Family meeting traduction Turc
349 traduction parallèle
I'm sorry to disturb this so pleasant family meeting... but time presses.
Böyle mutlu bir aile toplantısını böldüğüm için özür dilerim ama işimiz var.
Is this a family meeting?
Aile toplantısı mı var?
We're having a family meeting.
- Bir aile toplantısı yapıyoruz.
Family meeting!
Aile toplantısı!
I said, family meeting.
Aile toplantısı dedim.
Okay, family meeting.
Tamam, aile toplantısı.
Family meeting.
Aile toplantısı.
Come on, everybody. Family meeting.
Aile toplantısı.
All right, everybody, family meeting.
Pekala, aile toplantısı.
All right, time for a family meeting.
Evet, aile toplantısının zamanı.
We're having a family meeting!
Bir aile toplantısı yapıyoruz!
Hi. You guys, we have to have a family meeting.
Aile toplantısı.
Family meeting.
Aile toplantısı
So there was a family meeting, and it was agreed that...
Bu bir kabul edilmiş aile meclisi kararı...
We have to have a family meeting.
Bir aile toplantısı yapmamız gerekiyor.
Kids, this is the perfect time for a family meeting.
Çocuklar, aile toplantısı için mükemmel bir zaman.
- Oh, my- - - And the topic of our family meeting is the little member of this family who can't make it through the night without wetting himself.
Toplantımızın konusu gece boyunca altını ıslatmadan duramayan ailenin küçük bir üyesi.
I thought it would be a good idea if we had a family meeting.
Aile toplantısı yaparsak, bunu güzel bir düşünce olacağını düşündüm.
Family meeting.
aile buluşması.
- Oh, a family meeting.
- Aile toplantısı ha? .
A family meeting.
Aile toplantısı.
We haven't had a family meeting in ages.
Uzun zamandır toplanmıyorduk.
I wasn't drinking when I picked her up, and I haven't had a drink... since that family meeting 8 years, 4 months and 11 days ago!
Onu almaya gittiğimde sarhoş değildim ve 8 yıl, 4 ay, 11 gündür ağzıma içki sürmedim!
I see. I must have missed the family meeting where all this was decided.
Bu kararın alındığı aile toplantısını kaçırmış olmalıyım.
- I wanna call a family meeting.
- Ben bir aile toplantısı aramak istiyorum,
You do realize that under the rules of the family meeting... the culprit is gonna get amnesty.
Sen altında fark yapmak aile toplantısı kuralları, suçlu alacağım af olduğunu,
All right. We all know the rules to the family meeting.
Pekala, Hepimiz biliyoruz aile toplantısına kuralları,
And this is an example of how the family meeting works.
Bu bir örnektir aile toplantısı nasıl çalıştığını,
Forget about amnesty or the family meeting.
Af unut veya aile toplantısı,
Mom and David and I are having some sort of family meeting to discuss whether we should sell the business to Kroehner.
Annem, David ve ben şirketi Kroehner'a satıp satmamayı tartışmak için bir tür aile toplantısı yapacağız.
Grace, we've been having a family meeting.
Grace, biz de bir aile toplantısı yapıyorduk.
We hear this is getting to be a meeting place for the Wynant family.
Wynant ailesinin burada toplandığını duyduk.
I'm gonna enjoy meeting'your family.
Ailenle tanışmaktan keyif alacağım.
The whole family's meeting in Haleiwa.
Bütün ailem Haleiwa'da toplanıyor.
You were meeting your family to take them to the ballet.
Ailenle baleye gitmiştiniz...
I'm lookin'forward to meeting your whole family.
Bütün ailenle tanışmaya can atıyorum.
Only short visit to Moscow, a meeting with my superiors, a holiday on Caspian Sea with family.
Moskova'ya üstlerimle toplantı yapmaya ve Hazar Denizi kenarında ailemle tatil yapmaya gitmiştim.
i need to have a family meeting here.
Yıllar önce.
For the family Scuro, meeting is a luxury.
Scuro ailesi için bir araya gelmek bir lüks.
I had thought of meeting Jean-Baptiste's family.
Jean-Baptiste'in ailesiyle buluşmayı düşünmüştüm.
I was at your meeting last night, and I heard what you said to that family who lost their farm.
Dün geceki toplantınızdaydım, çiftliğini kaybeden aile hakkında söylediklerinizi duydum.
I'm meeting Jessie Burns'family. Her brother's coming in from California.
İstasyonda Jessie Burns'ün ailesini karşılamam gerek.
Meeting the family.
- Aile toplantısı.
When do you plan on meeting this new, improved family?
Bu yeni geliştirilmiş ailen ile ne zaman görüşmeyi planlıyorsun?
Oh, Anthony, I'm so nervous about meeting your family.
Oh, Anthony, ailenle tanisacagim icin biraz gerginim.
There was no family meeting, Arthur.
Aile toplantısı olmadı, Arthur.
The whole family gathered and held a crise meeting.
Aile meclisi bir araya geldi ve acilen bir toplantı yapıldı.
So, Doug, are you nervous about meeting Carrie's family?
Söylesene, Doug. Carrie'nin ailesiyle tanışacağın için gergin misin?
You know, meeting the family. That's taking it up another notch.
Aileyle tanıştırmak bir adım ileri gitmek anlamına gelir.
Family meeting.
Tamam, millet.
Family meeting.
Kısa keselim.
meeting 160
meetings 75
meeting you 28
meeting someone 17
meeting's over 17
meeting adjourned 70
family 1231
familiar 66
family is everything 18
family first 36
meetings 75
meeting you 28
meeting someone 17
meeting's over 17
meeting adjourned 70
family 1231
familiar 66
family is everything 18
family first 36