Enjoy it while it lasts traduction Turc
95 traduction parallèle
I should stop ruining my life, searching for answers I'm never gonna get, and just enjoy it while it lasts.
Asla alamayacağım cevapları arayarak hayatımı mahvetmek yerine, biteceği güne kadar yaşamın tadını çıkaracaktım.
Enjoy it while it lasts, cos it never does.
Devam ederken keyfini çıkar çünkü asla sonsuza kadar sürmez.
Enjoy it while it lasts because it never does. Just kicking ass and taking names, Lou.
Devam ederken keyfini çıkar çünkü asla sonsuza kadar sürmez.
Enjoy it while it lasts.
Tadını çıkar.
- Enjoy it while it lasts.
- Vaktin varken, keyfini çıkart.
Big swinging dick, enjoy it while it lasts.
Bu günlerinin tadını çıkart!
Enjoy it while it lasts, Johnny - boy!
Bitene kadar zevkini çıkar, John oğlum!
Enjoy it while it lasts.
Onunla son kez keyfine bak.
- Enjoy it while it lasts.
- Son zamanların tadını çıkar.
Just enjoy it while it lasts, which isn't very long.
Sürdüğü kadar keyfinize bakın, ki çok sürmüyor.
Enjoy it while it lasts.
O zaman keyfini çıkar.
They grow up so fast, you gotta enjoy it while it lasts.
O kadar hızlı büyüyorlar ki, fırsatın varken keyfini çıkar.
Enjoy it while it lasts.
Evet, zafer senindir. Hâlâ devam ederken tadını çıkar.
Ah, enjoy it while it lasts, girl.
Zevk almaya bak
Enjoy it while it lasts.
Bitmeden zevkini çıkarmaya bak.
And I'll enjoy it while it lasts.
Bitene kadar da tadını çıkaracağım.
Enjoy it while it lasts.
Şansın varken, keyfini çıkar.
Enjoy it while it lasts.
Vaktin varken keyfini çıkar.
Enjoy it while it lasts, boys,'cause this is fantasy time.
Sona erene kadar eğlenin, çocuklar çünkü bu hayal zamanı.
Enjoy it while it lasts.
İyi gittiği sürece tadını çıkar.
- Enjoy it while it lasts.
- Sürdüğü sürece keyfini çıkart.
Look dear, I Don't know you that well but you're the new girl and you're not much so you might as well enjoy it while it lasts.
Bak canım, seni o kadar iyi tanımıyorum ama sen yeni kızsın. Pek bir özelliğin de yok o yüzden hevesleri geçene kadar tadını çıkar.
Enjoy it while it lasts, because if I live to see another day,
Son anlarının zevkini çıkar.
But you're the new girl and you're not much so you might as well enjoy it while it lasts.
Ama sen yeni kızsın. Pek bir özleliğin de yok. O yüzden hevesleri geçene kadar, tadını çıkar.
Enjoy it while it lasts.
Kızlarınızı hala görebiliyorken tadını çıkarın.
When I was pregnant with cooper, joe would just, like, brush past me, and I was Enjoy it while it lasts.
Cooper'a hamileyken Joe sadece sürtünerek geçerdi ve ben de... son bulana kadar keyfine bakardım.
Enjoy it while it lasts,'cause tomorrow we're targets.
Olabildiğince keyfini sürün çünkü yarın hedef takım olacağız.
Enjoy it while it lasts.
Olabildiğince keyfini sürün.
Let's enjoy it while it lasts.
Bırak sonuna kadar tadını çıkaralım.
Enjoy it while it lasts.
Sonuncusu da dökülene dek keyfini çıkartacağım.
Face-up, though, you can just kick back and enjoy the ride, enjoy it while it lasts, and let the end sneak up on you.
Gökyüzüne bakarken de, arkana yaslanıp düşüşün son anlarının tadını çıkaracak ve seni yakalamasını bekleyeceksin.
Well, enjoy it while it lasts.
Hala şansın varken bunun keyfini sür.
Enjoy it while it lasts.
Bitene kadar tadını çıkartın.
A picture of you with a woman with a Post-it note dialogue balloon above her head that says, "Enjoy it while it lasts."
Ayrıca başının üstündeki diyalog balonunun da bitişin tadını çıkar, yazan bir kadınla fotoğrafınız var.
Listen, I think we should enjoy it while it lasts.
İçkinin etkisi geçmeden biraz eğlenelim mi?
Enjoy it while it lasts.
Sona erene kadar tadını çıkar.
I wish that I could let things happen and enjoy it, you know for what it is and while it lasts and relax about it.
Bunun adı her neyse ve sürdüğü müddetçe keşke işleri oluruna bırakıp zevk alabilsem ve rahatlayabilsem.
* And if you try You can yo-o-odel too-oo * * Hey, Bud, did you call your sister at her grandma's and tell her to hurry home and enjoy this while it lasts?
Bud, büyükannende kalan ablanı arayıp, eve çabuk gelmesini ve bu mutluluğu, onun da paylaşması gerektiğini söyledin mi?
Enjoy your humanity while it lasts.
İnsan olmanın tadını çıkar.
Enjoy it, while it lasts.
Tadını çıkarmaya bak.
Gotta enjoy it while it lasts.
Olmaya çalışıyoruz ne kadar sürerse.
Enjoy it while it lasts.
Yakında buradan ayrılacağız.
I guess I should enjoy this while it lasts. I'm sorry.
Galiba bitene kadar bunun keyfini sürmeliyim.
So I'm going to enjoy the experience while it lasts hug everybody now, because they might not be here tomorrow and take the experience with me.
Bu yüzden bu deneyimin keyfini sonuna kadar çıkaracağım. Herkese şimdi sarılacağım çünkü yarın burada olmayabilirler. Ve bu deneyimi yanımda götüreceğim.
Enjoy it while it lasts.
- Büyüyene kadar tadını çıkar.
Enjoy it while it lasts.
Vaktin varken tadını çıkar.
Enjoy it while it lasts.
Keyfini çıkar.
So, really, I should just enjoy being single while it lasts.
Bu yüzden, hazır bekârken bunun keyfini çıkarmalıyım.
Can't I just enjoy this while it lasts?
Devam ettiği sürece zevk alsam olmaz mı?
- You should enjoy this peace while it lasts.
En azından bu huzurlu ortamın tadını çıkarmalısın.
Enjoy youth while it lasts.
Gençliğin tadını çıkar.