Evils traduction Turc
338 traduction parallèle
But the gods also gave her a box containing the evils of the world The headless woman opened the box and the evils were loosed upon us
Tanrılar ona, dünyadaki bütün kötülükleri barındıran bir de kutu vermişlerdi. Başsız kadın kutuyu açtı ve tüm kötülükler üzerimize salındı.
"And between two evils, choose the lesser : me!"
"Ve iki kötüden birisini seç : beni!"
Misery, death and all the evils God and man could've handed down... would never have parted us.
Sefalet, ölüm ve bütün kötülükler, Tanrı ve insan, tüm bunlar... bizi asla ayıramazdı.
This man was explaining the evils of liquor... and there was a drunk in the audience who kept interrupting him.
Adam içkinin kötülüklerini anlatıyordu. Ve bir sarhoş sözünü kesip duruyordu.
And I am among those who think that for this reason, science has great beauty and with its great spiritual strength will in time cleanse this world of its evils it's ignorance, poverty, diseases wars and heartaches
Bilimin öyle güzelliklere sahip olduğuna ve ruhani bir gücünün bir gün dünyayı şeytanlarından, cahilliğinden, fakirlikten, hastalıklardan, savaşlardan ve ıstıraptan kurtaracağını düşünenlerdenim
When you were a little child... after her death... the evils of this house reached out for you.
Sen küçük bir çocukken onun ölümünden sonra bu evin kötü güçleri seni ele geçirmeye çalıştı.
You may cut material things but what about immaterial evils?
Maddi şeyleri kesebilirsin ama şeytan gibi manevi şeylere ne yapacaksın?
We're fighting to cleanse the world of ancient evils.
Dünyayı eski kötülüklerden temizlemek için savaşıyoruz.
And these does she apply for warnings and portents and evils imminent, and on her knee hath begged that I will stay at home today.
Bunları uğursuz belirtiler sayıp başıma gelecek var sanıyor. Diz çöküp yalvardı evde kalmam için bugün.
Of your philosophy you make no use, if you give place to accidental evils.
Bilgeliğin işe yaramaz oldu demek geçici sıkıntılar karşısında.
All about the evils of slavery in America.
Amerika'da yaşanan köleliğin acımasızlığı hakkında bir kitaptır.
This concludes our little preachment on the evils of drink.
Bu bizim içkinin kötülükleri üzerine vaazımızı sonlandırır.
And I suppose Anna, your father, brothers and friends have all taken it upon themselves to warn you of the evils of knowing a married man.
Ve sanırım Anna, baban, kardeşlerin ve arkadaşların evli bir adamı tanımanın kötülüklerine karşı seni uyarmayı görev edindiler.
Middling well, though my order runs not to law, it seeks rather to make amends for the evils wrought by men through the absence of love.
Gerçi cemaatim yasalara pek kulak asmaz ama. Sevgisizlikten işlenen kötülükleri.. ... telafi etmek derdindedir çoğu zaman.
There are so many evils in this world!
Her türlü musibet var dünyamızda!
Personally, I know of only two real evils in life :
Hayatta iki gerçek bela biliyorum :
And happiness is the absence of those two evils.
Mutluluk, bu iki belanın yokluğudur.
To live for one's self in such a way as to avoid these two evils is my whole philosophy now.
Bu iki beladan sakınarak yaşamak artık benim hayat felsefem.
None of the ancient evils.
Eski belaların hiçbiri yok.
Pandora opened her forbidden box of evils and cursed all men thereafter,
Pandora, kötülüklerle dolu yasak kutusunu açmış daha sonra da, bütün erkekleri lanetlemişti.
Heaven will punish all those who do evils
Cennetin gazabı kötülere olacak!
We've got to choose the lesser of two evils.
İki kötü şey arasından tercih yapmalıyız.
One chooses the lesser of two evils.
İnsan iki kötü arasından az kötü olanı seçer.
The Communist Party was the cause of all evils.
Komünist Parti tüm kötülüklerin sebebiydi.
Everyone knows in the four Evils of Ji Bei who uses the whip and iron shield with steel spear
Herkes sizin Ji Bei'nin 4 haydutu olduğunuzu biliyor Kıbaç, demir kalkan ve çelik mızrağınızdan tanıdım!
With this letter I can approach Flying Dragon villa to see Wan Bu Fu and the four Evils of Ji Bei
Bu mektupla, Uçan Ejder konağına girip... Wan Bu Fu ve Ji Bei'nin 4 haydutunu görebilirim!
