Duggan traduction Turc
162 traduction parallèle
Duggan, do you know?
Duggan, sen?
Duggan, listen to me.
Duggan, beni dinle.
Jack Duggan was his name
Adı da Jack Duggan'mış
I hardly see him at all. When he isn't, he comes home, eats his supper, and back to Duggan's and plays cards.
Gece vardiyasında olmadığı zaman eve gelir, akşam yemeğini yer ve Duggan'ın yerine geri dönüp kart oynar.
Hey, Duggan!
Hey, Duggan!
Mr Commissioner, my name's Duggan.
Sayın müdürüm, benim ismim Duggan.
Mr Duggan has no lien on your property.
Bay Duggan sizin araziniz ihtilaflı değil.
That won't be necessary, so long as Mr Duggan is here to represent him.
Bu gerekli değil, öyleki uzun zamandır Bay Duggan kendisini temsil ediyor.
Paul Oliver Duggan.
Paul Oliver Duggan.
You will also forget the name Duggan and the name on the French documents you're going to produce.
Ayrıca Duggan ismini... ve hazırlayacağınız Fransız evraklarındaki ismi unutacaksınız.
The Duggan driving license and French identity card were easy but that third card was a big headache.
Duggan adına ehliyet ve Fransız nüfus cüzdanı kolaydı ama... şu üçüncü belge çok sorun çıkardı.
Because Duggan died at the age of two and a half on November 8, 1931.
Çünkü Duggan, 8 kasım 1931'de iki buçuk yaşında ölmüş.
- Mr. Duggan?
- Bay Duggan?
Calthrop is traveling on a false passport in the name of Paul Oliver Duggan.
Calthrop, Paul O. Duggan adına düzenlenmiş... sahte bir pasaportla yolculuk ediyor.
The Duggan passport was issued on July 30.
Duggan'ın pasaportu 30 temmuzda düzenlenmiş.
Duggan crossed the border at Ventimiglia four hours ago.
Duggan, dört saat önce Ventimiglia'dan sınırı geçmiş.
I'm not begging for compliments, Mr. Duggan.
İltifata muhtaç değilim Bay Duggan.
Good night, Mr. Duggan.
İyi geceler Bay Duggan.
You have an Englishman named Duggan staying here.
Duggan adında bir İngiliz müşteriniz varmış.
Duggan's gone, sir.
- Bay Duggan gitti efendim.
What did Mr. Duggan's luggage consist of when he left?
Ayrılırken Bay Duggan'ın elinde neler vardı?
I know nothing at all about Mr. Duggan's whereabouts.
Bay Duggan'ın nerede olduğuna dair hiçbir fikrim yok.
Good-bye, Mr. Duggan.
Elveda Bay Duggan.
- It sounds like Duggan.
- Galiba Duggan.
Put out a general alert for Duggan.
Duggan için genel alarm verilsin.
.. O'Reilly and Duggan, get over here!
.. O'Reilly ve Duggan, buraya gelin!
Mr Duggan's got the keys.
Anahtarlar Mr Duggan'da.
Who's Mr fuckin'Duggan?
Mr Duggan da kim?
Mr Duggan, do you wanna open the vault or do you want me to do it?
Mr Duggan, siz mi açarsınız yoksa ben mi yapayım?
Mrs. Duggan.
Bayan Duggan.
I condemn him for what he done, Mrs. Duggan.
Onu yaptığı şeyden ötürü kınıyorum, bayan Duggan.
Think about what you're sayin', Mrs. Duggan.
Söyledikleriniz hakkında biraz düşünün, bayan Duggan.
Stay away from Mrs. Duggan, or we'll get you on perverting the course of justice.
Bayan Duggan'dan uzak dur, yoksa seni adaletin düzenini bozmaktan tutuklarız.
So, it was me, Father Collis and Father Duggan, and you'd think that someone like Chris Evans wouldn't want to hang around with us.
Ben vardım, Peder Collis ve Peder Duggan vardı. Chris Evans gibi birinin bizimle takılmasını beklemezdiniz. Haklısınız da!
[clears throat] Mr. Duggan.
Bay Duggan, bu işi evde yapamaz mıyız, efendim?
Right, Mr. Duggan.
Tamam, Bay Duggan.
Mr. Duggan, cumulatively speaking, We have over 50 years of experience in these four hands.
Bay Duggan, özetlemek gerekirse bizim bu iş kolunda 50 yılı aşkın bir tecrübemiz var.
- Mr. Duggan, there's no way.
Bay Duggan, bu mümkün değil...
We had an appointment back up there with a Mr. Duggan.
Bay Duggan adında biriyle randevumuz vardı.
Pip Duggan doesn't wear a hairpiece.
- İhtiyar Duggan peruk kullanmaz.
Liberty told Wayne Duggan that Jermaine fingered Carly round the back of the ice rink.
Liberty, Wayne Duggan'a dedi ki Jermaine Carly'yi buz pateni sahasının arkasında parmaklamış.
He's going to hold that promotion for Duggan.
Terfiyi Duggan için bekletecek.
You told me Duggan's coming back to work today.
Duggan'ın bugün işe döneceğini söylemiştin.
This is for Duggan.
Bu Duggan için.
Oh, yeah, I wanted to do something nice for Duggan.
Oh, evet, Duggan için iyi birşeyler yapmak istedim.
I just spoke with Tim Duggan's wife, and it looks like he's not going to be returning to work after all.
Az önce Tim Duggan'ın karısıyla konuştum, ve görünüşe bakılırsa olanlardan sonra işe dönmeyecekmiş.
Where's Carl now?
Her zaman gitti yerde, Duggan'da.
Thank you, Mr. Duggan.
Teşekkürler Bay Duggan.
What business had you with Duggan?
Duggan'la ne işiniz vardı?
Phillip Duggan with the cows? Aye, him.
- İneklerle uğraşan Phillip Duggan mı?
No, it's just me.
Ama çocuklar, bugün şanslısınız çünkü bugün, ihtiyar Duggan tarihe can verecek. Hayır, sadece benim.