Empress traduction Turc
975 traduction parallèle
Hardly a name for a future empress.
Geleceğin imparatoriçesi için zayıf bir isim.
[Empress] Tush, tush!
Yeter, yeter! Güzel sözler.
The empress is a devil when she's angry.
İmparatoriçe kızdığında tam bir şeytan olur.
[Empress] You presume to question me?
Kendini tam olarak ne zannediyorsun da saray yanıyormuşçasına konferansın ortasında içeri dalıyorsun? Beni sorgulamaya mı cüret ediyorsun?
- A boy, beloved empress.
- Erkek sevgili majesteleri.
"at - and hope... you will behave better... so that you may be forgiven by the empress."
"... ve umuyoruz ki daha iyi davranıp imparatoriçenin affını kazanasınız. "
[Empress] Sit down, you fools, or I'll send you to Siberia.
Oturun sizi ahmaklar, yoksa hepinizi Sibirya'ya göndertirim.
Empress, bah!
İmparatoriçeymiş!
[Empress] Before you retire... you can be of one more service.
Çekilmeden önce benim için bir şey daha yapabilirsin.
The empress joins her people in congratulating Your Highness... on the birth of a male heir to the throne of Russia.
Rus tahtının erkek varisinin doğumu sebebiyle İmparatoriçe de diğerleri gibi tebriklerini sunar.
I wouldn't dream of telling the empress.
İmparatoriçeye bir şey anlatmayı hayal bile edemem.
- Anyway, this country will soon need a new empress.
Her neyse, zaten bu ülke yakında yeni bir imparatoriçeye gereksinim duyacak.
Is it my safety that concerns you... or the safety of an empress?
Seni endişelendiren benim güvenliğim mi yoksa bir imparatoriçenin güvenliği mi?
We, soldiers in the service of the Holy Russian Empire... do hereby solemnly swear to acknowledge... and to defend with our lives, the authority of Catherine our empress... and to destroy her enemies!
Bizler, Kutsal Rus İmparatorluğunun hizmetindeki askerler olarak İmparatoriçemiz Catherine'in otoritesini canımız pahasına koruyacağımıza ve onun düşmanlarını yok edeceğimize yemin ettiğimizi bildiririz!
There is only an empress.
Sadece imparatoriçe var.
This is, gentlemen, my household cavalry... similar to that which guards the person of your Queen Empress.
Bunlar, beyler, bana bağlı süvariler kraliçenizin kendisini koruyanlar gibi.
The emerald is said to have belonged to the Empress Marie Louise.
Zümrüdün İmparatoriçe Marie Louise'e ait olduğu söyleniyor.
This is Hotel Empress of Britain, sir.
Burası Britanya Kraliçe Oteli.
The Empress of Britain.
Britanya Kraliçesi.
Now look here, man... bedbugs, broken down bathrooms and all, we are taking over the Empress of Britain as our temporary headquarters.
Bak bana, tahtakuruları, bozuk banyolar falan Britanya Kraliçesi'ni geçici karargâhımız olarak tutuyoruz.
That's as the Empress Theodora.
Burada İmparatoriçe Theodora.
The empress speaks rightly.
Evet, duymuştum. İmparatoriçe doğru söylüyor, Sezar! İnsanlar, Hristiyanlardan nefret ediyor.
And here. Diamonds. A crown for an empress.
İmparatoriçenin elmastan tacı!
Her Britannic Majesty the Queen Empress... Be pleased to convey our thanks to Her Majesty.
İngiltere Kraliçesi, Majesteleri İmparatoriçe Hazretleri tebriklerini iletmemi emrettiler.
- Empress Julia thinks I'd be good for him.
- İmparatoriçe ona yakıştığımı söylüyor.
My mother, Galla Placidia, has lived too long as Empress.
Annem Galla Placidia, İmparatoriçe olarak yeterince yaşadı.