Oh. When the clock strikes midnight all the evils of the world circle around us.
Saat gece yarısını vurduğunda dünyanın bütün kötülükleri etrafımızda toplanır.
Protect us from her evils.
Bizi onun kötülüklerinden koru.
The Evils of Drink
İçkinin Zararları
The unfortunate prey... to the evils of nighttime ladies and neon lights.
Geceleri dolaşan hanımlarla neon ışıklarının talihsiz kurbanı.
Faced with two evils must not every man choose?
İki kötüyle karşı karşıya kaldığında herkes seçim yapmak zorunda değil mi?
Now, theoretically, Waterlow, if a minute quantity of evil serum... were introduced into the bloodstream of an individual... that individual should be proof against contamination... by the evils of this world for the rest of his or her life.
Şimdi teorik olarak, Waterlow, Eğer küçük miktarda kötülük serumunu kişinin kan dolaşımına verirsek bu kişi hayatının geri kalanında onu yoldan çıkaracak bu dünyadaki tüm kötülüklere karşı dayanıklı olabilecek.
It is an antidote to the evils and corruptions of our society!
Kötülüğe ve toplumumuzun kokuşmasına karşı bir panzehir o.
My friends, the most effective means of preventing such evils... in this work relief program... will be the eternal vigilance of the American people themselves.
Dostlarım iş yardım programındaki bu tip kötülüklerden sakınmanın... en etkin yolu... Amerikan halkının kendisindeki sonsuz uyanıklığıdır.
But I would say on the whole that that was the lesser of the two evils that could have happened.
Ancak bütün olarak baktığımızda diyebilirim ki bu durum ikinci derece önem arz etmektedir.
Barry was now bound up in an inextricable toil of bills and debts of mortgages and insurances, and all the evils attendant upon them.
Artık Barry faturalardan, borçlardan, ipotekler ve sigortalardan... ve bunlara bağlı bütün kötü şeylerden oluşan içinden çıkılmaz bir kapana kısılmıştı.
They are always unhappy, regretting the evils of the previous night
Onlar her zaman mutsuzlar, dünkü gecenin şeytansı çılgınlıklarını reddediyorlar.
Chiefs of Mecca, you cannot flee, the time and the evils will be right of you.
Mekke'nin efendileri, kaçamazsınız,... zaman ve kötülük sizin hakkınızdan gelecektir.
Who cleanses us from sins before saving the world... from the intolerable load of the evils that beset it?
Onu kuşatan kötülüğün dayanılmaz lordlarından.. bizi günahlarımızdan arındırıp dünyayı kurtaran kimdir?
¤ The new Messiah, Pafnucio,... ¤ comes to mend the evils.
¤ Yani Masih, Pafnucio,... ¤ kötülükleri onarmaya geliyor.
Then definitely, you must agree that relying on the major is the least of all evils.
O zaman kesinlikle Binbaşı'ya güvenmenin kötünün iyisi olduğu konusunda hemfikiriz.
It's everyone's duty to rid the society of evils.
Toplumu musibetlerden kurtarmak herkesin görevi
Sometimes you have to choose the lesser of two evils.
Bazen kötünün iyisini seçmek zorunda kalırız.
So, from evils pass and evils yet to come I now choose to escape.
Yani, olmuş kötülüklerden, henüz olmamış kötülüklere kadar hepsinden kaçmayı seçiyorum artık.
Kepler envisioned Tycho's domain as a sanctuary from the evils of the time.
Kepler Tycho'nun evini şeytanın azabından kaçacak bir yer olarak umut ediyordu.
I am the sum of all evils.
Ben tüm kötülüklerin toplamıyım.
At this point in my work, they are necessary evils.
İşimin bu aşamasında onlar gerekli olan kötüler.
If you want to dramatize the evils of prostitution, corrupt a virgin, not a whore.
Bir orospunun değil, fuhşun, bir bakirenin yoldan çıkmasının kötülüğünü vurguluyoruz!
Willing to do evils, willing to achieve goodness, must task to save all people.
Kötülük yapmayacak iyiliğe istekli insanları kurtarmak görevi olmalı
Comfort, sweet oblivion evils of such grave
"... vahim ve ölümcül hastalıklar "...
You know nothing about the evils of the world.
Çok safsın.