Fandango traduction Turc
39 traduction parallèle
Quiet as a churchyard, if you don't count that fandango.
Şu müziği saymazsak ortalık mezarlık kadar sakin.
But the fandango, sire!
Ama İspanyol dansı efendim!
To Senor Fandango Guava!
Bay Fandango Guava'ya.
Here's No. 5, the Swede Ronny Turnip Anderson, the Gothenburg Gogetter, followed by No. 8, the Argentine Carlos Fandango.
Ve işte 5 numarada da Gothenburg Gogetter, nâm-ı diğer İsveçli Sarı Şalgam Anderson. Hemen arkasında 8 numarada, duvara toslamasına rağmen kazadan burnu bile kanamadan kurtulan Arjantinli Patagonya playboyu Carlos Fandango yer alıyor.
And now the Argentine ace Carlos Fandango goes into the lead.
Ve şimdi de Carlos Fandango liderliği aldı.
The subsequent order is Gore-Slimey, Fandango, Schnellfahrt, Gassolini and the Swede Turnip Anderson.
Diğerleri ise Gore-Slimey, Fandango, Schnellfahrt, Gassolini..... ve İsveçli Sarı Şalgam Anderson biçiminde sıralanıyor.
Just behind these two comes Fandango.
Bu ikisinin arkasından da Fandango geliyor.
Fandango breathing down his neck.
Fandango da onun hemen ardında.
What do you want it to do, jump out and dance a fandango?
Ne yapacaksın, dışarı çıkıp, dans mı edeceksin?
- A farewell fandango for the Groovers!
- Dalgacıların veda Fandangosu!
How about a fandango?
Fandango çalabilir misiniz?
I was wonderin if you remember that China doll - you know, at the dance...
O küçük çinli kızı hatırlıyor musun? Fandango dansını etiğim kız.
We skipped the light fandango
Fandango çalınca yerimize oturduk
We skipped the light fantastic. Skipped the light fandango!
# Fantastik ışığı atladık # fandango ışığını atladık!
Fandango.
# Fandango
But, as I always say, we skipped the light fandango, turned cartwheels'cross the floor.
Ama, her zaman söylediğim gibi, Fandango ışığını atladık, yerde parendeler attık.
it's what I love most the fandango is my joy it's the song I love most it takes my troubles away with a fandango from Alosno and the break of day
işte bu en çok sevdiğim şey, fandango benim eğlencem. benim en sevdiğim şarkı. bütün sıkıntılarımı alıyor.
Pony, foxtrot, frug, Philly Dog, fandango.
Yani, hadi durma, dans et. Pony, fox trot, frug Philly dog, fandango Ne olursa.
# Will you do the fandango?
# Fandango dansı edecek misin?
A fandango, and we gotta do something about it.
Bir fandango, ve bunun için bir şeyler yapmalıyız.
He used to dance the farandole, the fling, the brawl, the jig,.. ... the fandango and even the hornpipe.
Eskiden farandole, jig, fandango, tango, mambo... hatta denizci dansları bile yapardı.
They call it the... tango-fandango whatever.
- Ona ne diyorlar? - Tango mu Fandango mu öyle birşey.
You know, Burr and Morales got into a little fandango, now they both in the hole.
Burr ve Morales biraz dans ettiler, şimdi ikisi de delikte.
- Fandango!
- Fandango!
People sure know how to throw a fandango.
İnsanlar nasıl eğleneceklerini çok iyi biiyorlar.
You look like you're about to dance the fandango.
Buradan bakınca, Fandango dansı yapıyor gibisin.
No, no, no, I'm sorry, but I draw the line at the first brothers doing the gay fandango in the lincoln bedroom.
Hayır, hayır, hayır, özür dilerim ama ben çizgiyi eşcinsel erkek kardeşler Lincoln yatak odasında eşcinsel dansı yaptıklarında çekerim. - Ah!
I'll dance the fandango on his head.
Kafasında İspanyol dansı yapacağım.
Found him doing a bit more than a fandango with my best friend so I told him where to shove his castanets.
Onu en yakın arkadaşımla danstan biraz daha ötesini yaparken yakaladım. Ona kastanyetlerini nereye sokması gerektiğini söyledim.
# Scaramouch, scaramouch Will you do the fandango #
* Scaramouche, Scaramouche, yapar mısın Fandango dansını *
A boston fandango?
"Boston fandango?"
We must do something before they fandango themselves into oblivion!
Dansla kendilerini bitirip tüketmeden bir şeyler yapmalıyız.
- Christ Fandango!
- Ananı avradını!
what are your thoughts on "fandango?"
"fandango" ya ne dersiniz?
Jerry Fandango!
Jerry Fandango!
♪ scaramouche, scaramouche, can you do the fandango?
♪ scaramouche, scaramouche, can you do the fandango?
She strangled her and stuck a broken bottle up her fandango.
- Kadını boğup içine kırık şişe sokmuş.