It's my pleasure to tell these fine sailors that Catherine, Empress of all the Russias, in celebration of the Franco-Russian alliance... has come to review the troops of the Moulin Rouge.
Tüm Rusya'nın İmparatoriçesi Catherine'in bu seçkin... denizcilerinin, Fransız - Rus ittifakını kutlamak amacıyla Moulin Rouge birliklerini denetlemeye geldiklerini bildirmekten zevk duyarım.
Long live the empress!
Çok yaşa imparatoriçe!
The stock exchange will have confidence in an empress's husband.
Borsa bir imparatoriçenin kocasına güvenecektir.
The work have been accumulated... and I have little time for the Empress.
Çok iş birikti. Majesteleri Hanımefendiye pek az vakit ayırabildim.
Baroness Esterhazy, I nominated you master of the Empress... because of the great confidence I have in yours.
Düşes Esterhazy. Size güvendiğim için, Majestelerini izlemekle görevlendirdim.
Everything the Empress does, it must be informed to me.
Majestelerinin tüm yaptıklarından bilgi sahibi olmak isterim. Merak ettiğimden değil.
If the Empress likes animals so much... you must keep them where she wants! And if the noise bothers you...
Majesteleri bu hayvanları seviyorsa istediği yerde tutabilir.
- What book is that? - The Empress'diary.
Nedir bu defter?
The Empress complains of our installations for the bath.
Majesteleri şatodaki ilkel tuvaletlerden şikâyetçiler.
For someone that is empress by accident, it's very good!
Tesadüfen İmparatoriçe olan küçük bir Bavyera prensesi de bunu yapabilir sanırım.
And how did you get it? Remember the ring the Empress, that was a princess, pledged?
İmparatoriçe henüz Prenses iken sana yüzük rehin vermişti ya?
I gave this ring back to the Empress in an audience... and she ordered me to be transferred... to stay at the entire disposition of the Empress!
Görüşme talebinde bulunarak o yüzüğü kendilerine verdim. Majesteleri de şahsen Viyana'ya transferimi ayarladı. İnanamıyorum!
Imagine it, I fell in love with the Empress!
Bir düşün, İmparatoriçeye âşık oldum.
The noble women and the ladies are the ones that receive... authorization to come into the Empress facilities.
Bölümlere girebilen kadınlar, kısıtlı giriş yapanların aksine gerekli izni aldıktan sonra İmparatoriçenin dairesine girebilenlerdir.
So, colonel, this way... do you want to speak with the Empress?
Binbaşım, olacak şey mi bu? Ischl'den geliyor ve İmparatoriçeyle görüşeceğim diyorsunuz!
You will ask for one audience with the Empress... to speak with Her Majesty!
Her şey merasimlere bağlı! Önce, Majestelerinden seni kabul etmesini isteyeceksin. Sonra, Majestelerinin seni kabul edip etmeyeceğini öğreneceksin.
Second, you should wait for the authorization of the Empress... for the audience.
Sonra Majestelerinin görüşme isteğini kabul etmelerini bekleyeceksin.
- No, no, it is the Empress.
Hayır, Majesteleri! Majesteleri!
I want to know if the Empress have already studied the ceremonial.
Majesteleri acaba Saray Merasimlerini okumaya başladılar mı? Onu öğrenmek istemiştim.
Did the Empress go shopping?
Majesteleri alış verişe mi çıktı?
Yes, the Empress have been to street market!
Evet, Düşes Hazretleri.
Mine is to drink beer. Our Sissy destiny is to become the Empress.
Biraya düşkünlüğümden söz etmiyorum Sissimizin İmparatoriçe oluşunu diyorum.
The bed is fit for an empress.
yatak kral yatağı, ve kraliçelere layık.
Well, first you should ask for an audience with the Empress...
Önce, Majestelerinden seni kabul etmesini isteyeceksin.
The Empress'smile!
Majestelerinin gülücüğü!