Egbert traduction Turc
115 traduction parallèle
Don't be discouraged, Egbert.
Cesaretin kırıImasın, Egbert.
Egbert, what would you do without me?
Egbert, ben olmasam ne yaparsın?
I'll find that girl, Egbert, if it takes me from now on.
Beni götürdüğü yere kadar Egbert, o kızı bulacağım.
Darling, Egbert's a very old friend of mine.
Tatlım, Egbert benim çok iyi dostumdur.
Dear Egbert.
Sevgili Egbert.
What name did Egbert know me by?
Egbert beni hangi ismimle tanıyordu?
Egbert, darling.
Egbert, hayatım.
I'm here professionally, Egbert.
Tamamen profesyonel olarak buradayım, Egbert.
Egbert, are you proposing to me again?
Egbert, bana yine mi teklif ediyorsun?
- Oh, well... - Sit down, Egbert.
Otur, Egbert.
Oh, Egbert, I didn't know you like dolls.
Egbert, bebekleri sevdiğini bilmiyordum.
Oh, Egbert.
Egbert.
Oh, goodbye, Egbert.
Hoşça kal, Egbert.
Without me, Egbert.
Bensiz, Egbert.
Oh, hello, Egbert.
Merhaba Egbert.
Oh, Egbert, are you coming with us?
Egbert, bizimle geliyor musun?
Aunt Egbert.
Egbert hala.
Egbert?
Egbert?
Yes, Egbert Fitzgerald, lawyer friend of mine.
Evet, Egbert Fitzgerald, arkadaşım avukattır.
Well, I think I'll look up Egbert.
Egbert'e bakacağım.
I really must go and find Egbert again and tell him all about this.
Hemen gitmeli Egbert'i tekrar bulmalıyım. ve ona her şeyi anlatmalıyım.
You don't think Egbert is hiding from me, do you?
Egbert'in benden saklandığını düşünmüyorsun değil mi?
- Egbert.
- Egbert.
Egbert, you're so tempestuous.
Egbert, çok sertsin.
- Oh, Egbert.
- Egbert.
Mimi, are you the women whose divorce Egbert Fitzgerald is handling?
Mimi, Egbert Fitzgerald'ın boşanma davasını yürüttüğü bayan sen misin?
Are you hired by Mr. Egbert too?
Seni de Bay Egbert mi kiraladı?
- Hello, Egbert.
- Merhaba, Egbert.
Oh, Egbert, that's what I've been trying to remember to tell you about.
Egbert, sana bunları anlatmak için hatırlamaya çalışıyordum.
Mr. Egbert, never, never have I had to come in contact with a husband before.
Bay Egbert, olmaz, ben eşiyle konuşmaya geldim.
- Yes, Egbert.
- Tamam, Egbert.
Well, Mr. Egbert said try to look amorous.
Bay Egbert'in dediği gibi aşıkmışız gibi bakmayı dene.
- Egbert and I are going to be married too.
- Egbert ile ben de evleniyorum.
Egbert, get dressed.
Egbert, giyin.
Egbert, get your clothes on.
Egbert, giyin.
Egbert.
Egbert.
Er... Egbert.
Egbert.
Egbert, you listen to me.
Egbert, beni dinle.
Egbert, you'll do as you're told.
Egbert, sana söylendiği gibi yapacaksın.
- Egbert.
Egbert.
Try to walk, Egbert.
Yürümeye çalış, Egbert.
Now, Egbert, go over and sit down and be well turned out.
Hadi Egbert, şuraya geç otur da şıklaş.
- Egbert!
- Egbert!
Egbert!
Egbert!
Why, Egbert, you look like a different man!
Sanki bambaşka biri oldun, Egbert.
But, Egbert, it doesn't go with the spats.
Ama, Egbert, tozluklarla hiç gitmedi.
Oh, Egbert!
Egbert!
Look, Egbert, isn't it nice?
Bak, Egbert, yakışmadı mı?
While I do some shopping, you might spend a few hours with Egbert... I mean Mr Floud, in the art galleries.
Ben alışveriş yaparken, sen de birkaç saatini Egbert... yani Bay Floud ile sanat galerilerinde geçirebilirsin.
Art, it seems, is Egbert's emotional outlet.
Görünüşe göre, Egbert duygularını sanat ile dışa vuruyor.
- Egbert, what does this mean? - Well, you... you...
Egbert, bu ne demek oluyor?