can sum it all up in just one word... courage, dedication, daring, pride, pluck, spirit, grit, mettle
Böyle bir anda konuşmak hiç kolay değil ama yukarıdaki adam hakkında bir şey söylemeliyim ve her şeyi tek kelimeyle özetleyebilirim... Cesaret kararlılık, cüret, onur, moral, metanet, şevk ve...
Don't talk to her like that.
- Onunla böyle konuşma.
Don't talk to her like that.
Onunla böyle konuşmayın.
She is not your wife, don't talk to her like that, do you understand?
O senin karın değil, onunla böyle konuşma, anladın mı?
Don't talk to her like that.
Sevgilimle doğru konuş.
- Fuck you. - Syd, don't talk to her like that.
- Syd, onunla öyle konuşma.
- Don't talk to her like that.
- Onunla öyle konuşamazsın.
Don't fucking talk to her like that!
Onunla öyle konuşamazsın!
- Don't you talk to her like that.
- Yine başlama. - Onunla öyle konuşma.
Don't talk to her like that.
Annenle bu şekilde konuşma.
Tony, I know you don't like to talk about her but that woman is impossible.
Tony, biliyorum ondan bahsetmekten hoşlanmıyorsun ama o kadın geçinilmesi imkansız biri.
- Don't talk like that to her.
- Onunla öyle konuşma.
- Don't talk to her like that!
- Onunla bu şekilde konuşma.
You don't talk to her like that.
Onunla böyle konuşma.
- Don't you talk to her like that!
- Onunla böyle konuşma!
Don't you talk to her like that! Nobody talks to my wife like that.
Karımla bu şekilde konuşma.
- Don't talk to her like that.
- Onunla bu şekilde konuşamazsın.
Don't talk to her like that.
Onunla böyle konuşma.
Another one's sleeping with a pervert that you brought into her life, so I don't want to get into something silly like a cute talk about a marriage that we both know would be doomed from the start,
Bir diğeri hayatına senin soktuğun bir sapıkla yatıyor. Anlayacağın ikimizin de sonunun kötü olacağını bildiği bir evlilik hakkında cici bir konuşma gibi saçmasapan işlere girmek istemiyorum.
Don't you talk to her like that, you animal!
Onunla böyle konuşma hayvan!
Don't talk to her like that!
Onunla bu şekilde konuşma!
Don't talk to her like that, Walter.
Onunla böyle konuşma, Walter.
Don't fucking talk to her like that! She's one of us!
Onunla böyle konuşamazsın sen!
You don't talk to her like that.
Annenle öyle konuşma.
Well, anyway, I don't like to talk about that too much. You know, I'm...
Her neyse, bundan daha fazla bahsetmek istemiyorum, bilirsiniz...
You don't have the right to talk to her like that.
Onunla bu şekilde konuşmamalısın sen.
Don't talk to her like that.
- Onunla bu şekilde konuşma.
Don't talk to her like that!
Onunla bu şekilde konuşma.
- Don't talk to her like that...
- Onunla bu şekilde konuşma dedim ben de!
Don't you talk to her like that.
Kızımla bu şekilde konuşma.
Don't talk to her like that!
Onun hakkında böyle konuşma!
Don't you talk back to me like that!
Her şeye bir cevap verme!
- Don't talk to her like that.
- Onunla bu şekilde konuşma.
You don't talk to her like that.
Onunla bu şekilde konuşamazsın.
Sarah doesn't know anyone here, so why don't you ask her to dance and talk to her and stuff like that?
Sarah buraya yabancı. Neden onu dansa kaldırmıyorsun? Konuşur, kaynaşırsınız.
- Don't talk to me like that. - I'll talk to you anyway I want - Get her to the clinic.
- seninle istediğim şekilde konuşurum - onu kliniğe getir.
He's someone that is kept at arm's length like a kind of uncle whose business you're not sure about and don't want to talk about too much.
Ne iş yaptığından tam emin olamadığınız ve hakkında konuşmak istemediğiniz bir amcanız gibi her zaman araya mesafe koyulan bir kişi olmuştur.
I mean, maybe you need someone to nudge you to do these things that you don't want to do, like talk to her parents or take care of Rocky, whatever Rocky is.
Yani, belki de seni yapmak istemediğin bu şeyleri yapmaya zorlayacak birine ihtiyacın var eşinin anne babasıyla konuşmak veya Rocky ile ilgilenmek gibi artık Rocky ne ise.
All right, don't fucking talk to her like that.
Pekâlâ, onunla bu şekilde konuşma.
Don't talk to her like that!
Onunla bu şekilde konuşamazsın!
Don't you talk to her like that.
Kitap mı yazacaksın? Çünkü öyle bir şey yapacaksan yirmi yılını alır.
- Don't talk to her like that.
- Onunla böyle konuşma.
Well, I don't like to talk about my own contribution but it's not every job that one gets to save lives.
Aslında, katkımdan bahsetmeyi pek sevmem ancak, her iş, insan hayatı kurtarmaya vesile olmaz.
- Don't talk to her like that!
- Çocuğa öyle demesene.
Don't talk to her like that, okay?
Onunla böyle konuşamazsın.
And you don't know what that time was like and you can find out, if you talk to her and learn from her.
Siz o zamanların nasıl olduğunu bilmiyorsunuz ama onunla konuşursanız anlarsınız, öğrenirsiniz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]